Eski KKTC Cumhurbaşkanı Danışmanı Hüseyin Macit Yusuf: Abhazya KKTC’yi tanımak için can atıyor
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın Rus lider Putin'e ilikileri geliştirme çağrısını değerlendiren Yusuf, 'Abhazya’ya gittik, İstanbul'da görüştük. Kuzey Kıbrıs'a gelip görüşmek istiyorlar.' dedi
Rusya’nın resmi haber ajansı TASS’a konuşarak Devlet Başkanı Vladimir Putin’e çağrı yapan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın açıklamalarının yankısı sürüyor.
Tatar’ın Rusya ile ilişkileri geliştirme çağrısını Aydınlık’a değerlendiren Başkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Ünal, çağrının yerinde, doğru, gerçekçi, bugünkü uluslararası konjonktüre ve Rusya’nın ulusal çıkarlarına da çok uygun olduğunu ifade etti.
‘RUSLAR MANTIKLI OLDUĞUNU SÖYLÜYOR’
Prof. Dr. Ünal şu açıklamayı yaptı:
“Özellikle Tatar’ın da çağrı metninde söylediği gibi dünya jeopolitiğinde yaşanan büyük kırılmalar, çok büyük sarsıntılar ve değişiklikler, Rusya'nın KKTC’yi tanımasını gerektiriyor. Rusya tarafı bu konudan bir haber durumda da değil. Yani onlar da, özellikle Rus eliti diyebileceğimiz dış politikayı tartışan, üzerinde fikir yürüten gruplar bu konuyu, benim de yaptığım tartışmalarda konuşmalarda ciddiyetle dikkatli dinliyorlar ve aslında bunun mantıklı olduğunu, Rusya’nın ulusal çıkarlarına uygun olduğunda söylüyorlar. Rus basınında da konunun ele alınmakta olduğunu biliyorum, özellikle 2021 yılından bu yana.”
TASS’DA YAYIMLANMASI MANİDAR
Doğu Akdeniz'in tamamını kontrol etme kabiliyetine sahip bir adanın, Rusya’nın bugüne kadar savunduğu tezi itibariyle tek devletli bir çözümle Avrupa Birliği toprağı olmasının Rusya’nın çıkarlarına olmadığını belirten Ünal, Ersin Tatar’ın talebinin TASS’da yayımlanmasına özel bir önem yükleyerek, “Bu talebini Rus devlet ajansı TASS’ın dile getirmiş olması, yani TASS ajansının Sayın Ersin Tatar’la bu röportaj yapması ve yayımlaması çok manidar. Yani Rusya’nın konuyu dikkatle ciddiyetle değerlendirmeye devam ettiği anlamına geliyor.” dedi.
ANKARA VE KKTC’DE RUS KARŞITI LOBİ
“Konunun tabii esas Türkiye tarafından dile getirilmesi şart.” diyen Hasan Ünal, “Ancak benim gördüğüm kadarıyla gerek Ankara’da gerekse Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ‘aman efendim, Rusya’yı bu işe karıştırmayalım’ diyen bir lobi var. Bu lobi aslında özü itibariyle Batıcılık yapmış oluyor. Çünkü aslında Batının egemen olduğu bir dünyadan başka bir dünyayı da tanımayan, bilmeyen bir lobi. Türkiye ile Rusya arasındaki görüşmelerde bu lobinin de etkisiyle değişik yani bir şekilde konu. Sürüncemede kaldı diye düşünüyorum.” uyarısı yapıtı.
‘RUSYA KIRIM ŞARTI ÖNE SÜRMEZ’
Rusya’nın KKTC’nin tanınması karşılığında Kırım’ın tanınması gibi şartlar öne süreceği itirazlarının doğru olmadığını söyleyen Prof. Ünal, “Bunları Ruslarla konuştuğumuza gayet berraklar. Bir kafa yapısına sahip olduklarını görebiliyoruz. Yani örneğin Kırım meselesini kendileri zaten Rusya’nın toprak bütününün bir parçası olarak değerlendiriyorlar ve bu konunun üçüncü tarafların hamlelerine, girişimlerine açık olmadığı, bu konuda herhangi bir şey istemediklerini, beklemediklerini zaten üçüncü tarafların Rusya’yla ilişkilerinde bu konuyu dile getirmelerine izin de vermeyeceklerdi söylüyorlar. Dolayısıyla burada bir sorun yok.” diyor.
‘BATIYLA ÇÖZÜLMEZ’
Kıbrıs sorununun kaynağının zaten Batıdan kaynaklandığını da sözlerine ekleyen Ünal, “Batılıların itirazları mutlaka olacaktır. Ama unutmayalım ki Kıbrıs meselesini Türkiye’nin başına çetrefil hale getiren de Batı dünyasının ta kendisidir. Dolayısıyla Batı dünyası ile konuşulacak bir Kıbrıs meselesi yoktur. Bu mesele ancak Batı dünyası dışındaki ülkelerle şimdiki jeopolitik değişim ortamında konuşularak ele alınacak bir meseledir.” vurgusu yaptı.
