18 Kasım 2024 Pazartesi
İstanbul 11°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Erdoğan, Biden'i işaret etti: Darbecilerle yapamadığınızı Kılıçdaroğlu'yla yapamazsınız

Erdoğan, “Darbecilere yaptıramadığınız işi Bay Kemal gibi bir karikatür tip vasıtasıyla hiç elde edemezsiniz.” dedi. Muhalefetin “Atatürk maskesi” taktığını söyleyen Erdoğan, “Dışarıda hazırlanan projelerde kendilerine verilen görevleri yapıyorlar.” diye konuştu.

Erdoğan, Biden'i işaret etti: Darbecilerle yapamadığınızı Kılıçdaroğlu'yla yapamazsınız
A+ A-
AYDINLIK / ANKARA

Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Erdoğan, özetle şunları kaydetti:

“Bir süre önce bölgemizde en çok sorun yaşadığımız devletlerden birinin başkanı, Türkiye'de iktidarı değiştirmek için beraber çalıştıkları çevreler olduğunu söylemişti. Bunlar, özellikle eskiden ülkemizde başka çevrelerle de çalışıyorlardı. Biz bunların çalıştığı vesayet güçlerinin, darbecilerin, terör örgütlerinin, beşinci kol faaliyeti yürüten sinsi tiplerin tepesine binip, hareket alanlarını sınırladıkça alternatifleri azaldı. Kala kala hırsları boylarını aşan bir avuç kifayetsize kaldılar. Kumpasla geldikleri koltuklarını, herkese duymak istediklerini söyleyen; yalanı, iftirayı, tehdidi, yüzsüzlüğü siyaset diye pazarlayan, ülkenin ve milletin hayrına söyledikleri tek söz, yaptıkları tek iş olmayan karikatür tiplerin cesaret ve cüretlerinin giderek arttığını görüyoruz.

MASUM BİR GÜNDEM YARATMA ÇABASI DEĞİL

“SADAT tantanası çıkarttılar. Bu hareketin masum bir gündem oluşturma çabası değil, Türkiye'nin bölgesindeki çatışmalarda üstlendiği arabulucu rolüne ve sınırları dışında yürüttüğü kapsamlı operasyonlarına karşı verilmiş bir cevap olduğunu gayet iyi biliyoruz.

“Bu çıkışın suflesinin nereden geldiğini, neyi amaçladığını, ne için şimdi yapıldığını da çok iyi biliyoruz. Bay Kemal, ne dersen de sen sabahtan akşama yalanla yatıyorsun yalanla kalkıyorsun. Hiçbir zaman senin dürüstlüğüne şahit olmadık ve bu yalanların da yine tutmayacak.

SİYASİ VE EKONOMİK ÇELMELER

“Darbecilere yaptıramadığınız, terör örgütlerine gördüremediğiniz sinsi, siyasi ve ekonomik çelmelerle neticeye ulaştıramadığınız işi, bay Kemal gibi bir karikatür tip vasıtasıyla hiç elde edemezsiniz. Türkiye'nin kendi ayakları üzerinde durmasından rahatsız olmak yerine, oturun bizimle birlikte nasıl çalışabileceğinizin hesabını yapın.

İHANETİ GİZLEMEK İÇİN ATATÜRK MASKESİNE SIĞINDILAR

(Havaalanı tartışması) “Cumhuriyet döneminde tüm darbecilerin demokrasimize yaptıkları ihaneti gizlemek için kullandıkları en önemli araç hep Atatürk maskesi olmuştur. 12 Eylül darbecilerinin başı Evren de cumhurbaşkanlığı döneminde Yeşilköy'ün ismini Atatürk yaparak aynı yolu izlemiştir.

