Düşmanları bile saygı duyuyordu! Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa'nın Rus Çarı'yla o konuşması
1877-1878 tarihinde yaşanan ve 93 harbi olarak bilinen Osmanlı-Rus Savaşı'nda 145 günlük direnişiyle Türk ve dünya harp tarihine geçen Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa'ya düşmanları bile saygı göstermişti. İşte Gazi Osman Paşa'nın Rus Çarı II.Aleksandr'la yaptığı o konuşma
Türk tarihine Plevne kahramanı olarak geçen ve "Plevne" marşında, "Şanı büyük Osman Paşa, Plevne'den çıkmam diyor" dizesiyle anılan Gazi Osman Paşa, 5 Nisan 1900'de 68 yaşında hayatını kaybetti. Düşmanları tarafından bile saygı duyulan Gazi Osman Paşa, Rus İmparatoru II. Aleksandr ile de konuşmuştur. İşte Plevne kahramanı Gazi Osman Paşa'nın 145 günlük direnişi ve Rus Çarı'yla diyaloğu.
PLEVNE KAHRAMANI GAZİ OSMAN PAŞA
Türk ve dünya savaş tarihine geçen Plevne savunmasının komutanı olan Gazi Osman Paşa, 93 Harbi olarak da bilinen 1877-1878 Osmanlı Rus Savaşı'nda görev alan komutanlardan birisiydi. 145 gün boyunca Plevne'yi savunan Gazi Osman Paşa, en sonunda huruç harekatı yapmak zorunda kaldı ve harekat sırasında yaralanarak esir düştü. Ancak düşmanlar o kadar saygı duydular ki Osman Paşa'nın kılıcını almadılar. Daha sonra Saray'da görevlendirilecek ve hatta II.Abdülhamit'in kızlarını oğullarıyla evlendirecek kadar sevdiği Gazi Osman Paşa, dünya savaş tarihine geçecek bir direniş örneği gösterdi.
PLEVNE NASIL BİR YER?
Albay Talat'ın 1880 yılında yazdığı Plevne Savunması kitapta yer alan bilgilere göre Plevne bulunduğu konum itibariyle stratejik öneme sahipti. Kendisi de savaşa bizzat katılan isimlerden birisi olan Mahmut Talat Bey, Plevne için "Plevne" takriben 45 derece enlemde olup kuzey yarım kürededir. Büyük Balkan silsilesinin kuzeyinden çıkarak Tuna nehrine karışan ve Tuna'nın sağ yönündeki bölge arasında bulunan verimli ve mahsuldar bir arazinin ortasında bulunan bir kasabadır. Plevne savunma yönünden hiçbir değeri olmayan açık bir kasaba ise de, stratejik bir öneme sahiptir. Çünkü Plevne büyük ulaşım yollarının birleştiği noktadadır." tanımını yapar.
GAZİ OSMAN PAŞA'NIN 145 GÜNLÜK DİRENİŞİ
Birçok kez harekat izni almaya çalışsa da Gazi Osman Paşa bu girişimlerinde başarılı olamaz. En son Seraskeri atlayarak padişah II.Abdülhamit'e teklifini sunar ve 20 Temmuz'da Plevne'ye varır. Ancak Ruslar çoktan geri hatlara sızmayı başarmıştır. Kuşatma altında kalan Osman Nuri Paşa, 145 gün Rus taarruzuna direnir. En son huruç harekatı yapmak zorunda kalır ve yaralandıktan sonra Ruslara esir düşer.
GAZİ OSMAN PAŞA'NIN RUS ÇARI'YLA KONUŞMASI
Gazi Osman Paşa esir düştükten sonra İmparator II.Aleksandr'ın huzuruna çıkarılır. Talat Bey'in kitabında yer alan bilgilere göre 150 kadar subay Gazi Osman Paşa geldiğinde "Bravo Osman" diyerek bağırır. Rus İmparatoru'nun bulunduğu odaya girildiğinde de tercüman aracılığıyla Gazi Osman Paşa ile Rus Çarı II.Aleksandr arasında şu diyalog geçer:
Tercüman: İmparatorumuz soruyorlar! Nereye gidiyordunuz! Bilmiyormuydunuz ki, Rus askeriyle kuşatım altındaydınız?
Konuşmada şu soruya ve nezakete dikkat olunsun!
Gazi Osman Paşa : Biliyordum. Fakat, tutabildiğim yere gitmek üzere askerinizi yarıp çıkacaktım.
Soru : Neden silâhlarınızı bırakmadınız?
Cevap : Devletim bana düşmanı gördüğün anda silâhlarınızı bırakın demedi! Kavga için gönderdi. Bazı durumlarda düşman çok olduğu halde yine kazanılıyor. Nitekim bizim sizinle olan muharebelerimiz gibi!
İmparator : Bravo! Senin gibi bir komutanın kılıcı alınmaz. Burada ve Rusya'da kılıcını taşı. Rusya'da bir Rus Müşiri gibi kabul olunacaksınız.
Gazi Paşa selâmlayarak geri döndü. Avluya inildiği vakit gerek Rus ve gerek Romen subayları "Bravo” diyerek hepsi ellerinde bulunan birer demet çimşir ve manandayı Gazi Osman Paşa'ya takdim ettiler. Müşir Paşa yanında bulunan Hasip Bey'e bu demetlerin alınmasını ve bunlara nezaket gösterilmesini emrettiler. Emirleri derhal yerine getirildi. Daha sonra Boğut'a gidildi.