26 Kasım 2024 Salı
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Erdoğan’dan İsveç için ‘olumlu bakışı’ hızlandırma çağrısı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Macaristan dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan’a İsveç’in NATO’ya üyeliğine ilişkin konuştu.

Erdoğan’dan İsveç için ‘olumlu bakışı’ hızlandırma çağrısı
A+ A-
HABER MERKEZİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Macaristan dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan’a İsveç’in NATO’ya üyeliğine ilişkin “Amerika’nın F-16 konusu, Kanada’nın verdiği sözleri tutması noktasında beklediğimiz olumlu gelişmeler, inanıyorum ki parlamentomuzun da konuya olumlu bakışını hızlandıracaktır.” dedi.

Erdoğan’a TBMM Dışişleri Komisyonunda görüşülmeyi bekleyen İsveç’in NATO’ya üyeliğine ilişkin kanun teklifi de soruldu. Erdoğan şu değerlendirmeyi yaptı:

“Biliyorsunuz İsveç’in NATO üyeliği ile katılım protokolünü Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne biz gönderdik. İsveç konusu Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Sayın Joe Biden ile yaptığımız görüşmede de gündeme geldi. ABD ile aramızdaki F-16 meselesini de bu çerçevede değerlendirdik. Görüşmede kendisinin ‘Siz bunu Meclis’ten çıkarın, aynı şekilde ben de Kongre’den bunu geçiririm.’ şeklinde bir ifadesi oldu. ‘ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan eş zamanlı olarak bu süreci işletsin. Eş zamanlı olarak bunu işletirsek, bunu parlamentodan çok daha rahat bir şekilde bizim de geçirme imkanımız olur.’ dendi. Parlamentodaki sürece ilişkin bir başka zorlaştırıcı konu da savunma tedarikinde Kanada ve bazı müttefiklerin olumsuz tavırları... Bunların hepsi birbirine bağlı. Gerek Amerika’nın F-16 konusu, gerekse Kanada’nın verdiği sözleri tutması noktasında beklediğimiz olumlu gelişmeler, inanıyorum ki parlamentomuzun da konuya olumlu bakışını hızlandıracaktır. Diğer taraftan İsveç’in bize Vilnius’ta verdiği sözler bulunuyor. Bunların tutulmasını bekliyoruz ve gelişmeleri yakından takip ediyoruz.

GAZZE’YE YÖNELİK SALDIRILAR

“BM Genel Kurulu’nda 7 Ekim’den bu yana ilk defa geçen hafta ivedilikle ateşkes çağrısı ezici bir çoğunlukla kabul edildi. Macaristan bir önceki oylamada ret oyu vermişti bu defa çekimser kaldı. Acaba Macaristan Başbakanı’na bu konuda bir telkininiz oldu mu?” sorusuna Erdoğan, şöyle yanıt verdi:

“Bir ülke, küresel sistemi kilitleyebiliyor. Macaristan çekimser kaldığına göre, demek ki o da ateşkesi destekleme tarafına doğru herhalde geçecektir. BM Genel Kurulu oylamasında ateşkese destek veren ülkelerin sayısı 121’den 153’e çıktı. Şimdi bu 153 kabul oyu ile bizim açımızdan olumlu yaklaşım daha da artacaktır ve İsrail-Filistin süreci çok daha farklı gelişecektir. Ben mesela ABD Kongresinde İsrail’e yardım ile ilgili kararın reddedilmesini de önemli buluyorum.”

AB TÜRKİYE’NİN KONUMUNU İYİ DEĞERLENDİRMELİ

Erdoğan, Avrupa Birliğine de sıcak mesajlar verdi. “Avrupa Birliği yakın zamanda üç ülkeye ilişkin önemli kararlar aldı. Savaş halindeki Ukrayna ve aynı zamanda Moldova’yla katılım müzakerelerini başlattı. Gürcistan’a da aday statüsü verdi. Türkiye yıllardır AB kapısında bekletilirken bu kararları nasıl değerlendiriyorsunuz?” diye soruldu. Erdoğan şöyle yanıtladı:

“Onlara adaylık statüsü vermesi demek, bunların gelip de Avrupa Birliği’ne üye olması anlamına gelmez. Onlarla bir süreç başlatılacak, onlar da oyalanacak. Bu ülkelerin hiçbirisi, bir Türkiye değil. Avrupa Birliği’nin, bundan sonra Türkiye’nin konumunu iyi değerlendirmesi lazım. Avrupa Birliği’ne katılmaya birçok üye ülkeden daha hazır durumda bulunan Türkiye’nin, yıllardır siyasi engellemeler nedeniyle kapıda bekletilmesi yanlıştır. Türkiye’nin gerek stratejik gerek ekonomik potansiyeli Avrupa Birliği’ne tam üyeliği çoktan elde etmiş olmasını gerektirirken, yıllardır çeşitli bahanelerle oyalandık. Türkiye’nin ne kadar önemli ve ne kadar etkili bir ülke olduğu son yıllarda yaşadığımız süreçlerde bir kez daha ortaya çıkmıştır. Artık AB bu yanlıştan vazgeçmelidir. Belki de Macaristan’ın dönem başkanlığında bu konu masaya çok daha farklı bir şekilde yatırılıp ona göre yeni bir adım atma durumu gündeme gelebilir.”

Recep Tayyip Erdoğan