Diyarbakır Annelerinden AYM’ye: O rapor ne zaman gelecek?
Yüksek mahkeme, kapatma davasını iki yıldır sonuçlandırmadı. Evlatları PKK tarafından kaçırılan Diyarbakır anneleri Anayasa Mahkemesine ‘Niye görevinizi yapmıyorsunuz. Anayasa Mahkemesi unutturuyor ama biz unutmayacağız.’ diye seslendi
Ekrem Demir
Diyarbakır Anneleri Anayasa Mahkemesi’ni göreve çağırdı. PKK’ya karşı evlat nöbetindeki anneler, mahkemenin kapatma davasını sonuçlandırmadığını ve HDP’nin isim değiştirmesini seyrettiğini söyledi. Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019 tarihinde HDP Diyarbakır il başkanlığı önünde başlattığı evlat nöbeti kararlılıkla devam ediyor. Eyleme katılan aile sayısı 371 oldu. Bu süre içinde 46 aile evladına kavuştu. Bu eylemin etkisiyle Van, Muş ve Hakkari’de de aileler eyleme başladı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı HDP’nin devletin bütünlüğüne yönelik suçlarını saptayarak Anayasa Mahkemesine başvurdu. Anayasa Mahkemesinin 5 Kasım 2021’de başlayan davayı sürekli ertelemesi eleştirilere neden oldu. Anneler, PKK terör örgütü tarafından kaçırılan evlatlarının asıl sorumlusunun HDP olduğunu dile getirdi. Yüksek mahkemeyi göreve çağırdı.
‘EVLATLARIMIZI İSTİYORUZ’
Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 8 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan kızı Aysun için oturma eyleminde olan anne Aydan Arslan, HDP’nin kapatılma davasının unutturulduğunu söyledi. Arslan şöyle konuştu: “Yaklaşık bin 500’ü aşkın gündür burada mücadele ediyoruz. Mücadelemiz evlatlarımız içindir. Evlatlarımızı HDP’den istiyoruz. HDP ile PKK aynı örgüttür, terör örgütüdür, kapatılacaktı ne yazık ki Anayasa Mahkemesi unuttu, bizi de unuttu. Niye görevini yapmıyor, kapatmazsa binlerce çocuğu tekrar tekrar dağa götürecekler. Şehitler veriyoruz, artık şehitler ölmesin, çocuklarımız gitmesin. HDP kaç kere isim değiştirdi, HDP miymiş, Yeşil Sol Partiymiş bilmem neymiş, niye mâni olmuyorlar. Anayasa Mahkemesinden ricamız budur, HDP’yi kapatsınlar görevlerini yapsınlar, unutturmasınlar. Bu partiyi aramızda istemiyoruz, tek bayrak tek millet olacağız, Türk Kürt kardeş olacağız.
“Aysun kızım eğer beni duyuyorsan güvenlik güçlerine teslim ol, sana bir şey yapmazlar, orada sana yalan söylüyorlar, devletimiz güçlü bir devlet, teslim ol!” Oğlu Eren Yalçın’ın 10 yıl önce 17 yaşında kaçırıldığını belirten anne Fadime Aksu Kocaeli’nden gelerek evlat nöbetine katıldı. Aksu, “Bizi görmezden geliyorlar, körler buna rağmen biz davamızdan vazgeçmedik. HDP bizden korktu kepenk kapattı kaçtı, Anayasa Mahkemesine soruyorum hani kapatma davası? Değişik değişik isimler veriyorlar. Anayasa Mahkemesi unutturuyor ama biz unutmayacağız. Niye unutturuyorlar, biz ölene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. “Evladıma sesleniyorum, eğer bir parça vicdanın varsa oğlum HDP’nin, PKK’nın yanında durma.”
İSİM DEĞİŞTİRMELERİ NAFİLE
Bitlis’te üniversite okurken 2015 yılında kandırılarak dağa gönderilen kızı Fadime (18) için Kütahya’dan gelerek nöbet tutan anne Hatice Levent, “Kızım Fadime’yi almadan dönmeyeceğim, bu çadırı terk etmiyorum. HDP PKK denilen lanetler bizim evlatlarımızı dağlara götürdüler, kendi evlatlarını götürsünler. Biz bu davanın arkasını getireceğiz ama Anayasa Mahkemesi bunları kapatacaktı, nerde kaldı nerde kaldı? Neden kapatmıyor, neden unutturuyor, biz unutmayız, biz çocuklarımızı istiyoruz. Günden güne isim değiştiriyorlar ama nafiledir.” dedi.
KANDİL’İN ŞUBESİ
Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 5 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan oğlu Özkan için HDP Diyarbakır il başkanlığı önünde nöbet tutan baba Süleyman Aydın, HDP ile PKK’nın aynı örgüt olduğunu bütün Türkiye’nin bildiğini kaydetti:
“Biz burada bağırıyoruz, Anayasa Mahkemesi Diyarbakır annelerinin sesini duymadı. Biz burada çığlık atarak evlatlarımız HDP tarafından terör örgütüne gönderildi dedik. Çocuklarımızın montu, bilgileri orada çıktı. HDP Kandil’in şubesidir. Ama maalesef HDP’nin kapatılmasını beklerken Anayasa Mahkemesi hiçbir şey yapmadı. Suçlu olan HDP milletvekilleri ellerini kollarını sallayarak hala geziyorlar. Çocuklarımızın katili onlardır. HDP olmasa PKK da olmaz.”
VİCDANLARA SESLENDİ
Baba Süleyman Aydın şunları ekledi: “Biz buradan annelerimizle birlikte AYM’ye sesleniyoruz. Bir nebze de olsa bu annelerin yüreğine su serpmek istiyorsanız HDP’yi derhal kapatın. Anayasa Mahkemesini vicdana davet ediyoruz, nereye kadar yani, askerlerimizi, polislerimizi, öğretmenlerimizi hatta evlatlarımızı katleden bu terör örgütü yandaşlarına neden siyaset veriyorlar, neden kapatılmıyor. Görüyorsunuz HDP isim değiştiriyor, HADEP yapıyor, Sol Parti yapıyor, bunlar PKK’nın bir yöntemidir. Biz evlatlarımızı nerede kaybettiysek orada arıyoruz. Bizim evlatlarımız HDP’nin kapısından girdi ve bir daha çıkmadı. HDP’nin bir kapısı meclise bir kapısı da Kandil’e açılıyor. Bunu bütün Türkiye biliyor. Bakın bu mücadeleyle evlatlar artık terör örgütüne götürülemiyor, halk bilinçlendi, terör örgütü PKK’ya katılım sıfıra indi. Tek bir evladımız bile terör örgütünde kalsa mücadelemize devam edeceğiz.”
