Doğu Perinçek Turhan Özlü'yü anlattı: Çalışkanlığı ile bulunmaz bir insan, fedakarlığı ile bir kahraman!
Vantan Paritisi'nin önderlerinden, Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesine 50 yılını armağan eden Görev Vakfı Kurucusu ve Mütevelli Heyeti Üyesi Turhan Özlü hayatını kaybetti. Özlü'yü Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek anlattı.
Vatan Parisi’nin neferi, Görev Vakfı Kurucusu ve Mütevelli Heyeti Üyesi Turhan Özlü, geçirdiği kalp krizi sonucunda hayatını kaybetti. Ömrünü Türkiye’nin bağımsızlık mücadelesine vakfeden Özlü; çalışkanlığı, azmi, insancıllığı, nezaketi ve her koşul altındaki fedakarlığı ile ardında büyük bir miras bıraktı.
Ulusal Kanal’ın kuruluşunun her aşamasında büyük emeği olan, ‘Soba borusundan füze yapanların lideri’, Vatan Partisi’nin önder kadrosu Özlü’nün vefatı yalnızca Aydınlık hareketinin değil Türk milletinin kaybı oldu. Turhan Özlü’yü yarım asırlık mücadele arkadaşı, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek anlattı.
EMEKÇİ SINIFLARA KENDİ ADAYAN BİR NEFER
Özlü’nün vefatının ardından Ulusal Kanal Ana Haber Bültenine konuk olan Perinçek, 50 yıllık dava arkadaşı için şunları söyledi:
“Turhan Özlü’yü 50 yıla yakındır tanıyorum. Bir can yoldaşı, emekçi davasına bütün hayatını vakfetmiş, Türkiye’nin bağımsızlığına, bütünlüğüne, geleceğine bütün ömrünü vermiş bir arkadaşımızdı. Vatan Partisi’nde en üst düzeylerde görev yaptı. Genel başkan yardımcılığı, İstanbul il başkanlığımızı yaptı. O, 50 yıldır devrimci hareketin, Türkiye’nin emekçi hareketinin, bilimsel sosyalist hareketinin içindeydi. 1970’lerde Mahir Çayan’ın Türkiye Halk Kurtuluş Partisi Cephesi’nde görev yapıyordu. 1975-1976’da Vatan Partisi’ne katıldı. Vatan Partisi’nde çok çeşitli yerlerde görev yaptı. Emekçi sınıfların içinde çalıştı. Alibeyköy Halk Birliği Yöneticiliği yaptı ve şu binanın inşasında çimento taşıyan, taş taşıyan, o altı kat merdivenleri pire gibi çıkan, çalışkan, örnek olan bir arkadaşımızdı. Burada her taşta onun alın teri, emeği vardır. Burada da aynı zamanda genel yayın yönetmenliği görevlerinde de bulundu. Son derece insancıl bir karakter anıtı.
‘ONUN HATIRASI BİLE BİZE BÜYÜK KUVVET VERİYOR’
“Turhan Özlü arkadaşımızın hayatı, her devrimcinin hayatı. Niğde Cezaevi var, onunla beraber Silivri Cezaevi’nde de beraberliğimiz oldu. Orada da onun başı dikliğini gördük, cezaevi koşullarında her zaman iyimser, her zaman umutlu arkadaşımızdı. Her imtihanda her sınavda onun hep iyimser olduğunu ve çeşitli belaları zorlukları iyimser başı dik karşıladığını yaşadık gördük. Onun için onun kaybından çok büyük bir acı duyuyoruz. Ama aynı zamanda onun bize bıraktığı hatıra da bizim için en büyük teselli. Bize örnek olan bir arkadaş. Onu unutmayacağız. Unutmamak bize lazım, ona lazım değil. Çünkü onun hatırası bile bize büyük kuvvet veriyor, büyük azim veriyor ve insani değerler, erdemler onun hatırasında daima bizimle birlikte olacak.
“Güler yüzünü hiç kaybetmedi, karamsar olmadı. Hiç böyle ‘ah vah’ dediğini hatırlamadık. Hep böyle azimli, kararlı, mücadeleciydi. Onun en büyük hatırası, anıt karakteri önünde saygıyla eğiliyorum. Oğlu Hasan, kardeşi Yaşar Özlü’ye ve bütün ailesine saygılarımızı ve baş sağlığı dileklerimizi sunuyoruz.
‘ÇALIŞKANLIĞI İLE BULUNMAZ BİR İNSAN
FEDAKARLIĞI İLE BİR KAHRAMAN’
“Bakın bu binanın inşaatından 60 kamyon moloz çıktı. Ben de bu 60 kamyonu Turhan Özlü’den biliyorum. Bu 60 kamyon molozu taşıyan insanların başındaydı. 50’li yaşlarında, 25-30’lu yaşlarındaki genç arkadaşlarımız o molozları taşırken veya bu çimento çuvallarını merdivenlerden çıkartırken, onların içinde en çalışkan arkadaşların başında geliyordu. Çalışkanlığı ile bulunmaz bir insan, fedakarlığı ile bir kahraman diyebiliriz Turhan Özlü’ye.
