Erdoğan'dan 'Yeniden Refah' uyarısı: Sakın oyunlara gelmeyelim
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Şanlıurfa İlçe Belediye Başkan Adayları Tanıtım Toplantısına katıldı. Şanlıurfa'da AK Parti ile anlaşamayıp aday çıkaran Yeniden Refah'a yönelik açıklama yapan Erdoğan, '21 yıldır buradayız, buraya hizmet ediyoruz. Oyunlara gelmeyelim' dedi.
AK Parti ve Yeniden Refah Partisi, 31 Mart 2024 yerel seçimleri öncesinde Şanlıurfa için ittifak görüşmeleri yapmış fakat sonuç çıkmamıştı. Bunun üzerine AK Parti’den 4 dönem milletvekilliği yapan ve son olarak MKYK üyeliği görevinde bulunan Mehmet Kasım Gülpınar, Yeniden Refah Partisi Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuştu.
Adaylığının açıklanmasının ardından Şanlıurfa'da miting düzenleyen Gülpınar'da, "Sayın Cumhurbaşkanımız defalarca talimat verdi; halkın gönlünde yer etmiş, halkın sevdiği, partiye yük olacak değil yük olacak insanlarla yol yürümemiz lazım dedi. Maalesef bu talimat yerine getirilmedi." sözleri ile AK Parti'yi hedef almıştı.
ERDOĞAN'DAN YENİDEN REFAH UYARISI
AK Parti ve Yeniden Refah arasında Şanlıurfa tartışmaları devam ederken, AK Parti Şanlıurfa İlçe Belediye Başkan Adayları Tanıtım Toplantısına katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları dikkat çekti. Aday tanıtım toplantısı öncesinde vatandaşlara seslenen Erdoğan, Gülpınar'ın adaylığını kast ederek "Sakın oyunlara gelmeyelim. 21 yıldır bu hizmetleri veriyoruz ve bundan sonra da vermeye devam edeceğiz. Siz oyun bozdunuz." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan diğer başlıklar ise şöyle:
"Tarih boyunca büyük medeniyetlerin merkezlerinden biri olarak insanlığa hizmet etmiş Urfa bölgesinin bizim kalbimizde ayrı bir yeri var. Bunun için demokrasi ve kalkınma atılımlarımızın en güzel örneklerini Şanlıurfa'mızda hayata geçirmeye özel önem verdik. Ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetlerden Şanlıurfa'nın hak ettiği payı almasını sağlayacak yatırımların bizzat takipçisi olduk. Bununla da kalmadık devlet yönetimi tecrübesi ile öne çıkan arkadaşlarımızı şehrimizde görevlendirerek çalışmaların eksiksiz ve süratle yürümesini temin ettik.
Sizler şahitsiniz biz sizlerin iradesine hürmetten asla taviz vermeden hem şehrin daha iyiye gitmesi için ne gerekiyorsa onu yapmaya gayret gösterdik. Devlet yatırımlarını planlarken de, kamu görevlilerini atarken de, parti teşkilatımızı oluştururken de, milletvekili ve belediye başkan adaylarımızı belirlerken de daima aynı anlayışla hareket ettik.
'KENDİ AJANDALARI PEŞİNDE KOŞANLAR'
Şanlıurfa'nın isminin arkasına saklanıp, Şanlıurfalıların iradesini istismar edip kendi ajandaları, kendi gündemleri, kendi bireysel hesapları peşinde koşanlardan asla olmadık. Hepimiz beşeriz, elbette eksiklerimiz, hatta hatalarımız çıkabilir. Ama ihlasımızı ve şehrimize kazandırdıklarımızı kimse inkar edemez. Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkan Adayımızı da ilçelerimizin belediye başkan adaylarımızı da bu hüsnüniyetle belirledik. Pek çok aday adayı arasından en az kırgınlığa yol açacak, şehrimize en iyi hizmeti yapacak, Şanlıurfa'ya katkı verecek isimlerle 31 Mart'ta sizlerin huzuruna çıkmaya çalıştık.
'YOLUNU DEĞİŞTİRENLER...'
Geçmişte bizimle birlikte yol yürüyüp de şimdi çeşitli gerekçelerle yolunu değiştirenlerin tercihleri kendilerini ilgilendirir. Herkes siyasetçi olabilir ama devletçi olamaz. Keşke her zaman her durumda ideal olanı elde edebilsek. Bu olmuyorsa bize düşen mümkün olanı değerlendirmektir. Dolayısıyla bizim bu tür tartışmalarla kaybedecek ne vaktimiz ne de boşa harcayacak enerjimiz vardır. Hep birlikte işimize bakacağız. Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya. Yüz üstü çok süründün ayağa kalk Sakarya dedik ya. Mesele yatırımlarla şehrimize eser kazandırmaksa insanımıza hizmet etmekse bu hususlarda üzerimize kimseyi tanımıyoruz. Ancak kimsenin bizi kendi kısır tartışmaları içine çekmesine de izin vermeyiz.
