Siyasete kurulan tuzak
ABD ve diğer Batılı merkezlerin Türkiye'deki ittifakları 'Kürtlere ne verilecek?' sorusuyla bir yarışa soktuğuna dikkat çeken Perinçek, 'Bir parti, Türk milletinin her insanını nasıl kazanıyorsa Kürt'ü de öyle kazanır.' dedi
Cumhurbaşkanı Adayı ve Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, seçimde Kürtlerin oyunu kazanmak için yürütülecek politikanın yanlış olduğunu vurgulayarak, “Türkü nasıl kazanıyorsa Kürt'ü de öyle kazanırız. Bir kere Kürdü farklı tavırlarla kazanırız dediğiniz anda Kürdü eşit görmüyorsunuzKürdü de Türkü kazanacağın politikalarının programlarla kazanabiliriz” dedi.
Ulusal Kanal’da önceki akşam Çıkış Yolu programında Mustafa İlker Yücel ve Sinan Sungur’un sorularını yanıtlayan Doğu Perinçek, “Kürtlere ne verilecek?” sorusunun tuzak olduğuna dikkat çekti. Perinçek, “AK Parti'nin içindeki Atlantikçiler diyorlar ki ‘HÜDA PAR, Kürt’ü kazanmamız için fırsat’. Kürt'ü kazanayım derken Türkü de Kürdü de kaybediyor. Yani 3 Kürt kazanalım derken 300 Kürdü kaybediyor. Türkiye seçmenini kaybediyor.” şeklinde konuştu.
TUZAK POLİTİKA
Doğu Perinçek, AK Parti’nin seçimlerde Kürtlerin oyunu almak için HÜDA PAR’laittifak yapmasını eleştirdi. “Kürde ne vadediyorsunuz?” sorusunun tuzak olduğunu belirten Perinçek, “bu politika, Kürdü kazanmak adına yanlış. Yani bu şekilde Kürdü kazanamaz, kaybederler. Onları kazanayım derken Türkiye'nin bütün seçmenini Kürtler dahil kaybetmiş oluyorlar.” ifadelerini kullandı.
Perinçek’in konuşmasında şu vurgular öne çıktı:
“Türkler nasıl kazanılıyorsa Kürtler de öyle kazanılır. Bir Kürdün üretici olması, çalışması, evine ekmek götürmesi, iş sahibi olması, dükkanını açtığı zaman umutlu olması, çarşılarının şen olması, toprağa tohumunu atabilmesi, traktörünü sürebilmesi,hayvanını otlatabilmesi, iş ve fabrika sahibi ise çarkının dönmesi, ürettiği ürünün pazarda kıymet bulması…Bir parti, Türk milletinin her insanını nasıl kazanıyorsa Kürt'ü de öyle kazanır. Ben Kürt'ü farklı kazanacağım dediğiniz anda Kürt'e başka bakıyorsunuz.
VATAN PARTİSİ KÜRTLERİ NASIL KAZANACAK?
“Kürt'ü kazanmak bir muamma değil. Vatan Partisi şu anda Kürt vatandaşlarımızı kazanıyor. Mardin'de, Diyarbakır'da, Siirt'te, Pervari'de, Şırnak'ta, Van'da, Muş’da, Malazgirt'te kazanıyor.Nasıl kazanıyor? Vatan Partisi diyor ki ‘Türkiye'nin birlik ve bütünlüğü kesinlikle bozulmayacak. Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail,Kürdümüzü alet olarak kullanamayacak. PKK terörüne son verilecek. Bölgede huzur, barış sağlanacak. Türkiye'ye, Türkiye'nin birlik ve bütünlüğüne, Türk milletinin, Türküyle Kürdüyle birlik ve bütünlüğüne karşı kastedenler, silahla uslandırılacak. Vatanın bütünlüğü, Kürde en büyük armağan. Ülkemizde huzur, barış, terörü temizlemek Kürdümüze verebileceğimiz en büyük nimet.İşte Kürtler böyle kazanılır.
“Kürt'ü kazanma sorusunda en yanlış olan Amerika'nın ve Batı'nın bizim önümüze koyduğu programdır. O programda özerklik ve federasyon var. Eğitim dilinin Kürtçe olması var. İlkokul ve üniversitelerde sonuna kadar Kürtçe eğitim yapılması var. Bu mümkün değil. Bunların hepsi sözüm ona Kürdü kazanma siyasetleri. Bunlar çok yanlış.
