Baro Başkanı’ndan ‘kapsamlı cinsiyet’ talebi
Diyarbakır Barosu Başkanı Abdulkadir Güleç, Anayasa’nın 66. Maddesi değiştirilerek burada hem etnik hem cinsiyetle ilgili bütün herkesi kapsayacak bir tanımlama yapılmasını istedi. Anayasa Hukukçusu Erdem Cömert 'Görevine devam etmemeli' diye tepki gösterdi.
Diyarbakır Barosu Başkanı Abdulkadir Güleç, daha önce yaptığı açıklamalarla Anayasa’nın 66. maddesinin değiştirilmesi gerektiğini söylemişti. Güleç, mevcut anayasanın Kürt toplumunun ihtiyaçlarını, taleplerini karşılayan bir anayasa olmadığını belirterek, “Vatandaşlık tanımından tutalım temel hak ve özgürlüklere ilişkin diğer düzenlemelere kadar antidemokratiktir. Bu antidemokratik uygulamaların ve anayasada yer alan bütün etnik göndermelerin, atıfların değişmesi gerekmektedir.” demişti. Güleç, bu konuda yaptığı açıklamaları biraz daha ileri taşıdı. Güleç, 66. maddenin değiştirilmesiyle birlikte burada cinsiyetle ilgili bütün herkesi kapsayacak bir tanımlama yapılması gerektiğini de söyledi.
'VATANDAŞLIK TANIMIYLA İLGİLİ SORUNLAR VAR'
Abdulkadir Güleç, Artı TV'de kendisine yöneltilen soruları yanıtladı. Güleç, yeni anayasa konusunda şu görüşleri paylaştı:
“Hangi yasalar değişmeli? Sivil demokrasi anayasa yapılırken elbette bizim sözümüz olacak. Kürtçenin eğitim dili olmaması halen ciddi bir sorun. Kürtçe anadilde eğitim ya da ikinci resmi dil olarak kabul edilmeyecekse Kürt sorunu çözülmüş sayılmaz. Ya da Kürtler devlet dairelerinde Kürtçe hizmet alamayacaksa ciddi sorun var demektir. Yine vatandaşlık tanımıyla ilgili ciddi sorunlar var. Vatandaşlık tanımı Türk etnisitesini ön plana çıkaran şekilde formüle edilmiş. Anayasanın 66. maddesiyle ilgili düzenlemenin değiştirilmesi ve bütün toplumsal kesimleri, etnik, siyasal belki de cinsiyetle ilgili bütün herkesi kapsayacak bir tanımlama ile ancak bu sorunu çözebiliriz. Bütün bunlar olmadığı sürece Kürt meselesi çözülmüş olmayacak. Bütün toplumsal kesimler sürece dahil edilerek çözülebilir diye düşünüyorum.”
'SÜREÇ ŞEFFAF YÜRÜTÜLMELİ'
PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile yürütülen sürece yönelik soru üzerine Güleç şunları söyledi:
“Abdullah Öcalan Kürt siyasi hareketinde önemli bir aktör. Zaten Devlet Bahçeli de grup toplantısında 'Umut Hakkı'ndan söz ederek Abdullah Öcalan'dan bahsetmişti. Meclis ulusal iradenin tecelli ettiği bir yer. Yaşananlar önemli bir gelişme. Geçmişte yaşanılan sıkıntılar biliniyor. Bu sorunların yaşanmaması için sürecin şeffaf şekilde yürütülmesi önemli.”
'HUKUK ÖRGÜTLERİ DE DAHİL OLSUN'
Bölge baroları ile zaman zaman görüştüklerini, diğer barolarla da görüşmelerini sürdürdüklerini aktaran Güleç "Biz isteriz ki hukuk örgütleri, Barolar sürece dahil olsun. Türkiye'de özellikle bölgede birçok baronun sürece önemli katkılar sunacağına inanıyorum." şeklinde konuştu. Güleç şu ifadeleri kullandı:
“Yüz yıllık inkar politikaların yarattığı tahribatlar var. Can kayıpları, faili meçhul cinayetler var. Kürt meselesi inkar edilen bir kimliğin yarattığı sorundur. Bir Kürt vatandaşın en büyük kimliği dilidir, tarihidir. Bunlara çözüm getirilmeyecekse aslında Kürt meselesi çözülmemiş demektir.”
'Görevine devam etmemeli'
Konuyla ilgili olarak Aydınlık'a açıklamalarda bulunan Anayasa Hukukçusu Erdem Cömert, şunları söyledi:
“Bu açıklamayı ikinci açılım adı altında yapılan proje ile 'yeni anayasa yapalım' şeklindeki görüşlerle bir görüyorum. Türk milleti kavramını anayasadan çıkarmak istiyorlar. Türk vatandaşlığı yerine, yurttaşlık gibi kelimeler eklemek istiyorlar. Yeni anayasadan kasıtları sadece 66. madde. Diğer maddelerle ilgili zaten tartışma yok. Asıl mesele bu. 66. maddede toplumumuzun çimentosu var. Bizi birbirimize bağlayan Türk kimliğini kaldırmak istiyorlar. Bir baro başkanının bunu söylemesi çok üzücü. Bir baro başkanının bu açıklaması sonrasında biz kendisinin baro başkanı görevine devam etmemesi gerektiğini de düşünüyoruz.”