“Eşi Gülseren özlü de rahmetli oldu. Gülseren Özlü de banka sektöründe bir emekçi arkadaşımızdı. Onunla hayatlarını birleştirdiler. Gülseren Özlü’yle şimdi beraber koyun koyuna toprağın altında buluşacaklar. Gülseren Özlü’yü de saygıyla anıyoruz. Hasan (Özlü) yeğenimize, sevgi saygılar sunuyoruz.
“Turhan ile ilgili bir hatıramı anlatayım. Bizim evdeydik, bir şey getirecekti birisi. Bizim ev beş katlı, asansör falan yok. Getirdiler aşağıya, telefon açtılar ona vermek için. ‘Tamam, bekleyin’ dedi. Beş kat merdiveni indi, koşarak çıktı. Dedim ‘Turhan ya bu getiren çocuk 20 yaşında arkadaşımız söylesene o getirsin’. ‘Yok dedi 5 kat merdiveni ben çıkacağım’. Oralarda bile kalbi var o beş kat merdivenden fırıl fırıl koşarak inip çıkıyor. 20 yaşındaki arkadaşımıza merdiven çıkartmayan birisi. Onun karakterini çok iyi veren bir şey bu. Her zaman yükün altına girer, omzunu bütün ağırlıkların altına verir. Fedakarlıksa en öndedir her zaman. Tehlike varsa o tehlikeyi göğüsleyenlerin her zaman başındadır.
‘GAZİ OLAYLARINDA DÜŞMAN TURHAN ÖZLÜ’YÜ HESABA KATMAMIŞTI’
“Kritik anlarda da görev insanıdır. Hemen o anın görevini üstlenir. Türkiye’deki meşhur Gazi Olaylarında, kışkırtmaları önleyen liderdir. Kışkırtmalar sırasında hayati tehlikesi olan bir durumda, eline mikrofonu almıştır, o provokatörlere karşı tavır almıştır. Halkı arkasına toplamıştır ve o kışkırtmayı önlemiştir.
“Çok büyük bir olaya dönüşmek üzereydi. Amerika o zaman Türkiye'nin Kuzey Irak’a müdahalesini önlemek için Gazi Olaylarını örgütlemiştir. Binleri, hatta on binleri harekete geçirdiler. Ama düşman Turhan Özlü’yü hesaba katmamıştı. Turhan Özlü vardı ve o olayları cesaretiyle, girişkenliğiyle, kendisine ani görev tanımları yaparak engelledi.
‘ONUN KİTABINDA OLMAZ YOKTUR'
“Bu iş yapılmaz, bu iş olmaz. Hayır, ‘olmaz’ yok. Hayatında olmaz yoktu. Azimle, çalışkanlıkla, gayretle ve planla. Aynı zamanda iyi plancıdır, iyi liderdir. Strateji kurar, yönlendirir, seferber eder. Onun kitabında olmaz yoktur. Olmazları olmaz yapan bir ruha her zaman sahiptir.
HER ŞEYİNİ MÜCADELEYE VERDİ: ÜRYAN GİTTİ
“Kendisine miras kalan evi de o zaman Ulusal Kanal’a bağışladı. Özel çıkar, özel mülkiyet peşinde hiçbir zaman koşmadı. Üryan gitti! Var ya ‘Var şimdi miskin Yunus, uryan olup gir yola, Yüz çukallı gelirse yalıncağı soyamaz’ o da bu dünyadan üryan gitti. Ama evlerini, ailesinden kalan o mülkleri de buraya verdi. Buranın taşından çimentosuna kadar hem emeği ile hem varlığı ile payı olan çok değerli bir arkadaşımızdır.
“Öyle olduğu için de insanlardan bir şey isteyebiliyordu. Kendisi her şeyini verdiği için herhangi bir insana ver dediği zaman, hakikaten kumanda edebilen, onu seferber eden, onu harekete geçiren bir birikime sahipti.
‘ONUN EMANET ETTİĞİ GÖREVLERE SIMSIKI SARILACAĞIZ’
“Onun gecesi gündüzü yok onu söyleyeyim. Türkiye’de bir olay olmuş, haberler olmuş. hemen evinden atlar gelir burada masasına oturur, burayı kumanda eder. Koşar stüdyoya gelir, koşar öbür yere gider. Televizyonu devamlı izler, ufak bir yazım hatası olsa işte KJ’lerde falan hemen koşar onu kendisi düzeltir. Öyle de çok çalışkan atak bir arkadaşımız. Onun emanet ettiği görevlere sımsıkı sarılacağız."