“Kürtleri kazanma konusunda iki parti vahim yanlışlar yapıyor. Biri Seyit Rıza heykelini Tunceli'ye dikerse diğeri de Şeyh Sait heykelini Diyarbakır'a dikerse Kürdü kazanacağını sanıyor. Hayır. Kürt Atatürk'le kazanılır. Kürt, Türkiye'nin birliğiyle kazanılır. Türk ve Kürt, Türk milletinin bütünlüğüyle kazanır. Çünkü Kürdün en büyük ihtiyacı bu vatanın bütünlüğüdür, iş sahibi olmaktır, zenginleşmektir, hayvanını otlatmaktır, tarlasını sürmektir, ürününü harman yapıp kaldırmaktır, fabrikada insanca alın teriyle çalışmaktır, çarşıda kazancını sağlamaktır, fabrika kurup karını elde etmektir.
“Bu heykellerle bugün HDP'yi yasallaştırmak, meşrulaştırmak HDP'yi meclise sokmak… Türk milletini kabul etmeyen, federasyon isteyen Kürtçeyi resmi dil haline getirmek isteyen başka bir bölücü örgütü, HÜDA PAR’ın programında ne var? ‘Anayasadan Türk milletini çıkaracağım’ diyor. HDPde Türk milletini çıkaracağım diyor. HÜDA PAR da HDP de ‘Kürtçeyi resmi dil yapacağım’ diyor. Türk Devleti kavramını reddediyor ikisi de. Eğitim dilinin ilkokuldan üniversiteye kadar Kürtçe olmasını istiyorlar. İkisinin de dayanağı Şeyh Sait ve Seyit Rıza. Her ikisi ‘Bunlar bizim kahramanlarımız’ diyorlar.
‘CUMHURİYETE SİLAH ÇEKENLERLE KÜRDÜ BİRLEŞTİREMEZSİNİZ’
“Bakın bir ülke nasıl bölünür? Kahramanları farklı olursa bölünür. Tarih içinde birbirine silah çeken güçler. Biri diyor ki ‘Ben Atatürk'ün izinden gidiyorum ve Atatürk heykeli dikiyorum’. Öbür tarafta diyorlar ki ‘Ben de Atatürk'ün karşısına Seyit Rıza'nın ve Şeyh Sait'in heykelini dikiyorum’. Vatan Partisi de diyor ki ‘Bu heykelleri taş, demir, bronz sanmayın. Bu heykeller kavga ediyor, savaşıyor. Çünkü bu heykeller tarihte savaşmış. Seyit Rıza ve Şeyh Sait,Cumhuriyet’e, Türkiye'nin birliğine, bütünlüğüne, İngiliz emperyalizminin güdümünde silah çekmişler. Siz Şeyh Sait ve Seyit Rıza'yla Türkiye Cumhuriyeti'ni, Türkiye devletini, Türk milletini bölerek Kürdü birleştiremezsiniz.
“Yani Seyit Rıza ve Şeyh Sait yalnız Türkiye Cumhuriyeti'ne ve Türk devletine değil Kürtlere de en büyük zararı vermiştir. Kürt vatandaşımıza vadettikleri Orta Çağ'dan, emperyalizme teslimiyetten başka bir şey değil. Yani biz Kürt'e bunu mu layık görüyoruz? Şeyh Sait gelsin. Kadınlar saçlarından sürüklenip götürülsün. Ağalar, şeyhler tepede olsun. Millet şeyhlerin, ağalarının ayaklarını öpsün. Tarlalardan çıkan ekinler aşiret reisleri, beyler tarafından paylaşılsın. Emirler Amerika'dan, İsrail'den gelsin. Bunu mu layık görüyoruz?
‘TÜRKİYE İŞGAL EDİLİRSE KÜRDİSTAN KURULUR’
“Her şeye rağmen Türkiye'nin imparatorluk birikimiyle ve Kemalist devrimle kazandığı bir bağımsızlık ve başı diklik ruhu var. Siz ne kadar onu törpüleseniz törpüleyin, o tarihi miras var. Amerikan’ın, İsrail’in silahıyla sözüm ona bir Kürdistan kurduğunuz zaman köle olursunuz. Kürdü de köle yaparsınız.
“Sonuç itibariyle bu Kürdistan vaatleri, hiçbir şekilde Kürt halkının devleti, Kürt milletinin devleti anlamındaki Kürdistan değildir. Amerikan askerinin kurduğu kukla devlettir. Başka türlü de olması mümkün değildir. O ancak Amerika'nın Türkiye'yi işgal etmesinin sonucunda olabilir. Irak'ı işgal ettiği gibi gelir işgal eder, kalemle bir harita çizer. O zaman onların dediğin Kürdistan kurulur.”
HDP’YE VERİLEN 540 MİLYON
“Kürt vatandaşlarımızın, özellikle Güneydoğu'da yaşayan vatandaşlarımızın gözünde PKK'nın geleceği yok. Bu topraklarda Amerika,‘Kürdistan’ adı altındaikinci bir İsrail devleti kuramayacak.
