16 Kasım 2024 Cumartesi
İstanbul 12°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Eylem planıyla kadının güçlenmesi hedefleniyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Yürüttüğümüz mücadelede en büyük desteği gördüğümüz kadınlarla siyasetten ekonomiye, her alanda çok daha büyük başarılar elde edeceğimiz bir geleceğin bizi beklediğinden şüphe duymuyorum. " dedi.

Eylem planıyla kadının güçlenmesi hedefleniyor
A+ A-

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kadın ve Demokrasi Derneğince (KADEM) "Kültürel Kodlar ve Kadın" ana temasıyla Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen, Anadolu Ajansının Global İletişim Ortağı olduğu 5. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nde katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın her yerindeki toplumlara aynı kadın modeli dayatıldığını, kadından aynı siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik rolü benimsemesi ve oynamasının istendiğini vurguladı.

‘ÇÜRÜMEYİ GÖZDEN KAÇIRIYORLAR’

Kadın ve ailenin güçlü olduğu sürece devletin de güçlü olacağı vurgusunun yapıldığı toplantıda konuşan Erdoğan’ın açıklamasında şu vurgular öne çıktı:

"Öyle ki bunun dışındaki her türlü kültürel davranış, bir anda kendini küresel bir linçe tabi tutulurken burada görebilmektedir. Sosyal medya mecralarının ülkelerin siyasi tercihlerini yönlendirmedeki etkilerinden çok daha fazlası kadın konusu başta olmak üzere sosyal ve kültürel alanlarda yaşanmaktadır. Artık bu mesele sadece bilim insanlarının, sivil toplum kuruluşlarının ilgi alanı olmaktan çıkıp, insanlığın topyekun gündem başlığı haline gelmesi gereken bir seviyeye ulaşmıştır. Gelişmiş ülkelerin dışarıya verdikleri imajın tersine, kadına yönelik cinayet, şiddet, ayrımcılık gibi konularda halen ciddi sorunlar yaşadıklarını biliyoruz. Biz elbette ülkemizde tek bir kadının bile sırf cinsiyeti yüzünden şiddete uğramasını, hele hele hayatını kaybetmesini asla kabul edemeyiz. Aynı şekilde ülkemizi sanki kadına yönelik şiddetin ve cinayetin dört bir yanda kol gezdiği bir yer gibi sunanların aslında kendi içlerindeki çürümeyi gözlerden kaçırmaya çalışmasını da kabul edemeyiz. Kadınların mağduriyetine yol açan çarpık kabuller dünyanın her yerinde olduğu gibi gelişmiş ülkelerde de ne yazık ki sürüyor. Şayet bu sorgulamayı gelişmiş ülkelerde yaşanan sorunlar dahil her türlü bağnazlığın üzerine çıkartarak yapamazsak arzu ettiğimiz vicdani, adil, sürdürülebilir toplumsal iklime ulaşamayız.

‘KADININ DIŞLANMASI MÜMKÜN DEĞİL’

“Hep söylediğimiz gibi kadınların dışlandığı bir dünya insanlığın yarısından feragat etmiş demektir. Bu da hem fıtrata hem inancımıza hem de hayatın bizatihi kendi işleyişine aykırı bir anlayıştır. Kadını aile başta olmak üzere varoluşun temel unsurlarından koparıp sapkın akımlarla yan yana getirenler, aslında en büyük kötülüğü bizatihi kadınlarımıza yapmaktadır. Biz kadının içinde yer almadığı hiçbir alanda insanlığın hayrına neticeler elde etmenin veya bunları sürdürülebilir kılmanın mümkün olmadığına inanıyoruz.

"Yürüttüğümüz mücadelede en büyük desteği gördüğümüz kadınlarla siyasetten ekonomiye, her alanda çok daha büyük başarılar elde edeceğimiz bir geleceğin bizi beklediğinden şüphe duymuyorum. Eksiklikleri, aksaklıkları, yanlışları düzelterek bugüne kadar devrim niteliğinde pek çok değişimi nasıl ülkemizin ve kadınlarımızın hanesine yazdırmışsak bundan sonra da aynı şekilde devam edeceğiz. İnancımızın, medeniyetimizin, kültürümüzün ve en önemlisi yaratılmışların en şereflisi olan insan vasfımızın gereği olarak bu mücadeleyi sizlerle omuz omuza sonuna kadar sürdürmekte kararlıyız. 'Ülkemize 20 yılda asırlık eser ve hizmetler kazandırdık.' derken ne mübalağa ediyoruz ne de sadece sınırlı bir alandaki başarılarımızdan söz ediyoruz. Türkiye'nin demokrasi ve kalkınma atılımıyla geldiği ileri seviye, hayatın her alanını insanlarımızın tamamını kapsayan sonuçlarıyla hep beraber geleceğimize umutla ve güvenle bakabilmemizi sağlıyor. Bu süreçte elde ettiğimiz en olumlu ve iftihar verici başarılardan biri de kadınlarımızın hak ve özgürlüklerini genişletme konusunda gerçekleştirdiğimiz devrimlerdir. Anayasamızdan başlayarak mevzuatımızın tamamını bu doğrultuda yenilerken asıl büyük değişimi, zihinlerde sağladığımıza inanıyorum.

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE

“Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Halen içinde bulunduğumuz 2021-2025 eylem planı, kadınlarımızı fiziksel şiddet yanında, onur ve haysiyetlerine yönelik saldırılardan da korumayı amaçlamaktadır. Ülkemizin 81 iline yaygınlaştırdığımız Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri, yani kısa adıyla ŞÖNİM, bunlar vasıtasıyla bugüne kadar 1 milyon kişiye hizmet verdik. Kadın Acil Destek Uygulaması yine kısa adıyla KADES, kadınların ve çocukların maruz kaldığı şiddete ve tacize süratle müdahale edilmesini sağlayan etkin bir sistem haline geldi. Nitekim bu sistem Akdeniz Parlamenterler Asamblesi tarafından Avrupa'nın en iyi uygulaması seçildi. Denetimli serbestliğin bir unsuru olarak kullanılan elektronik kelepçe de şiddet mağduru kadınlarımızı korumaya hizmet ediyor. Aile mahkemelerini kurarak aile içi meselelerin bu konuda ihtisas sahibi hakimlerce çözümünü temin ettik. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde faaliyete geçirdiğimiz Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonuyla yasama organında bu konuda sürekli çalışacak, kalıcı bir platformun kurulmasını sağladık."

Recep Tayyip Erdoğan