Dövizdeki artış yerli üretimi cazip hale getiriyor
Türkiye Deri Konfeksiyoncuları Derneği (TDKD) Başkanı Gürkan Gözmen ve TDKD Başkan Vekili Serdar Yavuz, Antalya'da derneğin düzenlediği fuarda sorularımızı yanıtladı. Sektörde yerlilik oranının yüzde 70'ler seviyesinde olduğunu anlatan TDKD Yöneticileri, “Kalan yüzde 30'luk kısım da yardımcı malzemeler. Kurdaki artışla birlikte iç piyasada bu yardımcı malzemelerin üretilmeye başlayacağını düşünüyoruz. Bu konuda altyapımız var ama yatırım yapılmıyordu. Çünkü dışarıdan almak ucuzdu. Burada büyük bir teknolojiye de ihtiyaç yok. Önceden 10 milyon adetle amorti edilebilecek yatırım fiyatlar artınca 3-4 ile edilebilir hale geldi. Bu anlamda çok ciddi bir yönelim olacak.” bilgisini verdiler.
ODALAR DESTEK VERMİYOR
Pandemi koşullarında yaz ayında yaptıkları fuar sayesinde alınan siparişlerin deri sektörünü adeta kurtardığını kaydeden Gürkan Gözmen, “Her türlü ortamda biz sektör olarak Rusya ile krizlerde dahi bunu yaptık. Pandemide de yaptık. Biz gidip 60 firmaya ulaştığımızda onlar on ayrı müşteriye ulaşınca en az 600 müşterilik bir iş hacmi oluyor. Fiyatlar anlamında şu anda tedarik edilen emtiadaki fiyat artışından dolayı fuardaki hacim 50 milyon dolardan 65 milyon dolara çıkacak. Yılda iki kez fuar yapıyoruz 130 milyon dolar kazanç sağlıyoruz. Ancak yeterli desteği göremiyoruz İstanbul Sanayi Odası ve İstanbul Ticaret Odası'ndan destek alamadık, talep etmemize rağmen. Ticaret Odası'nın mazereti; fuarı İstanbul'da yapmamamız. Oysa hepimiz bu odalara aidat ödüyoruz, ihracatlarımız buradan geçiyor, kendi komitemizin parasını bile vermediler.” ifadelerini kullandı.
HEDEF 400 MİLYON DOLAR
Deri konfeksiyon özelinde bu yıl 220 milyon dolarlık bir ihracat geliri sağlanmasını beklediklerini kaydeden Gözmen, “Emtia fiyatları kaynaklı yüzde 30, sektörün çalışmaları kaynaklı da yüzde 20 olmak üzere 2022'de ihracatı 350-370 milyon dolar seviyelerine çıkaracağımızı düşünüyoruz. Rusya'dan büyük talep var. Oraya Türk markası ile ürün satıyoruz. Markalı ihracat olduğu için bizim için çok önemli. Güney Kore ise fason istediği için bize uygun değil. Avrupa'dan ciddi bir talep bekliyoruz. İhracat pazarlarındaki payımız yüzde 5 bunu yüzde 10'a çıkarmaya çalışıyoruz. Kilogram fiyatını 200 dolara çıkarmaya çalışıyoruz. Şu aşamada 50 ülkeye ihracat yapıyoruz.” diye konuştu.
YÜZDE 300 FİYAT ARTIŞI VAR
“Burada yaptığımız iş hiçbir değerle çevrilemez bu. Sektör mensubuna iş temin etmeye çalışıyoruz.” ifadelerini kullanan TDKD Başkanı Gözmen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Genel ham maddenin yüzde 70'i kendimizin. Yüzde 30 dış kaynaklı olduğu için tedarik sıkıntısı çok çekmedik. Tabakhaneci arkadaşlar da orada destek oldular. Ellerinden geleni yaptılar. Şu anki stoklar bizi ne kadar götürür? Fiyat farkı ile tolere edebiliyoruz ama dolar bazında yüzde 300 fiyat artışı olan kimyasallar var.”
SADECE BİRLİK DESTEĞİ İLE OLMAZ
Fuarda sohbet ettiğimiz İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) Başkanı Mustafa Şenocak da, TDKD'nin düzenlediği fuara birlik olarak bütçeleri çerçevesinde destek verdiklerini ancak bunun yeterli olmadığını kaydetti. “Sadece birlik desteği ile olmaz.” diyen Şenocak, “Devlet desteğinin olması şart. Ben Ticaret Bakanlığı'na da aktardım. Onlar destek verirse, butik fuarların önünü alamayız diye bakıyor ama belli şartlar var onlar esnetilebilir. Biz diyoruz ki yabancı ziyaretçi şartında sayıyı yükseltin, metrekareyi düşürün. Butik fuarların da desteklenmesi lazım. Moskova'ya destek veriliyor buraya da verilmeli. Burada dönen ciroya bakmak lazım.” ifadelerini kullandı.
'ÜTÜCÜ, ÇAYCI BULAMIYORUZ'
TDKD Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ali Dinç, sektörde yaşanan çalışan sıkıntısına dikkat çekti. “Çırak, ütücü, çaycı bulamıyoruz.” diyen Dinç, bu anlamda Suriyeli sığınmacılara yönelik düzenlemelerin yapılmasının faydalı olacağını aktardı. Dinç, şunları söyledi: “Suriyeliler geliyor, ikamet izni var çalışma izni yok. Çalışma izni verilirse bu insanlar istihdama katılır. Öte yandan Uzakdoğu kaynaklı tedarik sorunu bize bir şans oldu ama onu iyi değerlendirmemiz için planlı programlı bir takım işlerin yapılması lazım. Kapasite artışı için ara elemana ihtiyaç var. Hem çalışan insanın vukuatı da olmaz.”