HDP’YE HESAP SORAMAYANLAR

“Bunların derdi Atatürk'ün ismine sahip çıkmak değil, bu ismi kalkan yaparak kendi kirli gündemlerini inşa etmektir. Gerçekten Atatürk hassasiyetleri olsaydı, havalimanı tabelasından önce kendilerine 'Mustafa Kemal'in itleri' diyenlerden hesap sorarlardı. Bu hesabı sormayanların, bu hesabı soramayanların attıkları iftiralar çok açık net ortada. Eğer böyle bir samimiyetleri olsaydı, PKK güdümündeki partiyi siyasi ortakları yapıp, belediye birimlerini terör örgütü yandaşlarına teslim edenlerden hesap sorarlardı.

“Bunların derdi ne ülkenin kalkınmasıdır ne milletin refahıdır ne Türkiye'nin geleceğidir. Bunlar sadece dışarıda hazırlanan projelerde kendilerine verilen görevleri yaparlar.

SÜRECİ TAHRİK EDENLER VAR

(İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği) “Müttefiklerimizden, bizim hassasiyetlerimizi önce anlamalarını sonra saygı göstermelerini, nihayetinde de ve mümkünse destek vermelerini bekliyoruz. Sığınmacılar Batı ülkelerine yönelmediği sürece bu konuda da derdimizi paylaşan hiçbir müttefik görmedik. Hatta sırf Türkiye'yi güç durumda bırakmak için gizliden gizliye bu süreci tahrik eden sözde müttefikler biliyoruz. Ve bunlar kusura bakmasınlar, NATO'daki müttefiklerimizdir. Bunları gayet iyi biliyoruz.

HER TEKLİFİ SORGUSUZ KABUL EDECEĞİZ ANLAMINA GELMEZ

“Bugün de ittifakın faaliyetlerine fiilen en çok desteği veren ülkelerin başında biz geliyoruz ama bu, önümüze getirilen her teklife sorgusuz sualsiz 'evet' diyeceğimiz anlamına da gelmiyor. NATO'nun genişlemesi bizim için hassasiyetlerimize gösterilecek saygı oranında anlamlıdır. Hem PKK/YPG terör örgütüne her türlü desteği verip hem de bizden NATO üyeliği için destek istemek en hafif tabiri ile tutarsızlıktır.

“Daha şurada Fransa, Almanya, Hollanda, İsviçre ve İsveç'te yapılanlar... Bunları biz görmeyecek miyiz? İsveç'te en son yapılanlar ve 30 teröristi istedik, 'vermeyiz' dediler. Siz teröristleri bize vermeyeceksiniz ama bizden kalkıp NATO üyeliğini isteyeceksiniz. NATO bir güvenlik oluşumudur, bir güvenlik teşkilatıdır dolayısıyla bu güvenlik teşkilatını güvenlikten yoksun hale getirmeye biz 'evet' diyemeyiz. Bu yanlış bir kere yapıldı. Ne ile? Yunanistan ile. Yunanistan ve Fransa, NATO'dan çıkmışlardı sonradan girmelerine maalesef bizler o zaman 'evet' dedik. Pazartesi günü gelmek istiyorlarmış, 'Boşuna yorulmasınlar' dedim. Gerek yok, tavır ortada. İsveç'te halen yürüyorlar ve bu yürüyüşler devam ediyor. Bütün paçavralarıyla beraber yoldalar. Türkiye artık bu işe onların baktığı gibi bakmayacaktır.”

KİMSENİN TOPRAĞINDA GÖZÜMÜZ YOK

Erdoğan, Türkiye'nin 2016'dan beri güney sınırlarında bir güvenlik stratejisi uyguladığını hatırlatarak, Reyhanlı'dan Cizre'ye, oradan Şemdinli'ye uzanan hat boyunca derinliği yer yer 30 kilometre olan bir güvenlik hattı oluşturulduğunu belirtti. Erdoğan, “Ülkemizi ve vatandaşlarımızı hem terör örgütlerinin tacizlerinden korumak hem de sığınmacı akınlarının önüne geçmek için bu güvenlik bölgesine ihtiyacımız var.” diye konuştu. Erdoğan, Türkiye'nin, kimsenin toprağında, egemenliğinde, canında malında gözü olmadığını vurguladı.

AK Parti TBMM Recep Tayyip Erdoğan gurup toplantısı