21 Kasım 2024 Perşembe
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İlaçta kur sistemi çöktü

TEİS Genel Başkanı Eczacı Nurten Saydan, avro kuru nedeniyle, yurt dışından özellikle yeni molekül ilaçların gelmesinin artık hayal olduğunu söyledi. Dört ilaç işveren örgütü de Bakan Koca’ya mektup yazdı.

Eczacılar ve İlaç İşverenleri Avro Kurunun Etkilerini Gündeme Taşıdı

İlaç sıkıntısı büyüyor, yetkililer sessiz. İlaç işverenlerinin 4 Temmuz tarihli resmi bir mektupla, Bakanlık’tan görüşme talebinde bulunduğu öğrenildi. Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan da bir açıklama yaparak “İlaçta avro kuruna bağlılık kalkmalı” dedi. Saydan, yazılı açıklamasında “Ülkemizdeki ‘ilaç sorunu’ tahammül boyutlarını aştı” ifadesini kullandı. Saydan, önceki günkü açıklamasında şu satırlara yer verdi:

“İlaç firmaları son derece profesyonel çalışan, istatistiksel verilere ve günün koşulları ile entegre olarak üretim yapan ticari kuruluşlardır. Nüfusu, yaşanan kontrolsüz göç akınıyla 90 milyonu bulan bir ülke için dünyadaki her ilaç firması ilaç üretmek, ilaç göndermek ve satmak ister. Kazanç amacı ile kurulmuş ilaç firmaları için bunun aksi asla düşünülemez, ama ülkemizde üretilen ilaçlar bile yeterli seviyede iç pazara sürülmüyor. Aynı sorun ithal ilaçlarda da yaşanıyor. Avro kuru nedeniyle yurt dışından ilaç gelmesi ve özellikle yeni molekül ilaçların gelmesi artık hayal gibi görünüyor.”

GÜNCEL PİYASA KURUNUN YÜZDE 38’İNE GERİLEDİ

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya gönderilen mektubun altında dört ilaç işveren örgütünün yönetim kurulu başkanlarının imzası var: İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası (İEİS) YK Başkanı Nezih Barut, Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD) YK Başkanı Mete Hüsemoğlu, Sağlık Ürünleri Derneği (SURDER) YK Başkanı Kazım Dinç, Türkiye İlaç Sanayi Derneği (TİSD) YK Başkanı Hasan Ulusoy. Başvuruda avro kurundaki yükselişe dikkat çekildi. İlaç fiyatlamasına esas alınan avro kurunun, 10,7 düzeyine yükseltildiği Aralık 2022 tarihinde dahi güncel piyasa kurunun yüzde 54’üne denk geldiğine dikkat çekilen mektupta, son haftalarda TL’deki değer kaybı nedeniyle yüzde 38’ine gerilediği belirtildi. Avro değerinin “acil olarak ve makul bir düzeyde güncellenmesi” ihtiyacının vurgulandığı mektupta, önümüzdeki hafta için randevu talep edildi.

TAHAMMÜL BOYUTLARINI AŞTI

TEİS Genel Başkanı Ecz. Nurten Saydan’ın açıklamasında, ilacın ham maddesinden ambalajına kadar birçok girdisinin, ülkemize döviz ile geldiği için özellikle son yıllarda bulunamayan ilaçların sayılarının giderek arttığı anımsatıldı. “İlaç sorunu tahammül boyutlarını aştı” ifadesinin kullanıldığı açıklamada, bunun en büyük sebebinin, ilaçtaki avro kuru ile reel kur arasındaki uçurumun giderek büyümesi olduğu belirtildi. Nurten Saydan açıklamasında şu satırlara yer verdi:

REEL İLAÇ KURUNUN ÜÇ KATINA ULAŞTI

“20 yıldır yaşanmayan ilaç sorununun özellikle son 3 yıldır yoğun bir şekilde yaşanmasının asıl sebebi, 2009 yılında yani 14 yıl önce ilaç avro kurunun reel kurdan ayrılmasıyla başladı. 2009 yılında ilaç avro kuru 1,9595 ve reel avro kuru ise 2,1181 idi. Yani ilaç avro kuru, değerinin yaklaşık olarak yüzde 7 altında belirlenmişti. Ancak, günümüzde ilaç avro kuru 10,77 lira, reel avro kuru ise 5 Temmuz itibariyle 28,39 lira olmuş durumdadır.