“Ama Anayasa Mahkemesi kalkıp HDP'ye 540 milyon Türk lirası verdiği zaman bütün o bölgede insanlar diyor ki ‘Ne olacak?Bu paralar bölücülüğe mi gidiyor? Yoksa sınırlar mı olacak?Ben İstanbul'a, İzmir’e pasaportla mı gideceğim?
“O bakımdan devletin bugün izlediği politikalar vahim. Yani devlet bu konuda zaaf içerisinde. Bazı arkadaşlarımız diyor ki ‘Devlet demeyelim, iktidar, hükümet diyelim.Devlet de zaaf içinde, Anayasa Mahkemesi böyle, AK Parti hükümeti böyle, Cumhuriyet Halk Partisi böyle, İYİ Parti yönetimindeki muhalefet böyle.Onlar da devletin bir parça içinde olan güçler. Dolayısıyla vatandaşımızın zihninde de ‘acaba bu ülke bölünecek mi?’ gibi soru işaretleri doğuyor. Böyle olursa Türkiye'yi kaybedersiniz.”
‘MİLLETLEŞME DEVRİMLE OLDU’
“Atatürk, Türk milletini nasıl tarif etmişti? Medeni Bilgiler kitabına, tarih kitaplarına yazıldı. ‘Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir’. Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran, cumhuriyet kuran, devrim yapan Türkiye halkı. Cumhuriyeti kurmak ne demek? Aynı zamanda saltanatı yıkmak, devrim yapmak. Yani devrim yapan bir eylem. Devrimi yapan Türk halkı değilTürkiye halkı.
“Neden Türkiye halkı? Çünkü Edirne'den Van'a kadar bütün coğrafyada, Türkiye'de yaşayan halk. Beraber devrim yapmışlar. Cumhuriyeti kurmuşlar. Cumhuriyeti kurma eylemiyle Türk milleti olmuşlar,milletleşmişler.
Bunu biz Yusuf Akçura'da da görüyoruz. Türkmilleti, bir devrimin ürünü. Türk kavmi var tarihten gelen. Kavim var ama kavim başka, millet başka. Kavimden millete sıçramak, modern, demokratik, milli demokratik devrimlerle olur. O nedenle Atatürk de bu bilimsel tavırla ‘Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına’ şeklinde tarif ediyor. Dolayısıyla bu tarif Türkiye coğrafyası içinde yaşayan bütün insanlarımızı ister Kürt kökenli ister Türk kavminden ister Alevi ister Sünni olsun ayırmadan hepsini Türk milleti olarak tanımlıyor. Bu hem sosyolojik, bilimsel bir tarif hem siyasi hem de Türk tarihine uygun olan, doğru, devrimci bir tarif.
İBB SEÇİMLERİNDEKİ TUZAK
“Çok açık bir tuzak var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimini yaşadık değil mi? Birinci turda 17 bin oy farkla kaybetmişti AK Parti. Sayın Binali Yıldırım da ‘Çok küçük bir farkla kaybettik’ demişti ama bazı itirazlar edildi, Sayın Tayyip Erdoğan'ı bir kısım Atlantikçianladığımıza göre ikna etti. Ve seçimiyinelettiler. Sonunda 17 bin fark, 800 bine çıktı. Ağır bir darbe oldu.
“Seçimin yenilenmesi bir tuzaktı ve Atlantikçiler AK Parti’yi oraya sürükledi. Şimdi burada da öyle bir tuzak var. Yani AK Parti'nin içindeki Atlantikçiler diyorlar ki ‘Kürdü kazanmamız için bir fırsat var. Kürdü kazanayım derken Türk'ü de kaybediyor. Kürdü de kaybediyor. 3 Kürt kazanalım derken 300 Kürdü kaybediyor. Türkiye seçmenini kaybediyor. Biz HÜDA PAR şudur, budur diye tartışmıyoruz. Bu tartışma kısa zamanda çözülecek bir tartışma değil. Seçmen zaten böyle tartışmalar yapmıyor. Seçmen gördüğü zaman burada bölücülük var diyor. Siz bu kanaati değiştiremezsiniz ve seçmenin bu kanaati de doğru bir kanaat. Çünkü HÜDA PAR'ın tüzüğüne, programına baktığınız zaman çok açık bir şekilde Türk milletine karşı, Türk devletinin bölünmesinden yana. Türk milletinin bütün temel prensiplerine ve Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği tek devlet, tek millet, tek vatan, tek bayraksiyasetine de karşı. Anayasayada karşılar.”