Faizler havada uçuşuyor

Sıcak parayı yönlendiren uluslararası kuruluşların raporlarına bakıldığında halihazırda yüzde 8.5'te tutulan politika faizinin en az yüzde 16'ya çekilebileceği belirtilse de yüzde 20 ile yüzde 25 tahminleri yapanlar da var. Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in raporunda, Merkez Bankası'nın politika faizini mevduat faizlerine yaklaştırarak yüzde 25-30 seviyesine çekmesini beklendiği ifade edildi.

İŞ DÜNYASI NE SES VERECEK?

Piyasa işlem gören 2 yıllık hazine tahvilinin faizi yüzde 15.69 seviyesinde. TL mevduat faiz oranlarına baktığımızda Merkez Bankası verilerine göre, 9 Haziran itibarıyla üç aya kadar olanlarda yüzde 39.42; bir aya kadar olanlarda yüzde 26.49 seviyesinde. 92 gün vadeli 2 milyon TL mevduat için faizlere baktığımızda kimi bankalarda yüzde 43 oranı gözlense de bankaya göre yüzde 27-37 bandında değişiyor. Enflasyondaki düşüş dikkate alındığında ekonomik aktiviteye de gem vurmamak için politika faizinin bir miktar ortalama mevduat faizine yaklaştırılması beklenebilir. Ancak mevcut ortalama mevduat faizi ile eşit veya onun üzerine çıkan bir politika faizi kredi faizlerinde özellikle de değişken faizli kredilerin maliyetinde sert bir dalgalanma yaratacağı için reel sektörün sert tepkisi ile karşılaşabilir.

SADECE FAİZ İLE OLMAZ

Türkiye'nin risk primini gösteren CDS puanı salı itibarıyla 474'e geriledi. CDS'lerin 800'leri aştığı dönemler olmuştu. CDS'lerin ülkede bir faiz artışını fiyatladığı çok açık. Elbette konu sadece faiz artışı değil. Londra ile SWAP hattının açılarak TL'nin spekülatörlerce yurt dışı piyasalarda açığa satılmasının önü açılırsa döviz cephesinde oldukça dalgalı bir pazar görebiliriz. Elbette Londra bir derinlik taahhüdü verirse TL'nin değerinde daha önceki kur ataklarında olduğu gibi spekülasyon kaynaklı oynamalar olmayabilir. TL'nin değerinden çok TL'ye güveni tesis etmekle görevi ekonomi yönetiminin ve Merkez Bankası'nın faiz dışında atacağı adımlar ve vereceği mesajlar da yakından izlenecek.