25 Ekim 2024 Cuma
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

‘Erdoğan’ı engellemek için Bozkurtları durdurun’

Amerikalı lobiden bir kışkırtma hamlesi geldi. Amerikan Yahudi Komitesi’nin Berlin temsilciliği Ramer Enstitüsü, 27 Nisan Cuma günü bir rapor yayınladı. Köln Uluslararası Yüksek Okulu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Bozay’ın imzasını taşıyan raporda, ‘Ülkücü harekete’ dikkat çekiliyor.

‘Erdoğan’ı engellemek için Bozkurtları durdurun’
A+ A-
CAN ÇAKIR / BIELEFELD

Kendini Yahudilerin küresel çaptaki başlıca lobi örgütü olarak tanımlayan Amerikan Yahudi Komitesi (American Jewish Committee – AJC)’nin Berlin temsilciliği, başta Türk Federasyonu olmak üzere Almanya’da yerleşik olan çok sayıdaki kuruluşu hedef aldı. Prof. Dr. Kemal Bozay imzalı raporda, Ülkü Ocakları’nın Avrupa’daki yapılanması olan Türk Federasyonu, Avrupa Türk İslam Birliği (ATİB) ile Alperenler’in oluşumu Avrupa Türk Birliği (ATB)’nin yanı sıra Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) ile Ak Parti’ye yakın Uluslararası Demokratlar Birliği (UID) de hedef alınıyor.

Girişini AJC Berlin Temsilciliği Direktörü Dr. Remko Leemhuis’in yazdığı raporda, “Bozkurtlar” Yahudilere, Kürtlere, Alevilere ve diğer kesimlere karşı tehdit olarak gösteriliyor. İlgili kuruluşların Almanya’daki yerleşik ırkçı yapılanmalardan farklı olmadığı ileri sürülüyor, bunlarla birlikte “Bozkurtların” da yasaklanması gerektiği savunuluyor.

Sunuş yazısında “Erdoğan Rejimi’nin” iç siyasette radikalleştiğini ve Türkiye’deki demokrasiyi sistematik olarak yıktığını iddia eden Leemhuis, siyaseten de daha dayanıklı bir dış siyasetin takip edilmesini savunuyor.

ÜSTÜN CESARET ÖDÜLÜ VERMİŞLERDİ

Hatırlayanlar bilir; AJC aslında Türkiye’nin de tanıdığı bir örgüt. Örgüt, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, 2004 yılında, başbakanlığı döneminde bir cesaret ödülü vermişti. Türkiye-İsrail ilişkilerinin gerilemesi üzerine ise Erdoğan, ödülü 2014 yılında geri vermeyi önerdi.

Aradan geçen yedi yılın ardından AJC’nin “Bozkurtlar Raporu” üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef göstermesi ise Türkiye’nin Asya’ya yönelmesinde gelinen son aşamayla örtüşüyor. Nitekim açıkça Transatlantik ilişkilerini savunan AJC, bu amaçla New York’taki merkezi üzerinden Berlin, Paris, Brüksel ve daha birçok ülkede de faaliyet gösteriyor. Hazırladığı raporda AJC, göçmen toplumun özellikle terörle mücadele, soykırım tasarısı ve Kudüs tartışmaları kapsamında radikalleşmeye yöneldiğini, Ülkücü hareketin de bu gelişmelerden etkilendiğini yazıyor. Bu kapsamda Ülkücü hareketin Türkiye’deki siyasi ve tarihsel çatışma alanlarını Almanya’ya taşıdığının iddia edildiği raporda, Alman Federal Parlamentosu’nun başlıca grupları olan CDU/CSU, SPD, FDP ve Yeşiller partilerinin 2020 yılının Kasım ayında kabul ettikleri “Milliyetçilik ve Irkçılığa karşı meydan okunmalı – Ülkücü Hareket geriye itilmeli” tasarısına da dikkat çekiyor.

FRANSA ÖRNEĞİNDEN YANSIMALAR

Kasım ayında Fransa hükümetinin Türk Federasyonu’nun faaliyetlerini yasaklaması üzerine, Alman Parlamentosu da benzer bir tasarıyı kabul etmişti. Kemal Bozay’ın hazırladığı raporun içeriği de bunlarla örtüşüyor.

Bozay, başta MHP olmak üzere, Türkiye’de sağ milliyetçiliğin tarihsel kökenlerine de eğiliyor. MHP’nin bugün Ak Parti iktidarının başlıca ortağı olarak toplum içerisinde de kabul gördüğünü vurgulayan Bozay, başlıca eylem ve fikir babaları olarak Hüseyin Nihal Atsız, Alpaslan Türkeş ve Ziya Gökalp’i gösteriyor. Öte yandan 1960’lardan sonra Türkiye’de süregelen sağ-sol çatışmaları ile Maraş, Çorum, Sivas, Gazi ve Ümraniye’deki Gladyo operasyonlarına da dikkat çekiliyor. Raporda MHP’nin 1970’li yıllarda Almanya’nın ırkçı partisi NPD (Almanya Ulusalcı Demokrat Partisi) ile olan diyaloguna dikkat çekiyor. Türk ile Alman sağı arasındaki ortak özellikler arasında Amerikan karşıtlığının da gösterilmesi dikkat çekici, nitekim AJC, Atlantik düzenini açıktan savunuyor.

SOSYAL MEDYAYA MÜDAHALE ÇAĞRISI

Kemal Bozay’ın hazırladığı broşür adeta bir iç istihbarat raporunu andırıyor, nitekim “Bozkurtlar Raporunun” hazırlanış şekli de benzeri bir sıralamayla ilerliyor. Öyle ki raporda siyasi çizgi ile tarihsel köklerinin yanı sıra Ülkücü hareketin sembol ve işaretlerine de giriliyor. Burada özellikle Bozkurt sembolü, Üç Hilal, Ülkücü Yemini ile başta Cartel olmak üzere Almanya’da yaşayan Türk rap müziği sanatçılarının şarkılarına da dikkat çekiliyor. Ülkücü propagandanın gençlere yönelik mesajlarını özellikle sosyal medya üzerinden yayınlandığının vurgulandığı raporda bir müdahale talebi oluşturulması için öneri sunuluyor. Alman siyasi partilerine, üyelerini denetleme ve üye çalışmalarında dikkatli olmaları yönünde bir uyarı yapılıyor. Ülkücü siyasetin 2016 yılındaki darbe girişiminin ardından devlet politikasının bir parçası halini aldığı, Türkiye’deki gelişmelerden özellikle Almanya’da yaşayan gençlerin etkilendikleri vurgulanıyor. Ülkücü Hareketin önünü kesmenin, Erdoğan’ın Almanya’daki Türk toplumu üzerindeki etkisini azaltmanın bir yöntemi olarak vurgulanması dikkat çekici. Fransa’nın aksine Almanya’da henüz bir yasak yok, ancak Kasım ayında kabul edilen tasarı ihtiyaç halinde bir yasağı da öngörüyor.

Avrupa Almanya Dünya AB Türkiye Recep Tayyip Erdoğan