İKİ RUS BAŞBAKAN GİZLİCE KIBRIS’A GELDİ
KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın gezici büyükelçiliği ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın danışmanlığı gibi önemli görevlerde bulunan Hüseyin Macit Yusuf da önemli ama geç kalınmış bir çağrı olduğunu söyleyerek, “TASS haber ajansının bu demeci alıp yayımlaması önemlidir. Ukrayna’yla başlayan bu savaş döneminde birçok Rus ileri geleninin KKTC’nin artık tanınmasıyla ilgili beyanatları vardır ki, Aydınlık gazetesi bunlara yer vermiştir, Ulusal Kanal'da bunların birçok röportajını yayınlamıştır.” hatırlatmasında bulundu.
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'le KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş çok uzun süredir Rusya’nın KKTC’yi tanıması konusunda çok önemli girişimleri olduğu bilgisini paylaşan Yusuf, “Aleksandr Dugin ve iki Rus Başbakan’ın Kıbrıs’a gizlice gelerek Sayın Denktaş’la görüştü. O günkü o ortamda bunu öyle yapmamız gerekiyordu. Gizlice KKTC’ye giderek Sayın Denktaş’la görüştüren Rus-KKTC ilişkilerinin artırılması, özellikle finans alanında ve Rus iş adamlarının Kuzey Kıbrıs'ta gerek turizm gerek eğitim konularında iş yapmalarına olanak verecek bir sürecin başlaması için böyle girişimler yapıldı. Bunun öncüsü Sayın Perinçek'tir.” dedi.
‘ABHAZYA, KKTC’Yİ TANIMAK İÇİN CAN ATIYOR’
3 yıl önce bugünlerde Doğu Perinçek'in öncülüğünde bir heyetle Abhazya’ya gittiklerine atıf yapan Yusuf, Abhazya'nın Rusya açısından stratejik önemine işaret ederek şunları söyledi:
“Abhazya, KKTC’yi tanımak için can atmaktadır. O heyetler İstanbul’a gelmiştir. Kuzey Kıbrıs’a gidip de Kıbrıs’ı tanıdıklarını orada tekrar etmek istemişlerdir. Ama yine birkaç sene önceki konjonktür buna müsait olmadığımdan bu gerçekleşemedi. Yani Sayın Tatar’ın bugün verdiği beyanat yerindedir. Ama tabii beyanatlarla bu işler olmaz, pratikte yürütülmelidir. Yani Rusya’nın kapısını çalmanız lazım.”
KKTC’de şu anda 50 bine yakın Rus’un olduğundan bahseden Yusuf, bir ara KKTC’ye Rusya’dan direkt uçuşların başlamasının da söz konusu olduğunu, bunların gündeme taşınması ve gündemde canlı tutulması gerektiğinin altını çizdi.
ABD ve Avrupa’nın Güney Kıbrıs'ta Rusya’ya karşı bir cephe oluşturduklarını örnekler vererek ayrıntılı anlatan Yusuf, “Bizim bunu lehimize çevirmemiz lazım. Yani gerek havalimanımızı, gerekse deniz limanlarımızı Rusya’ya açmamız lazımdır, şarttır. Anavatan Türkiye’nin bu doğru, düzeyli, karşılıklı saygı içerisinde giden Rus ilişkileri neden KKTC ile de kurulmasın? Şartlar müsait.” ifadelerini kullandı.
‘TÜRKİYE’NİN DE YARARINA OLACAK’
Tatar geçen gün TASS’a verdiği röportajında şu ifadeleri kullanmıştı: “Rus liderliğinden ve Rus halkından, özellikle Ukrayna'da yaşananlardan sonra ve küresel değişimlerle birlikte dünyada neler olup bittiğini göz önünde bulundurarak Kıbrıs'a yönelik politikalarını yeniden gözden geçirmelerini rica ediyorum. Rusya ile ilişkilerimizin gelişmesini ve genişlemesini istiyoruz. Bu nedenle Rus yetkililerden ve Başkan Putin'den, Kuzey Kıbrıs ile ilişkiler konusunu bizzat değerlendirmelerini rica ediyorum. "Rusya dahil tüm ülkelerle ilişkilerini geliştirmek isteyen Türkiye'nin de yararına olacaktır. Rusya, Ukrayna'da meydana gelen olaylar nedeniyle kendini güvende hissetmediği için Ukrayna'da operasyon yapıyor. Aynı şey Türkiye için de geçerli. Rusların, Türkiye'nin Kıbrıslı Türklerin adanın kuzey kesiminde kendi devletlerinde, egemenlik haklarına sahip, ancak Rum kesimiyle işbirliği içinde kendi kaderlerini tayin etmesini takdir etmesi gerektiğine inanıyorum."