Depo kuralım merkez olalım
Tedarik krizi ve Rusya'ya yaptırımlar, metalik cevherlerde tedariğe erişimde sıkıntılar yarattı. Metal stoklarında ciddi düşüşler yaşandı. Türk iş insanları, birden çok deponun yer aldığı serbest bölgede kurulacak bir merkezin Türkiye'ye büyük kazanç sağlayacağını söyledi
Küresel ölçekte metal borsaları iki ayrı kriz yüzünden sarsılmış durumda. Tedarikte yaşanan aksamalar ve olası arz şoku fiyatlanıyor. Bakır, alüminyum, demir, çelik gibi ham maddelerin fiyatlarında dalgalanmalar söz konusu. Londra Metal Borsası'nı anlık takip eden Türk iş insanları, Londra piyasasında Ukrayna krizinden önce 2 milyon ton düzeyinde bulunan birçok metal stokunun 700 binler seviyesine gerilediğini ve günden güne stokların azaldığını belirttiler. Yaptırımlar yüzünden küresel tedarikte yaşanacak bir kesintinin dönem dönem fiyatlandığını belirten iş insanları, bu yüzden aşırı fiyat hareketleri olduğunu belirtiyorlar.
MİLLİ GÜVENLİK İÇİN GEREKLİ
Koronavirüs salgınının tedarikte yarattığı değişimin arından gelen Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik operasyonu ve Batı'nın yaptırımlarının etkisini sorduğumuz İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDMMİB) Üyesi iş insanları ise, soruna çözüm için; içerisinde Londra'ya kayıtlı LME (London Metal Exchange) deposunun da yer alacağı birden çok serbest deponun yer aldığı, serbest bölgede kurulacak bir merkez önerdiler. Dün düzenlenen İDDMİB Başkan Adaylığı toplantısında sorularımızı yanıtlayan bakır sektöründe faaliyet gösteren Sevgül Arslanpay (Sarkuysan CEO'su), “Ham maddede dünya genelinde tedarik sıkıntısı var. Olmayan bakır en pahalı bakırdır, deriz. Ham maddeye ulaşamadığınız zaman üretemiyorsunuz. LME depolarının bir şubesinin de ülkemizde yer alması son derece kritik ve önemli.” dedi.
Ülkenin milli güvenliği için de bunun gerektiğini anlatan Arslanpay, “Savunma sanayisin girdileri içerisinde bu metaller var, metal güvenliği için gerekli. Bunun tesis edilmesi gerekiyor. Gün geliyor belli kanallar kapanıyor. ABD'nin yaptırımları belki Rusya üzerinden gelecek belli malzemelere ket vuracak. Tüm metal ham maddelerde bunların mevcut olması belli stoklardan faydalanılması son derece kıymetli. Bu işin tesis edilmesi için ciddi mesafe sarf ettik... Londra'dakiler de bu konuda çok istekliler. Türkiye'yi stratejik görüyorlar.” bilgilerini verdi.
ENERJİYE BAĞLI METALLER HUB'I
Alüminyum sektöründe faaliyet gösteren Mehmet Öncel (Almesan Alüminyum Yönetim Kurulu Başkanı), “2013 yılında Bodrum'daki çalıştaydan beri Türkiye'nin Girdi Tedarik Stratejisi Eylem Planı üzerinde çalışıyoruz. Türkiye nasıl ki enerjinin geçişi noktası ise enerjiye bağlı üretilen metallerin de geçiş noktası.... Bakır, kurşun, kalay, alüminyum gibi... Bunların Türkiye'de depolanabilmesi, bir lojistik HUB (merkez) olabilmesi için çalışmalarımız var. Onları bu dönemde nihayete erdirmeyi umuyoruz.” diye konuştu. Bir serbest bölgede, sadece Türkiye'nin değil, buradan re-export olacak şekilde çeşitli bölgelerle, 9 milyon ton demir dışı metallerin hareket görebileceği limanların da dahil olduğu merkezin, ülke ekonomisine katkıda bulunacağını söyleyen Öncel, “Londra Metal Borsası'nda bunlara ilgili bir de prim hadisesi vardır. 525 dolar. Asıl önemli olan odur. Rotterdam'daki prim Kore'deki Şanghay'daki prim başkadır. Türkiye'deki maliyeti de üzerine alırız ve bununla da dünyada rekabet etmeye çalışırız. Bir HUB olursak Türkiye'nin de kendisine ait bir prim yapısı oluşabilir.” ifadelerini konuştu. Toplantı sonrası sohbet ettiğimi Öncel, gerek Rusya, gerek Orta Asya ve diğer bölgelerden gelecek metallerle hem ülke sanayisi için bir stok güvenliği sağlanmış olacağını hem de talepler sayesinde bir merkez olunacağını sözlerine ekledi.
RUBLEDE PARİTE ETKİSİ KALKMALI
Öncel ayrıca, ruble ile TL arasında paritenin güncel bir hale getirilerek reel bir değerden hareket edilerek, Türkiye'nin Rusya'ya ihracatının sürdürülebilir hale getirilmesi gerektiğini bildirdi. Öncel, paritenin etkisini kaldırarak acilen karar alınarak reel bir değerle üretici ve ihracatçının kaybetmeyeceği bir kur belirlenmesini talep etti. Öte yandan gelişmeler üzerine İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi de Ticaret Bakanı Mehmet Muş'u bu ayki Meclis toplantısına davet etti. Hafta içinde yapılacak toplantının gündemi “Küresel Ekonomik Gelişmeler ve Rusya-Ukrayna Savaşı Nedeniyle Ekonomi, İhracat ve Sanayimizin Karşılaştığı Sorunlar ve Çözüm Arayışı” olarak belirlendi.
AYAKKABICILAR TEDİRGİN
Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten ise dün yaptığı açıklamada, Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan savaşın herkes gibi kendilerini de tedirgin ettiğini söyledi. Türkiye'nin en çok ayakkabı ihraç ettiği ülkeler arasında 82.5 milyon dolarla Rusya’nın başı çektiğine dikkat çeken Berke İçten, “İki ayda Rusya’ya ihracatımız yüzde 23 artmıştı. Savaş nedeniyle ihracat hemen hemen tamamen durdu. Siparişler iptal edildi. Kriz masası kurduk. Elimizde kalan stokları değerlendireceğimiz yeni pazarlar arıyoruz. Rusya ve Ukrayna pazarlarının toplamı 100 milyon doları aşıyor. Bu pazarlardaki risklerimiz karşısında 30 Mart’ta açacağımız 66. AYMOD Fuarı’nı önemli bir fırsat olarak görüyoruz.” ifadelerini kullandı.