Doğu Perinçek Öncü Gençlik İl Başkanlarıyla buluştu

Koronavirüsle mücadele kapsamında “Evde Kal” çağrısı yapan Öncü Gençlik, mücadeleyi elden bırakmadı, evlerini karargâh haline getirerek mücadeleyi sürdürüyor. Bir yandan uzaktan eğitimle derslerine devam eden gençler bir yandan da bol bol okuyup, filmler izliyor; biyolojik virüsle mücadele edilen bu dönemde ideolojik virüse karşı da kendilerini donatıyorlar.

Bu süreçte partisinin gençlik mücadelesinde de büyütmek için çalışmalara ara vermeden devam eden Öncü Gençlik, Vatan Partisi lideri Doğu Perinçek’in da katılımıyla düzenlediği il başkanları toplantısıyla yeni dönem görevlerini belirledi.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Vatan Partisi Öncü Gençlik Genel Başkanvekili Yadigar Özen, “Emperyalizm çöküyor. Suriye’de, İran’da ve Irak’ta çöktü. ABD, Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi karşısında buldu. Kriz koşulları devrimci önlemlerin doğuşunu ve çürümüş sistemlerin de çöküşünü hızlandırıyor. Böyle bir dönemde devlet disiplini ve kamuculuğa vurgu yapıyoruz. Emperyalizmin çöküşüyle birlikte tüm dünya kutuplaşıyor ve kutuplaşma Türkiye’ye de yansıyor. İki cephe var: Türkiye gemisi cephesi ve ABD gemisi cephesi. Bu iki cephe bütün olanaklarıyla ilerliyor. Bir tarafta halkın milletin sorumluluğunu hisseden grup, diğer tarafta bozguncu Amerikancı grup. Sıcak siyasi çatışmaların içerisindeyiz. Partinin politikaları yakıcı bir şekilde gündemde ve toplumda karşılık buluyor” dedi.

“VATAN PARTİLİ OLMAK TARİHİ FIRSATLARIN FARKINDA OLMAKTIR”

Açılışın ardından toplantıda ilk sözü Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek aldı. Perinçek, “Batı ile Avrasya’da yükselen milletler arasındaki çelişki keskinleşiyor. Kapitalizmin merkezlerinde bile sistem sallanmaya başladı. Buralardan devrimci çözümler beklemiyoruz ama oralarda bile mevcut sistem sorgulanıyor. İnsanlık yeni bir dünyanın eşiğine geldi ve Türkiye yeni kurulacak olan dünyanın öncüsü konumunda yer alıyor. Küreselleşme çöküyor ve bu yüzden bir fırsat dönemi içindeyiz. Partimizin zamanları geldi” diyerek koronavirüs sonrası dünyada oluşacak yeni düzene işaret etti.

Türkiye’nin tarihi fırsatlar sürecinde olduğunu belirten Vatan Partisi lideri, “Gençlik içinde yaptığımız faaliyetler gösteriyor ki Türk Devrimi yine gençlik içinden filizleniyor. Jön Türk Devrimi de Atatürk Devrimi de böyleydi. Gençlik tek başına bir devrimci sınıf değil. Emekçi kitleler Türkiye’nin geleceğine ağırlığını koyduğu zaman bağımsızı üreten Türkiye kurabiliriz. Yalnız emekçiler değil üreticiler. İşçi, köylü, küçük burjuvazi, esnaf zanaatkâr, büyük sanayici ve tüccarların harekete geçtiği bir döneme girdik. Partimiz ekmek teknesi kavramını gündeme getirdi. Ekmek teknesi bütün aleti edevatı üretici güçlerin tamamının ekmek teknesi. İflasları önlemek üretim çarkını geliştirmek bugünkü ekonomi programımız. Bizim de bu misyonun farkında olmamız lazım. Bugün Vatan Partili olmak demek tarihi fırsatın içine girdiğinin farkında olmak demektir” dedi.

“VATAN PARTİSİ’NİN SİYASETLERİNİ MÜLK SAHİPLERİ DE BENİMSİYOR”

Doğu Perinçek Türkiye’nin önündeki sürece dair şunları söyleyerek konuşmasını tamamladı:

“Her açıdan Türkiye’de ABD’nin kuvvetlerini kaybettiği bir süreç yaşıyoruz. Bütün alametler Türkiye’nin devrime gittiğini gösteriyor. Zorlukları paylaştırma dediğimiz süreçte emekçiye zorluklar vadedeceğiz. Milleti zorluklara alıştırmaya çalıştık. Üretim devrimi demek ürettiklerimizin bir kısmını üretime yatırmaktır. Tasarruf kaynaklarıyla üretim yaparak zenginleşebiliriz. Vatan Partisi’nin siyasetlerinin küçük mülk sahiplerinden, büyük mülk sahiplerine kadar benimsendiği bir süreçten geçiyoruz. 7 tane Türk Cumhuriyeti de çok büyük bir fırsat. Rusya’nın Türkiye’ye karşı Türki Cumhuriyetleri kullanmasına izin vermeyerek Asya’da yerimizi alacağız. Tepemizde ABD vardı gidiyor. Asya’dan güç yükseliyor. Diğer Türk cumhuriyetleri de önemli. Onların ağırlığını da örgütleyerek Rusya ve Çin ile birleştirerek yeni yükselen uygarlığın önderlerinden olacağız.”

