28 Mart 2024 Perşembe
İstanbul 23°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Dinleme kayıtları silinmeyen kişi haklı bulundu

Anayasa Mahkemesi, hakkında başlatılan soruşturmada takipsizlik kararı verilen kişinin, dinleme kayıtlarının imha edilmemesi nedeniyle açtığı tazminat davasının reddedilmesini hak ihlali olarak değerlendirdi.

Dinleme kayıtları silinmeyen kişi haklı bulundu
AYDINLIK / ANKARA

Hakkında başlatılan soruşturma sürecinde telefonu dinlenen M.H. isimli kişi ile ilgili takipsizlik kararı verdi. M.H, iletişimin denetlenmesine ilişkin koruma tedbirinin kanuna aykırı şekilde iki yıldan fazla süre boyunca uygulandığını, takipsizlik kararıyla birlikte imha edilmesine karar verilen kayıtların farklı mahkemelere gönderildiğini, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi'ne (UYAP) yüklendiğini ve bu suretle alenileştirildiğini ileri sürerek tazminat davası açtı. Mahkeme davanın reddine karar verip, istinaf başvurusu da Bölge Adliye Mahkemesi tarafından reddedilince M.H. Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunuldu.

‘ETKİLİ BİR HUKUK YOLU SUNULMADI’

Başvuruyu görüşen Yüksek Mahkeme, Anayasa’nın 20. ve 22. maddeleriyle bağlantılı olarak 40. maddesinde güvence altına alınan etkili başvuru hakkının ihlal edildiğine karar verdi.

Anayasa Mahkemesi kararının gerekçesinde şunları kaydetti: “Başvurucunun içinde bulunduğu koşulların ve iddialarının 5271 sayılı Kanun'un 141. maddesinin (3) numaralı fıkrası kapsamında olmadığı yönünde verilen kararın bu yönüyle ilgili ve yeterli gerekçeler içermediği ve başvurucuya uygun bir telafi şansı sunmaya elverişli olmadığı anlaşılmıştır. Derece mahkemelerince ortaya konulan bu yaklaşımın temel hakların ihlaline yönelik şikâyetin etkili bir şekilde incelenmesine imkân sağlamadığı değerlendirilmiştir. Neticede somut olayın koşullarında özel hayata saygı hakkı ile haberleşme hürriyeti bağlamında oluşan zararlarının tazmini konusunda başvurucuya, asgari güvenceleri içerecek şekilde etkili bir hukuk yolu sunulmamıştır.”

Son Dakika Haberleri