Devlet hastanesinde özel şirkete çalışıyorlar

Hekim birliği Sendikası, İzmir’de yeni açılan Bayraklı Şehir Hastanesi’nden seslendi. Hekimler, İzmir’deki hastaneler arasında en az teşvik ücretinin alınmasından, yoğun çalışma koşullarından, personel eksikliğinden ve asistan doktorların gördüğü muameleden şikayetçi oldu. ‘Harekete Geçme Vaktidir!’ diyerek bir araya gelen hekimler adına Hekimbirliği Sendikası İzmir Şube Başkanı Bahar Sarı Narğis, basın açıklaması yaptı.

‘EMEKLERİMİZİN KARŞILIĞINI ALALIM’

Narğis, hekimlerin ekonomik kriz ve yüksek enflasyondan dolayı geçinemediğini söyleyerek şunları söyledi:

“Son 2 ayda benzine gelen zam yüzde 70’i aşmışken, ev kiraları can yakarken, son yapılan zamlar enflasyon karşısında şimdiden erimiş gitmiş vaziyettedir. Kamudaki ücret dengesizliği had safhadadır. Dikey hiyerarşinin acilen restore edilmesi elzemdir! Aksi takdirde; hekim bulmakta sıkıntılar yaşanacağı aşikardır! Bir de bu yetmiyormuş gibi İzmir'in en az teşvik alan hastaneleri arasında Şehir Hastanesi bulunmaktadır. Alelacele açılan, malzemeleri tutanaklar ile diğer hastanelerden temin edilen, personel açığı 1-2 aylık görevlendirmelerle doldurulmaya çalışılan bu hastanenin yükünü çeken biz hekimlerin sesini duyun artık. Olağanüstü performans ile çalıştığımız bu sistemde emeklerimizin karşılığını almak istiyoruz.”

‘MAAŞIMIZ UN UFAK OLDU’

Narğis, Şehir Hastanesi’nde hekimlerin aldığı maaşın koca bir hiç olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:

“Ağır iş yükü, yetersiz çalışan sayısı, 3-5 dakikada bir muayene, uzun nöbet süreleri ve kâr odaklı performans sistemi nedeniyle eziliyoruz. İzmir’in can damarı olarak gördüğünüz Şehir Hastanesi’nde ise durum daha da içler acısı. Doktorlarımız ve sağlık personellerimiz ekstra yoğunlukta, kaosta çalışırken emeklerinin karşılığı koca bir hiç. İzmir’in en düşük teşvik ücreti dağıtan hastanesi ödülünü her ay kazanacağa benziyor! Zaten maaş, taban, sabit, teşvik gibi parçalarla dağıtılan gelirimiz Şehir Hastanesi’nde un ufak hale getirildi. Bizler bu iş yükü ve düşük ücretlerle hizmet veremez hale gelmiş vaziyetteyiz! En son şubat ayı yoksulluk sınırı 60 bin lira civarındadır. Emekli bir uzman hekim yoksulluk sınırı altında maaş almaktadır. Emekli ikramiyesine yansıtılmayan maaş dışı ücretler, bari emekliliğinde gün yüzü görmeyi hayal eden doktorların geçimini sağlayacak şekilde yansıtılmalıdır.”

NE İSTİYORLAR?

Başkan Narğis, hekimlerin taleplerini şöyle sıraladı: “Sağlık çalışanlarının sayısının artırılması, sağlığa ayrılan bütçenin çoğaltılması, insana yakışır ve en az 15-20 dakika olan muayene süreleri istiyoruz. Hekimlik yasası, hakkıyla görev, hastanelerimizde çalışan güvenlik görevlilerimize ihtiyaç duydukları yetkilerin verilmesi, güvenlik önlemlerinin artırılması, şiddete en çok maruz kalan hekimler ve tüm sağlık çalışanlarının nöbet sürelerinin düzenlenmesi, yoksulluk sınırından uzak, destek ödemelerinin yapılması suretiyle koruyucu sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi temel taleplerimizdir!”

‘YAŞATMAK VE YAŞAMAK İSTİYORUZ’

“Alelacele açılan, hastalara müşteri gözüyle bakan ve kâr etme odaklı çalışan bu sistemde biz çalışanları motive etmek yerine görevimiz olmayan işlerde çalıştırarak emek sömürmeniz bir yana hak ettiğimiz ücretleri vermemeniz de cabası. Bu sisteme bir son verin artık. Her gün bir asistan arkadaşımızın artan iş gücü azalan alım gücü ve bir de idari baskılarınız nedeniyle intihar haberlerini almaktayız. Her 4 hekimden biri yurt dışına bu baskılar nedenli gitme planı yapıyor. Oysa biz yaşatmak ve yaşamak istiyoruz.”