“Geçen 14 yıllık sürede bu fark yaklaşık reel ilaç kurunun nerede ise üç katına ulaştı. Özetle önden koşan reel kurun hızına ilaç kuru artık ayak uyduramıyor. İlaç üretimi ve ithalatı için asla telafi edilemeyecek bu fark, yaşanan ve son zamanlarda vatandaşın ismini ‘ilaç kıtlığı’ koyduğu büyük sorunun en büyük sebebidir.”

GÜNÜ KURTARMAKLA OLMAZ

Saydan, “İlaç öyle bir üründür ki: arandığı zaman bulunması, bulunduğu zamanda ulaşılabilir olması gerekir. Bulunamayan ilaç en pahalı ilaçtır” diyerek şöyle devam etti:

“Son üç seneye kadar ülkemizdeki ilaç fiyatlarını kontrol edebilen bu sistem artık çalışmıyor. Çünkü 14 yılda avro/TRY değeri ortalama yüzde bin 215 oranında artmıştır. Bu 14 yıllık sistem, günümüz ekonomik koşullarında çözümsüz hale gelmiş ve artık vatandaşlarımızın ilaçlara ulaşmasını engellemektedir. Artık yeni bir çözüm yolu bulmak zorundayız. Gelişmeleri ve sıkıntıları eczane eczacılarının sendikası TEİS olarak endişe ve şaşkınlıkla izliyoruz. Sağlık otoritemiz sorunu düzeltmek yerine günü kurtarmaya çalıştığı için hiçbir çözüm üretilememiş oluyor.”

TOPLUM SAĞLIĞINI TEHDİT EDİYOR

Nurten Saydan, açıklamasında toplum sağlığının tehdit altında olduğunu vurguladı: “İlaçların bulunamıyor olması insan ve toplum sağlığı için ciddi bir sorun halini almış durumda. Dünyanın en büyük hastanelerini kurup, en iyi doktorları yetiştirseniz, en iyi tetkikleri yapsanız, en doğru teşhisleri koysanız bile tedavi için kullanacağınız ilaç yoksa bütün bu artı değerler sıfırlanır, hiçbir işe yaramaz.

“Bahaneler ve sonuçsuz girişimler yapılarak 'ilaç yokluğuna' çare bulunmaz. Gerçekçi yaklaşımlarla sorunun acilen çözülmesi ve vatandaşın ihtiyacı olan ilaçların eczanelerimize gelmesi sağlanmalıdır.”

ECZANELERİ YAŞATALIM

İlaçta kur sistemi çöktü - Resim : 1

Nurten Saydan, açıklamasında eczanelerin durumuna da dikkat çekti: “Bizler küçük işletmeleriz, vergi veriyoruz, istihdam yaratıyoruz ve Sağlık Bakanlığından ilaç sektörünün son halkası olan eczanelerimizin yaşatılması gerektiğini unutmamasını, ekonomik koşulların gereği doğrultusunda İlaç Fiyat Kararnamesinde düzenleme yapması gerektiğini özellikle vurgulamak istiyoruz. İlaç ve eczacılık hizmetinin sürmesi ve insanımızı yaşatabilmemiz için eczanelerimizin de yaşaması gerekiyor. Bunun için de yeni bir yol bulmak zorundayız. Nasıl ki dünün güneşinde bugünün çamaşırı kurutulamazsa, 2009 yılının ekonomik şartlarına göre hazırlanan düzenlemelerle bugünün ilaç ve eczacılık hizmetlerini sürdürmek imkansızdır.”

ilaç