Yandex
30 Mart 2025 Pazar
İstanbul 13°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Doğum izni alan eczacının maaşından kesinti yapılıyor

SGK da çalışan eczacı kadınlar doğum ya da emzirme izni kullandıklarında maaşlarının önemli bir yüzdesini oluşturan ‘ek ödeme’ kesiliyor. Söz konusu kurumda çalışan 800 dolayındaki eczacının büyük bölümü kadın. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunda çalışan eczacıların da benzer sorunları var

Doğum izni alan eczacının maaşından kesinti yapılıyor

Hükümet, doğurganlığın düşüşüne önlem olarak doğum ve emzirme izinlerinin artırılması için çalışma yürütürken, uygulamada belli kesimlerin mevcut haklardan bile yararlandırılmadığı ortaya çıktı. Sosyal Güvenlik Kurumunda çalışan eczacı kadınlar doğum ya da emzirme izni kullandıklarında maaşlarının önemli bir yüzdesini oluşturan ‘ek ödeme’ kesiliyor. Maaşlardan yapılan aylık kesinti, çalışanın derecesine ve kademesine göre 50-60 bin lirayı bulabiliyor.

Söz konusu kurumda çalışan 800 dolayındaki eczacının büyük bölümünün kadın olduğunu da belirtelim.

Sadece doğum ve emzirme izinlerinde değil, yıllık izinlerin 12 günü, hastalık izinlerinin yedi günü aşması durumunda da Sosyal Güvenlik Kurumunda çalışan eczacılara ‘ek ödeme’ yapılmıyor. Oysa yıllık izin hakkı, söz konusu kurumda bir ay. İzin hakkının tamamını kullanan bir eczacı, izin süresinin sadece 12 gününde tam maaş alabiliyor, kalan 18 günün maaşı kesintiye uğruyor.

Kanser gibi uzun süreli tedavi gerektiren hastalıklarda da aynı kesinti yapılıyor. Ancak bu durumda hasta bir ‘hakem hastane’ye başvurup heyet raporu alırsa, kesintiler daha sonra kendisine iade ediliyor. Aydınlık’a konuşan bir eczacı “Potansiyel bir suçlu gibi muamele görüyoruz.” dedi.

Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumunda çalışan eczacıların da benzer sorunları yaşadıkları belirtiliyor. Sağlık Bakanlığı ve hastanelerde ise ek ödeme döner sermaye bütçesinden yapıldığı için, eczacıların kullandıkları izinlerin gelirlerine olumsuz bir yansıması olmuyor. Ancak Sağlık Bakanlığına bağlı hastanelerde çalışan hastane eczacıları, teşvik ödemeleri ve döner sermaye katsayıları güncellendiğinden beri maaş skalasında çok geride kaldılar. Bu da diğer kurumlarda çalışan eczacılara göre oldukça düşük maaş almalarına neden oluyor. Ayrıca hastanelerde klinik araştırma ilaçlarının depolanması, takibi ve hazırlanmasında eczacılar aktif rol almalarına rağmen klinik araştırmalar için ayrılan ödeneklerden yararlanamıyorlar. Bu da hastane eczacılarının gelirlerinde kayba neden oluyor.

2023’TEN BERİ SORUN DEVAM EDİYOR

2023 tarihli Sosyal Güvenlik Kurumu Personeline Yapılacak Ek Ödemenin Usul ve Esasları’nda ek ödemenin, personele fiilen görev yaptığı sürece verilebileceği, “yılda toplam 12 günü geçmeyen yıllık izin” süresi ve “yılda yedi günü geçmeyen kısa süreli hastalık rapor” süresi dışında kesinti yapılacağı ifade ediliyor.

Yedi günden sonra ek ödeme kesintisi yapılmaması için hastaneden heyet raporu alınması gerekiyor. Eczacılar görevlendirmeyle bile olsa kongre, konferans gibi etkinliklere yılda en fazla iki defa katılabiliyor ve bu izinlerde süre 10 günü geçerse yine eczacılardan ek ödeme kesintisi yapılıyor.

Kamuda çalışan eczacıların hak kaybı bununla da kalmıyor.

EK ÖDEME ORANINDA DA ECZACININ HAKKI YENİYOR

Sorunun asıl kaynağı, sağlık sektöründe “ek ödemelerin” maaşın büyük bölümünü oluşturması.

