Doğu Perinçek'ten 'yeni anayasa' açıklaması

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek dün Ulusal Kanal'da gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. 2007-2012 yıllarında Batı’nın dayattığı Bölücü-Liberal Anayasa girişiminin canlanamayacağını söyleyen Perinçek "O Anayasa, 2020 yılı Ocak-Mayıs aylarında CHP-İyi Parti-HDP-Saadet Partisi ortaklığıyla İbrahim Kaboğlu başkanlığında yeniden kotarılmıştı. Türk milletinin kabul etmediği “Sivil Anayasa” bir kez daha denenemez. “Sivil Anayasa”, susuz deniz gibi bilim dışı bir kavramdır." ifadelerini kullandı.

Yeni bir anayasayı ancak kurucu meclisin yapabileceğinin altını çizen Perinçek "Bugünkü Millet Meclisi’nde Anayasa değişikliği için üçte iki çoğunluk koşulları yok. Erken seçimle kurulacak Kurucu Meclis’te de üçte iki çoğunluk koşulları kuşkulu." dedi.

"Yeni Anayasa, 2014 sonrası Vatan Savaşı sürecinin ve önümüzdeki Üretim Devrimi gündeminin Millî Devrimci Anayasası olabilir. 'İkinci İstiklâl Savaşı' koşullarında Yeni Anayasa, ancak Türk Devriminin Anayasa mirası temelinde oluşturulabilir." diyen Perinçek "Vatan Partisi, bu anlayışla Türkiyemiz için Millî Devrimci Anayasa önerisini hazırlamış ve TBMM Başkanı Sayın Cemil Çiçek ile TBMM Anayasa Komisyonu Başkanlığına sunmuştur. Bu önerimiz ayrıca kitap halinde basılarak kamuoyunun değerlendirmesine de sunulmuştur. Cumhurbaşkanımız Sayın Tayyip Erdoğan da, AK Parti MYK’da “siyasette devrimci bir çizgi” izlediklerini onaylayarak, Türkiye’nin sorunlarının çözüm yolunu saptamış bulunmaktadır." ifadelerini kullandı.

Perinçek şöyle devam etti:

"Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Batıdan bize dayatılan ve içinde bağımsızlık esası bulunmayan “Demokratik laik sosyal hukuk devleti” formülüne dayandırılamaz. Türkiyemizin iki yüzyıllık Anayasa geleneğinin esasını Büyük Devrimci Önderimiz Atatürk, 1937 yılında Anayasamızın 2. Maddesine yazdırmıştır: 'Türkiye devleti Cumhuriyetçi, Milliyetçi, Halkçı, Devletçi, Laik ve Devrimcidir.'

Doğu Akdeniz’den gelen ciddî tehditlerin bulunduğu ve Üretim Ekonomisi inşasının yakıcı görev olduğu koşullarda, Türkiye’nin önüne Anayasa gündemi koymak yerinde değildir."