Doğu Perinçek’ten Akşener’e Doğu Türkistan yanıtı: Amerikancı kimliğini itiraf etti

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in Doğu Türkistan yalanlarına yanıt verdi. Akşener'in ABD Büyükelçisi'yle görüşmesinin ardından bu yalanları söylediğini hatırlatan Perinçek, Meral Akşener için yaptığı Gladyo'nun Kraliçesi ünvanının içini doldurduğunu belirtti.

Perinçek'in değerlendirmelerinden öne çıkanlar şöyle:

AKŞENER'İN YALANLARINA YANIT

Bütün caddelerde Uygurca levhalar var. Trendeki anons Uygurca. Üniversite Uygurca. Dört tane Uygurca, Kazakça, Tatarca, Kırgızca yayın yapan televizyon var.

Üniversitelerde Uygurca öğretiliyor. İstediğiniz dükkânda Uygurca konuşuyorsunuz. Divan-ı Lügati't Türk'ün Uygur Türkçesi ve Çince çevirisini kendim satın aldım.

Meral Akşener ABD Büyükelçisi'yle konuşuyor arkasından bu yalanları ortaya koyuyor.

Uygurlar bir hata yaptılar, Arap harflerine geçtiler. Sonradan da pişman oldular. Kamplar onların öyle söyledikleri gibi değil.

Uygurların ekonomileri Çin'de en hızlı gelişen ekonomi. Çin'in devlet bütçesinin 5'te 1'i özerk bölgelere ayrılıyor. Camiler açık. Her gittiğimde camilere gittim.

(Akşener'in açıklamaları) İnşallah demek orada yasakmış. Bu kadar hayasızlık olabilir.

Meral Akşener apaçık Amerikancı. Her şeyiyle Amerikancı. MHP'den bir grup vatanseveri kopardıkları zaman Gladyo'nun Kraliçesi ünvanından söz etmiştim onun içini dolduruyor.

AKŞENER GİBİ AMERİKAN MEMURELERİ AMERİKAN YALANLARINI TEKRARLIYOR

Meral Akşener gibi Amerikan memureleri Amerikan yalanlarını papağan gibi tekrarlıyorlar.

Akşener kendi kimliğini itiraf etti. 90'lı yıllarda içişleri bakanlığında FETÖ görevliliği yapmıştı. FETÖ adına orduya kulaklar yerleştirdi. FETÖ istihbaratçılarını emniyet istihbaratının başına yerleştirdi.”

Dünyada en çok Türkçe Roman çevirisi Uygur Bölgesi'nde yapılıyor.

TÜRK MİLLİYETÇİSİ TEHDİDİN NEREDEN GELDİĞİNİ SAPTAR

AK Parti ve MHP Türkiye'ye yönelik emperyalist tehditleri savuşturmaya çalışan bir konumdalar. Öyle olunca da Rusya'ya ve Çin'e karşı dostane tutum izliyorlar. Türk milliyetçiliğinin şartı.

Bir Türk milliyetçisi tehdidin nereden geldiğini saptar. Buna karşı ittifak birikimimiz var. Milliyetçilik akılcılıktır.Akılcı olan milliyetçi AK Parti'yle MHP'nin tutumu da böyle. BM'de buna aykırı bir anlaşmaya imza attılar. Büyük güvensizlik yarattı.

USMER'İN TÜRK DÜNYASI SEMPOZYUMU

USMER’in Türk Dünyası Sempozyumu) Çok verimli, çok kaliteli oldu. Ulusal Strateji Merkezi’ni Türk dünyasının dil birikimini birleştirdiği için kutluyorum. KKTC ile Kırım Cumhuriyeti aynı sempozyumda bir araya gelmiş oldu.

UYUŞTURUCUYA KARŞI MÜCADELE

CKD'nin iki önemli mücadelesi var. Üretici kadınları birleştiriyor. Diğeri de 85 milyonu ve bütün dünyayı ilgilendiren uyuşturucuya karşı mücadele. Uyuşturucuya Karşı Anneler Hareketi başarıyla devam ediyor.

Bu konuyu da Şule Perinçek MEB Şurası'na getirdi ve atölye çalışmalarında. Genel Kurul'da bu kararlar arasında olmadığını görünce Milli Eğitim Bakanı'nın desteğiyle karar tekrar alındı.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN ÜRETİM MERKEZLİ KALKINMAYI KAST EDİYOR

(Ekonomide Çin Modeli tartışmaları) Çin Modeli üretim modelidir. Üretmeyi hedefleyen modeldir.

Kapitalist gelişme ve milli demokratik kalkınmalar üreticinin bir kısmının yatırıma ayrılmasıyla oldu.

Sosyalist olan ve milli demokratik kalkınmada olan nedir, toplumun bütününün ihtiyaçlarına göre yaparsınız. İkincisi paylaşımda kapitalizmden farklı bir model uygularsınız.

Bütün kalkınmalar emekçilerin ürettiklerinden yatırım ayrılan paylarla mümkün olur. Kaldı ki Çin Halk Cumhuriyeti tasarrufa büyük bir pay ayırdı. Bunu 1920'lerde ve 1930'larda Türkiye Cumhuriyeti yaptı.

Sayın Cumhurbaşkanı Çin modeli derken üretim merkezli kalkınmayı kast ediyor.

Çin modeli, Güney Kore modeli gibi kavramların dayandığı yer şudur: Tasarruf, üretim, yatırım, istihdam. Bütün kalkınmaların hareket noktası çalışmayı artırmak ve o çalışmayı gittikçe daha verimli şekilde uygulamak.

İHRACAT ODAKLI EKONOMİ VE ÜRETİM ODAKLI EKONOMİ FARKLI KAVRAMLAR

AK Parti bu odağa ihracat odağını da ekliyor. İhracat odaklı ekonomiyle üretim odaklı ekonomi farklı kavramlar.İhracat odaklı ekonomi ithalatı büyüten bir ekonomiye dönüştü. Onun için Türkiye borç batağına düştü. Biz diyoruz ki ihracata değil üretime kafayı takalım. İhracatın içindeki ithalat payı yüzde 70.

Maliyet enflasyonundan korkmayalım. IMF bizi Kayseri'de üretmeyelim diye korkutuyor. Biz bir süre maliyetlerin orada yüksek olmasını göze alacağız. Gerekirse onlara teşvikler vererek dünyayla rekabete yönlendirebiliriz.