Kıbrıs Türkü 50. yılda da iki devletli çözümde kararlı
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Şuşa zirvesinin ardından ilk açıklamasını Ulusal Kanal’a yaptı. Kıbrıs Türkünün yarım asırlık mücadelesinin devam edeceğini, federasyon dayatmasına boyun eğmeyeceklerini kaydetti.
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yılına yönelik mesajında iki devletli çözüm vurgusu yaptı. Federasyon dayatmasına karşı mücadelenin süreceği mesajını veren Tatar, Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesine katılımın tarihi önemine işaret etti.
Tatar’ın Karabağ’ın Şuşa kentinde düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) liderler zirvesine katılmasının yankıları sürdü. Gözlemci statüsündeki KKTC’nin Türk devletleri aile fotoğrafında yer alması, hitap etmesi ve toplantılara katılmasının tarihi önemde olduğu kaydedildi. Tatar, zirvenin ardından ilk değerlendirmeyi Ulusal Kanal'da Yeşim Eryılmaz'ın sunduğu Gün Ortası programına yaptı.
AMAÇLARI FEDERASYON DAYATMAK
TDT toplantısına katılmanın bir ilk olduğunu söyleyen Tatar, “KKTC olarak temsil edilmek ilk ve tarihi bir olay.” dedi. AB’nin KKTC’nin zirveye katılımına tepki gösterdiği hatırlatılan Tatar, “Emelleri tüm Kıbrıs’ı Yunan adası yapmak.” dedi. KKTC’ye uygulanan ambargoların sürdüğünü anlatan Tatar, Türkiye ve Azerbaycan Devlet Başkanı İlhan Aliyev’in desteklerinin önemine vurgu yaptı. AB’ye tepkisini şöyle dile getirdi:
“Onlar kendilerini bütün Kıbrıs’ın devletiymiş gibi temsil ediyorlar. Bu insanların vicdanları da yok. Devlet teşkilat yapısı kurulmuş, 61. yılını tamamlamış… Halka yardımcı ellerinde olsa nefes borumuzu tıkayacaklar. Amaç halkı çökertmek, bizlere zorla federasyonu dayatmak. Çözüm dedikleri de ‘sıfır asker sıfır garanti’. Türk askerini çekmek ve Türkiye’yi Doğu Akdeniz’den tamamen dışlamak istiyorlar. Bizler hangi anlaşmayı yaparsak yapalım federasyon olursa, Rumlar Kuzey’e yerleşecekler, sermaye getirip iş kuracaklar, mal mülk alacaklar. Türkiye’nin olmadığı bir Kuzey’de Türklük varlığı son bulacak… Biz buna direniyoruz, sonuna bağımsızlığımız için gerçeklerin görünmesi lazım.”
TÜRKİYE’NİN MÜDAHALESİ CAN GÜVENLİĞİ İÇİN
Tatar’a, ABD Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Elphidophoros’un Kıbrıs’ın işgal altında olduğunu ileri sürmesi de soruldu. “Esas işgal altında olan Kıbrıs Cumhuriyeti.” diyen Tatar, şöyle sürdürdü:
“Bizi silah zoruyla attılar. Türkiye’nin müdahalesi mal ve can güvenli için geldi. Rumlar kadar eşit değil Kıbrıs Türkleri… Binlerce insanımız yok edilmiş. 50 yıl oldu, anlaşma zemini arayışları devam ediyor. Rauf Denktaş bu yönde dirsek çürüttü. Bu açıklama meseleyi saptırmaktır. Kıbrıs Türkü daima anlaşma istemiştir ama şartlar önemlidir. Bu şartlar iki devletli çözüm olacaktır. Aksi takdirde Kıbrıs Türkü yok olur gider. Amaçları bu adayı tamamen Yunan adası yapmak ve Türkiye’yi de bu bölgeden dışlamak. Buna karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.”
KIBRIS MİLLİ ŞEREF
Mutlu Barış Harekatı'nın 50. Yıl Dönümüne ilişkin de Tatar şu mesajı dile getirdi:
“50 yıl kolay değil. Bu mücadelemizi bir yere taşımak hepimizin temennisi. İki devletli siyaset hedefimiz. Türkiye Cumhuriyeti AB’de olmadığı için Türk askerinin buradan çekilmesi isteniyor, bu bastırmayı kabul etmiyoruz. İki egemen eşit devlet diyoruz. Adanın sadece toprağında değil deniz yetki alanlarında da çıkarlarımız var. Büyük kaynaklar var. Kıbrıs bizim için hem tarih hem onur hem milli şereftir. Türkiye’nin desteği bizler için çok önemli. Devleti güçlendirmek, refahı artırmak ve Türkiye ile ilişkileri en üst düzeyde sürdürebilmek benim ve dava arkadaşlarımın en büyük dilek ve temennisidir.”
SURİYE İLE NORMALLEŞME
Tatar, Türkiye ile Suriye arasındaki normalleşme sürecine ilişkin de konuştu. Türkiye’nin tutumunun önemli olduğunu söyleyen Tatar, terörle mücadele vurgusu yaptı:
“Suriye’de Türkiye’nin pozisyonu önemli. Güney sınırında terör tehdidi var. Orada da Suriye halkının kendi topraklarında barış içerisinde yaşamasını isterim. Barış, huzur gelir umarım. Onurlu yaşam onların da hakkı. Türk insanın güvenliği önemli benim için.”