Demirtaş'ın yanıt veremediği sorular
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkındaki iddialara ilişkin açıklamalarda bulunurken birçok soru yanıtsız kaldı.
Demirtaş, 6-8 Ekim olaylarındaki çağrılar, PKK/KCK'nın terörist Duran Kalkan’ın, Kamuran Yüksek aracılığıyla gönderdiği talimat, özerklik açıklamaları gibi çoğu iddiaya değinmedi.
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş önceki gün Twitter hesabı üzerinden açıklamalarda bulunarak, yargılandığı davada kendisine yöneltilen suçlamalara değindi. Kobani olaylarına ilişkin görülen davada henüz savunması alınmayan, kimlik tespiti sırasında avukatlar salona alınmadığı gerekçesiyle beyanda bile bulunmayan Demirtaş açıklamasında medyanın önemli bir bölümünün duruşmaları takip etmediğini savundu. Demirtaş, açıklamasında hakkındaki iddialara değinirken kamuoyunun merak ettiği, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede yer alan birçok hususa ise değinmedi.
PKK/ KCK İLİŞKİSİ
Demirtaş açıklamasında, PKK'nın Elazığ'daki bir aileye mektup yazdığı bu mektubu kendisi ile birlikte Gültan Kışanak'ın elden teslim ettiği yönündeki iddiayı yalanladı. Ancak iddianamede, Demirtaş’ın PKK/ KCK silahlı terör örgütünün KCK Türkiye yapılanmasında yer alan Duran Kalkan’ın, Kamuran Yüksek aracılığıyla gönderdiği talimata uyarak halkı sokaklara çağırdığı kaydedilmişti. Demirtaş açıklamasında bu iddiaya ilişkin herhangi bir beyanda bulunmadı.
TERÖR ÖRGÜTÜ ELEBAŞINI ÖVDÜ
İddianamesinde Demirtaş’ın Nusaybin’de miting sırasında, “Demişler ki Öcalan posteri asamazsınız. Bak onu diyenlere açıkça sesleniyorum, Kürtlerin katili Kenan Evren’in heykelini dikiyorlar da Kürt halk önderinin posterini niye asamıyorlar? Bu halkı için 14 yıldır İmralı’da bir beton çukurda direnen Kürt halk önderinin posterini Kürdistan’a asamayacak da nereye asacak bu halk? Buna alışsanız iyi olur, çünkü daha biz başkan Apo’nun heykelini dikeceğiz, heykelini” şeklinde açıklamalarda bulunduğu ifade edilmişti. Demirtaş önceki gün yaptığı uzun açıklamada bu konuyla ilgili bir ifadede bulunmadı.
İNKAR ETTİĞİ ÇAĞRI
Demirtaş açıklamasında 6-8 Ekim olaylarına ilişkin, "O günden bugüne yapılan tüm incelemelere rağmen, özel olarak bana ait tek bir çağrı bulunamamıştır. Bulunamaz da. Aksine 7 ve 9 Ekim’de şiddeti kınayan, durması için yapılmış iki çağrım dosyada var" ifadelerini kullandı. Başsavcılığın hazırladığı iddianamede ise Demirtaş’ın örgütten almış olduğu talimat doğrultusunda Kobani ziyareti sonrası 30 Eylül 2014 tarihinde Kobani sınırında Türkiye’ye geçtiği sırada, “Bu bir yalvarma değildir. Bu bir minnet değildir. Tarihi direnişe hep birlikte katılalım. Tarihi direnişi hep birlikte yapalım ki tarih ittifakı da tarih birliği de oluşturma fırsatımız olsun” dediği aktarılmıştı.
ÖZERKLİK AÇIKLAMALARI
İddianamede, Demirtaş’ın yaptığı açıklamalara da ayrıntılı olarak yer verilmişti. Buna göre Demirtaş'ın, 30 Aralık 2015 tarihli bir haberde, “Diktatörlüğe karşı tek panzehir şu anda bizim ortaya koyduğumuz demokratik alternatif olan özerkliktir” dediği, 8 Ocak 2016 tarihli haberde, “Biz mahkemenin karşısına çıkarız. Bana sorsa ‘özyönetimi, özerkliği savundun mu?’ dese, ‘Evet savundum’ derim” ifadelerini kullandığı kaydedilmişti. 5 Nisan 2016 tarihli başka bir haberde ise Demirtaş’ın, “Biz ülkemizin geleceği için faşizme karşı her yerde direnişte olacağız” dediği aktarılmıştı. Demirtaş bu ifadelerle ilgili de konuşmadı.
DİĞER ŞİDDET ÇAĞRILARI
Kobani olaylarına ilişkin iddianameye göre Demirtaş 19 Eylül 2014’te, “Suruç'ta insanlar çadır açacak, sivil eylem ve etkinlikler yapacaklar. Ama bununla yetinilmemeli. Bütün gençlere IŞİD'e karşı cephede savunma çağrısı yapıyorum” açıklamasını yaptı. 18 Aralık 2015 tarihinde, “Yılgınlığa gerek yok, halkımızı bulunduğu her yerde bu onurlu direnişi daha fazla büyütmeye çağırıyoruz” ifadelerini kullanan Demirtaş, 5 Nisan 2016’da ise, “Biz ülkemizin geleceği için faşizme karşı her yerde direnişte olacağız. Bir kez daha geleceğimizi böylesi ırkçı anlayışlara teslim edecek değiliz” şeklinde konuştu.
DAVA VE SORUŞTURMALARI SÜRÜYOR
Selahattin Demirtaş'ın, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi, Van 4. Ağır Ceza Mahkemesi, İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesi, Bakırköy 7. Asliye Ceza Mahkemesi, Ankara 44. Asliye Ceza Mahkemesi, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi, Batman 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Diyarbakır 6. Asliye Ceza Mahkemesi ve Mersin 14. Asliye Ceza Mahkemesi'nde farklı dosyaları bulunuyor.
Yöneltilen suçlar arasında, “Terör Örgütü Propagandası Yapmak”, “Suç İşlemeye Alenen Tahrik Etme”, “Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma”, “Suçu ve Suçluyu Övmek”, “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ve Devletin Yargı Organlarını Alenen Aşağılama”, “Devletin Askerî veya Emniyet Teşkilatını Alenen Aşağılama”, “Cumhurbaşkanına Hakaret” yer alıyor.