22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 12°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Dolandırıcılar insanları nasıl ağına düşürüyor?

Habertürk yazarı Prof. Dr. Kürşat Zorlu, 132 bin kişiyi dolandırıp 1 milyar TL ile yurt dışına kaçan Mehmet Aydın’ın insanları nasıl ağına düşürdüğünü anlattı.

Dolandırıcılar insanları nasıl ağına düşürüyor?
A+ A-

Prof. Dr. Kürşad Zorlu, 1 milyar liralık vurgun yapan Mehmet Aydın’ın binlerce kişiyi nasıl ağına düşürdüğünü bir akademik çalışma ile anlattı. Zorlu, birbirine bağlı birçok nedeni tek tek sıraladı.

Zorlu'nun kaleme aldığı ilgili yazı şöyle;

Tosuncuk” diye bilinen şahıs, binlerce kişiyi dolandırdıktan sonra teslim oldu. Oldu olmasına da beraberinde yeni sorularla geldi. Bunca zaman geçmesine rağmen neden geri döndü? Gerçekten daralan çemberin meydana getirdiği bir zorunluluk mu yoksa hukuken hedeflediği bir neticeyi elde etmek için mi?

Bunu önümüzdeki günlerde daha iyi göreceğiz. Resmi mağdur sayısı giderek artarken hukuki süreç devam ediyor.

Ancak şu var ki yakın geçmişin en büyük dolandırıcılık vakasının ardındaki sebepler üzerinde ciddiyetle durulmalı. Yaklaşık 132 bin kişi nasıl böyle bir maceraya sürüklendi ve 1 milyar TL’den fazla parayı hangi saiklerle yatırabildiler? Bu neticeyi getiren sebepler sadece köşeyi dönme ya da kolay yoldan para kazanma ile açıklanabilir mi?

Benim en çok kaygılandığım husus ülkedeki sosyo-ekonomik problemlere dayalı olarak pek çok insanın her an bu tür dolandırıcılarla karşılaşabilecek olması...

O halde böyle olayları engellemek istiyorsak meselenin bireysel, toplumsal ve sistemden kaynaklanan sebepleri etraflıca konuşulmalıdır.

Hafta başında bu konu gündeme geldiğinde mağdurlara yönelik bir saha çalışması yapılıp yapılmadığına baktım. 2018 yılında yayınlanmış bir bilimsel makaleye rastladım. Çalışmada Çiftlik Bank vakasında dolandırılan 456 mağdurdan toplanan bilgiler analiz edilmiş. (Keskin, S. “İnsanların Dolandırıcılara Kanma Nedenlerinin Analizi: Çiftlik Bank Örneği”) İlgili kişilere önce bu amaçla kurulan sosyal medya gruplarından ulaşılmaya çalışılmış; ardından sosyal medya hesaplarından doğrudan iletişime geçilmiş. 725 mağdura hazırlanan anket formu geri göndermiş ancak 456’sı değerlendirmeye alınmış. O tarihe göre az bir örneklem sayılmaz.

Analiz sonucunda mağdurların bu düzeneğe girme ya da kanma sebepleri 4 temel faktör altında toplanmış. Duygusal karar verme, acil finansman ihtiyacı, kişisel eksiklikler ve dış faktörler. Bu faktörler de kendi içerisinde alt sebeplere ayrılmış. En etkili sebepten başlayarak bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz.

Dolandırıcının güvenilir gözükmesi,
Arkadaş/ünlü kişilerin önerisi,
Aşırı özgüven
Acil para ihtiyacı
Yüksek getiri beklentisi
Balık hafızası
Eğitim eksikliği
Hukuki boşluklar
Devletin geç önlem alması
Medyanın yanlış bilgilendirmesi

Bu başlıklar aslında bundan sonra neler yapılması ya da yapılmaması gerektiğine yönelik ipuçları sunmaktadır. İlk sırada gördüğüm birkaç adıma dikkat çekmek gerekirse, özellikle hukuki düzenlemeler ivedilikle yapılmalı ve TBMM bu konuyu gündemine almalıdır. Milli Eğitim, bu farkındalığı oluşturmaya yönelik müfredat düzenlemesini yeni döneme yetiştirmelidir. Ve İnsanların karar süreçlerini etkileyen geleneksel ve sosyal medyada benzer konulara yönelik haber ve programlar sürekli mercek altına alınmalıdır.

Tosuncuk Prof. Dr. Kürşad Zorlu çiftlikbank Mehmet Aydın