“EŞCİNSELLİĞİ SAVUNMANIN BİLİMLE İLGİSİ YOK”

Öncü Gençlik İl Başkanlarının sorularını cevaplayan Perinçek, gündeme dair önemli konulara ışık tuttu. Doğu Perinçek’in yanıtladığı bazı sorular şu şekilde:

• Ülkemizde eşcinsellik üzerinden bir tartışma yürüdüğünü görüyoruz. Diyanet’in yaptığı açıklama da etkili oldu. Bu tartışmalar doğrultusunda insanlar “eşcinsellik doğada var mı?” sorusunu düşünüyor. Bu konuya nasıl yaklaşmalıyız?

Eşcinsellik ile ilgili bilim bizim tarafımızda yer alıyor. Onların bilim ile ilgili bir alakası yok. Bilimsel veriler üzerinden manipülasyonlar yaparak bunları doğrulamaya çalışıyor. Eşcinsellik köleci toplumda ortaya çıkıyor. Sınıfsal çelişmeler erkek-kadın ayrışmasını ortaya çıkıyor ve kadını kısıtlayan bir biçim meydana geliyor. Kadın tamamen kafese atılıyor. Antik Yunan’da kadınların bile kadınlarla ilişki kuramayacağı bir sistem kuruluyor. Kadın bir mal olarak ifade ediliyor. Bu yüzden aşk gibi içerikler erkekler arasında meydana geliyor. Kapitalizmin yöneldiği rekabet döneminde de aşk var, eşcinsellik yok. Esas olarak eşcinsellik bu dönemde var. 1800’lü devrimlerin, devrimci demokratik bir özgürlükler listesi var. Şimdi ise özgürlükler listesine baktığımızda eşcinselliği savunma, mezhep ayrımını savunan, cinsiyetçilik siyasetini savunmak gibi sahte özgürlükler, ters özgürlükler var. Bunlar ensest ilişkileri bile savunuyor. Önümüzdeki dönemde bunlar çok daha arsız olacak. Toplumun bütün değerlerine bir meydan okuma var.

• ABD her zaman Alevilik üzerinden belli bir kışkırtma yapıyordu ama özellikle İBB üzerinden yaptıkları politika daha farklı gözüküyor. ABD’nin bu mesele üzerinde bir strateji değişikliği söz konusu mu?

İBB’nin resminde İslamiyet’le Aleviliği yan yana bile koymuyor arasına Hıristiyanlığı koyuyor. Arasına papazı oturtuyor. İslamiyet’i ayrı din olarak gösterilmesi tam bir Amerikan projesidir. Bunu hiçbir Alevi yurttaşımız kabul etmez. ABD’den fonlanan, merkezi hükümet yerel hükümet ayrımı yapan bir takım belediyeler bu resimleri yayabilir. Ancak Alevi vatandaşlarımız, kesinlikle biliyorum, bunu kesinlikle kabul etmez. ABD’nin Sünni–Şii kamplaşması projesi çöktü. Nasıl çöktü? Türkiye, İran, Katar yan yana ama Suudi Arabistan karşı tarafta, ABD’nin yanında Ortadoğu’daki halklar Sünni-Şii ekseninde bölünmediler; Amerikan emperyalizminin yanında olanlar ve olmayanlar diye bölündüler. Karşısında olan Sünni’siydi, Şii’siydi beraber oldu. Bakın Körfez’deki Katar bizim tarafta oldu. Ancak Sünniliğin şampiyonu olarak görülen Suudi Arabistan, ABD tarafında oldu.

• Bertaraf ettiğimiz BOP projesini muhalefette görmek mümkün. ABD gemisi iyice çalkantıda kaldı. Acaba bunlar yılana sarılır gibi aynı çatı altında birleşerek bir program halinde iktidar talebiyle karşımıza çıkar mı?

Her açıdan Türkiye’de ABD’nin kuvvetlerini kaybettiği bir süreç yaşıyoruz. Bütün alametler Türkiye’nin devrime gittiğini gösteriyor. Zorlukları paylaştırma dediğimiz süreçte emekçiye zorluklar vadedeceğiz. Milleti zorluklara alıştırmaya çalıştık. Üretim devrimi demek ürettiklerimizin bir kısmını üretime yatırmaktır. Tasarruf kaynaklarıyla üretim yaparak zenginleşebiliriz. CHP-İyi Parti-Saadet Partisi ile Davutoğlu-Babacan mevzisinde çatırdama var. İyi Parti’den istifalar oluyor. En son istifada Tayyip Erdoğan karşıtlığı ile muhalefet yapılamayacağı ortaya çıkıyor. Türk milleti emperyalizmle karşı karşıyla geldikçe, süreç derinleştikçe CHP-İYİP-SP’de ayrışmalar yaratacak. Dolayısıyla BOP sürecinin yeniden oluşması imkansız.