'BEŞİNCİ KOL FAALİYETİ'
Tüm bu süreçte milletimiz cumhuriyet tarihinin en büyük sınamalarını alnının akıyla verirken maalesef siyaset kurumunun muhalefet tarafı kelimenin tam anlamıyla sınıfta kalmıştır. Hiç şüphesiz burada birinci derecede sorumluluk ana muhalefet sıfatıyla CHP'ye aittir. Bu partinin yöneticileri lafa gelince cumhuriyetin güya kurucu fırkası olmaktan dem vururlar. İşlerine geldikçe cumhuriyetimizin banisini istismar ederler. Kirli ittifaklarını gizlemek için tek ayak üstünde 40 yalan söylerler. Ama gerçekte uzunca bir süredir ülkenin ve milletin düşmanı kim varsa onların değirmenine su taşımaktan, ekmeğine yağ sürmekten, beşinci kol operasyonlarına alet olmaktan geri durmazlar.
'EMPERYALİST TUZAKLARA PAYANDALIK YAPTI'
Ülkenin ortak çıkarlarından milli ortak hissiyatından kopmuş bir siyasetin ucunun nerelere kadar varabileceğini CHP yöneticileri örneğinde gördük yaşadık. Bu parti sınırlarımıza dayanan PKK/YPG terör örgütü mensuplarını yurt sever diye sahiplenerek cumhuriyetimizi hiçe saydı. Bu parti 15 Temmuz gecesi darbecilerin tanklarına alkış tutarak milli iradeye ihanet etti. Bu parti doğrudan ülkemizi hedef alan tüm emperyalist tuzaklara, küçük siyasi hesaplar uğruna payandalık yaptı. Velhasıl bu parti uzunca bir süredir yerli ve milli bir siyasi teşekkülün yapmaması gereken ne varsa hepsini yaptı, halen de yapıyor. Epeyce bir vakittir CHP yönetimine hakim olan zihniyetin Türkiye'nin çıkarlarıyla, milletimizin değerleriyle, vatandaşlarımızın hayalleriyle hiçbir bağı kalmamıştır.
'YÖRÜNGEDEN YÖRÜNGEYE SAVRULAN CHP'
Cumhuriyetimizin kurucusunun hatırına bu partiye oy veren, ülkesine ve milletine olan sevgisinden asla şüphe etmediğimiz insanlarımızı tenzih ediyorum. Aslında onlar da mevcut CHP yönetiminin mağdurudur. Hatta umutları çalınan olmaları dolayısıyla en büyük mağdur bu vatandaşlarımızdır. CHP, siyasi mihengini kaybetmiş böyle olduğu için de sürekli yörüngeden yörüngeye savrulup duran bir partiye dönüşmüştür.
'TERÖRİSTLERİN SİYASİ HAMİSİ CHP YÖNETİCİLERİDİR'
Türkiye üzerinde hesabı olan herkesin kullanabileceği bir aparat haline gelen CHP'nin bu içler acısı durumu İstanbul'daki son terör saldırısıyla bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bu saldırıyı yapan teröristlerin ve onlara emir verenlerin en büyük siyasi hamisi genel başkanı başta olmak üzere CHP yöneticileridir. Özgür efendi bu örgütün cezaevindeki elebaşına genel başkan seçildiği yerden bizzat selam gönderdi. CHP yöneticilerinden bazılarının eylemi yapan teröristleri savunmak için meclise verdikleri soru önergeleri dahi var. CHP güdümündeki medya kuruluşlarının terör örgütlerinin bültenine dönen içler acısı halini saymıyorum.
'PKK'NIN SİYASİ UZANTILARIYLA YOLDAŞLIK YAPIYOR'
Biliyorsunuz bu parti uzunca bir süredir PKK'nın siyasi uzantılarıyla yoldaşlık yapıyor. Al gülüm ver gülüm kirli pazarlıklarla. İktidara gelebileceklerini, üç beş oy daha fazla alabileceklerini zannediyorlar. Halbuki terör örgütleri de onların iç ve dış uzantıları da CHP'yi emellerine ulaşmak için bir koçbaşı olarak kullanmaktadır. Siyasette rotasını kaybetmiş olan CHP üzülerek görüyoruz ki, Türkiye'ye dair hesabı olan tüm odakların oyuncağı haline gelmiştir. Tabi burada asıl suç siyasi kariyerleri uğruna kendini kullandırtan CHP yönetimidir. Sabık genel başkanları yıllarca bu şekilde davranarak netice elde edeceğini sandı ama tam 13 defa sandıkta milletten kırmızı kart gördü.
'CHP KENDİ SEÇMENİNİ UTANDIRIYOR'
Şimdi dört duvar arasında kendince siyasetçilik oynuyor. Bu partinin mevcut genel başkanı da aynı yanlış istikamette ilerliyor. CHP'nin girdiği bu yolun ne kendisi için, ne demokrasimiz için, ne ülkemiz için hayırlı olmadığı ortadadır. Gerçi CHP şu anda kendi bünyesinde adeta bir iç savaş yaşıyor. Eskisinin bir taraftan, yenisinin bir taraftan, başkalarının öteki taraftan birbirine kılıç salladığı bu iç savaşın ne zaman biteceğini kimse bilmiyor. Bizim temennimiz bu sürecin sonunda CHP'nin kendi seçmenini dahi utandıran mevcut halinden kurtularak Türkiye'ye ve Türk demokrasisine yakışır bir muhalefet partisine dönüşmesidir. Türkiye Yüzyılı'nın en büyük kazanımı bu kısır ve kullanışlı muhalefet zihniyetinden kurtulmamız olacaktır.