2022 yılında Sağlık Bakanlığı bünyesinde klinik alanda (muayene, tetkik, tahlil, tedavi, operasyon vb.) hizmet vermekte olan hekimlerin özlük haklarında yapılan iyileştirmelerin ardından, 2023 yılında Sağlık Bakanlığı dışındaki kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan hekimlerin özlük haklarının da iyileştirilmesi amacıyla bir düzenleme yapıldı. O düzenlemeyle hekimlerle diş hekimlerinin ek ödeme oranları iyileştirildi. Söz konusu düzenlemede eczacılara yer verilmedi. Uzman diş hekimi ek ödeme oranında yüzde 92, uzman hekim ek ödeme oranında yüzde 47,69 oranında, diş hekimi ek ödeme oranında yüzde 41 ve hekim ek ödeme oranında yüzde 37,27 iyileştirme yapıldı, eczacıların ek ödeme oranındaki iyileştirme ise sadece yüzde 15’te kaldı. Teşvik ödemeleri ve döner sermaye katsayıları güncellendiğinden beri hastane eczacıları maaş skalasında çok geride kaldı diğer kurumlar ile aradaki fark, gün geçtikçe uçurum haline geldi.

Öte yandan hastanelerdeki klinik araştırma ilaçlarının depolanması, takibi ve hazırlanmasında aktif olarak rol alan eczacılar bu işten dolayı hiçbir ödeme almıyor, klinik araştırmalar için ayrılan ödenek ve bütçeler üzerinde eczacılara bir hak tanınmıyor.

EMEKLİLİĞİ DE ETKİLİYOR

Ek ödemelerde eczacıların uğradığı haksızlık, onların emekliliğini de etkiliyor. 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu’nun 84. maddesiyle, emeklilikte maaşlarının makul düzeylerde kalabilmesi için hekimlere ve diş hekimlerine ek puan verilmişti. Eczacılar ek puandan da mahrum bırakıldı.

Eczacıların bütün bu hak kayıplarıyla ilgili açtıkları dava devam ediyor.

Eczacılar fiyat artışlarında artık kayba uğramayacak

Sağlık Bakanlığının yaptığı düzenlemeyle, ilaç fiyatlarında kur güncellemelerine bağlı olarak yaşanan artışlar eczacıların kâr oranlarına da yansıtılacak. Böylece, eczacıların gelir kaybına uğramasının önüne bir nebze de olsa geçilecek. Eczacılar mevcut koşullarda zor durumda olmakla birlikte, bundan sonra yeni bir zam gelirse durumlarının daha da kötüleşmeyeceğini belirttiler.

Yeni düzenlemeye ilişkin yapılan açıklamada, ilaç fiyatlarının dönemsel avro kuru değişikliğine bağlı olarak ve ‘Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılması Hakkında Tebliğ’e göre her yıl güncellendiği anımsatıldı. Söz konusu güncellemenin, bir önceki yılın ortalama avro değerinin belirli bir yüzdesi esas alınarak yapıldığı kaydedilen açıklamada, güncel değerin, diğer ülkelerde olduğu gibi bütçe disiplini çerçevesinde belirlendiği, düzenlemenin sadece beşeri imal ürünlerini değil, ithal ilaçları da kapsadığı ifade edildi.

Mevcut düzenlemeye göre ilaç zammı yapıldığı zaman eczane kâr baremleri sabit kalıyor, birçok ilaç zam sonucu üst bareme geçtiği için düşük kârlılık oranıyla satılıyordu. Eczacıların kârlılık dilimleri, birinci kademedeki (328 liraya kadar) ilaçlar için yüzde 28, ikinci kademedeki (328-657 lira arası) ilaçlar için yüzde 18, üçüncü kademedeki (657 lira üstü) ilaçlar için yüzde 13 olarak uygulanıyor. Zam geldikçe eczacının kâr baremi düşüyordu. Örneğin depo fiyatı 600 lira olan bir ilaçta eczacının kârı 108 lira iken, o ilaca zam gelip fiyatı 700 lira olduğunda eczacının kârı yüzde 13’ten hesaplanıyor ve 91 liraya düşüyordu.

Bundan sonra eczacıların kârlılık baremleri, her kur güncellemesi döneminde yeniden belirlenecek; eczacıların kârlarına esas ilaç fiyat baremleri de ilaç fiyatlarına gelen güncelleme oranında yükselecek. Eczacılar, ilaç fiyat artışlarından aynı oranda yararlanacak ve kâr oranlarının aynı ölçüde artmamasından kaynaklanan gelir kayıplarının önüne geçilecek.

Eczacı Doğum