EYT saraciyede nitelikli personel kaybına yol açtı

Saraciye Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve İstanbul Sanayi Odası Meclis Üyesi olan Süren, Türkiye’nin sanayi üretiminde önemli yer tutan, deriden; çanta, cüzdan, kemer, valiz gibi ürünlerin üretildiği saraciye sektörüne ilişkin yeni dönemdeki öncelikli hedeflerini şöyle özetledi: “Öncelikli olarak ele alacağımız konuların başında nitelikli iş gücü sorunu geliyor. Sektörümüz için en büyük sorunların başında yetişmiş çalışan sorunu geliyor. EYT ile birlikte firmalar nitelikli elemanlarını da kaybetti. Bu bağlamda öncelik vereceğimiz konuların başında eğitim gelecek. Rekabet avantajını korumak için nitelikli iş gücü yetiştirmemiz şart.”

GENÇLERİN İLGİSİ ARTIYOR

Konya’da Selçuk Üniversitesi'nin ayakkabı ve saraciye tasarımı üzerine eğitim verdiğini, İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (İDMİB) çatısı altında ise İstanbul’da meslek lisesi düzeyinde istihdamı artıracak çalışmalara imza atıldığını ifade eden Süren, “Tüm bu eğitimler hem tasarımı hem de üretim tekniklerini geliştirmeyi amaçlıyor. Gençlerin de artık algısının değiştiğini gözlemliyoruz. Dünyanın en zenginleri arasında yer alan Louis Vuitton, Christian Dior ve Tiffany'nin sahibi olan lüks eşya devi LVMH'nin Başkanı Arnault'nun çanta üreticisi olması gençlerin çok ilgisini çekiyor ve sektöre karşı bakış açısını pozitif etkiliyor. Sadece sektörün değil; kamunun da desteğiyle nitelikli çalışan sorununun orta-uzun vadede çözüleceğine inanıyoruz. Ülke genelinde bu anlamda yürütülen çalışmaları yaygınlaştırmamız lazım.” diye konuştu.

‘OSB İHRACATI ARTIRACAK’

Sektörde yaklaşık 3 bin firmanın bulunduğu ve yüzde 40’ının ihracatçı olduğunu söyleyen Süren, 2022’de ihracatın 320 milyon dolar olduğunu, bu yıl ise yüzde 11’lik düşüş yaşandığını belirtti. Süren, “2023 bir istisnaydı, daha planlı şekilde 2024’e gireceğiz. Bu anlamda 2024, 2023’ten çok daha iyi geçecek. Fiyat tutturamamak ve finansmana erişim bizim için en büyük mücadele alanı. Sektörü bir araya getirecek bir OSB alanı ile ilgili Ticaret Bakanlığı ile yer tahsisi için görüşmelerimiz devam ediyor. 2024 yılında sonuçlanacak sürecin, ihracatımızı olumlu yönde etkileyeceğini düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.

EN ÖNEMLİ SORUN FİNANSMAN

Türkiye küresel markalar için büyük karlılık getiren önemli bir ülke olduğunu vurgulayan Süren, şöyle devam etti:

“Ancak son dönemde yüksek enflasyon, artan ham madde ve üretim maliyetleri nedeniyle sektörümüz için birtakım zorluklar da baş göstermeye başladı. Özellikle bu yılın ikinci çeyreği itibariyle Mısır, Hindistan, Çin ve Tayvan gibi ülkelere de ilginin yöneldiğini görüyoruz. Fiyat tutturamamak ve finansmana erişim bizim için en büyük mücadele alanı. Finansmana kolay erişim olmaması ve faizler, yeni yatırımların yapılamaması konusunda en büyük etken. Bu anlamda ihracatçıya daha uygun oranlarla kredi sağlanması gerektiğini düşünüyoruz. Sektör önlem olarak yeni yatırım yapmamaya çalışıyor.” Sektörün önemli sorunlarından birinin de taklit üretim olduğunun altını çizen Süren, sektördekilerin yüzde 70’i taklit üretim yaptığının bilgisini verdi. Sektöre yönelik vaatlerinin sorulduğunda ise sektörün kendine ait fuara ihtiyacı olduğunu ve sektöre ait bir fuarı hayata geçireceklerinden bahsetti.