Fatih Sultan Mehmet İstanbul'un fethinden sonra ilk bunu yaptı! Tarihin seyrini değiştirdi...

Fatih Sultan Mehmet İstanbul’un fethinin hemen akabinde surların içerisine girdikten sonra kendinden korkan yerel halka "asla eziyete uğramayacakları ve huzurlarının bozulmayacağı" güvenini verdi. Ardından büyük ölçüde fonksiyonu yitirmiş olan Ortodoks Kilisesini düzenlemek ve halka "hoş görülü" olunacağı mesajını vermil ve büyük saygı kazanmıştır.

İstanbul’un Fethi’nden önce Doğu ve Batı kiliselerini birleştirme konusunda yapılan tartışmalar sonunda İstanbul Ortodoks Patrikliği, Bizans tarihindeki mevkiini kaybetmiş, kilise mensupları arasında birlik bozulmuş ve bu yüzden Patrik U. Athanasios’un istifasından sonra bu makama yeni bir patrik tayini yapılmamıştır.

Fatih, ruhanileri yanına çağırarak “Patrik görevini yapan zat nerededir? Bana, bir padişah sıfatıyla icap eden ihtiram ve tazimi izhar etmeye niçin gelmiyor? diye sormuş; ruhaniler de buna, “vaktiyle patriğimiz olup, halen hayatta bulunan zat, kendi isteği ile makamını terk etti, biz de o andan itibaren yerine başkasını koymadık” cevabını vermişlerdir. Bunun üzerine Fatih, Ortodoks kilisesine yeni birisinin seçilmesini ve eski geleneğe göre takdis edilmesini emretmiş; Rumların isteği üzerine de Gennadios’u, İstanbul Ortodoks Kilisesi’nin reisliğine tayin etmiştir.

Fatih, Türk hakimiyeti altında ilk İstanbul (Fener) patriği olan Gennadios’a, Türk ve İslam Hukuku çerçevesinde, Ortodoks cemaatinin hukuki statüsünü yazılı olarak tespit eden, altında kendi imzasını taşıyan bir ferman verdi. Bu fermanda şöyle deniliyordu. “Kimse Patrik’e tahakküm itmesün, kim olursa olsun hiçbir kimse kendisine ilişmesin, kendisi ve ma’iyyetinde bulunan papazlar her türlü umûmi hizmetlerden müebbeden muaf olsun. Kiliseleri, camie tahvil edilmeyecektir, izdivaç ve defin işleri, şâir adet işleri Rum kilisesi ve âdetlerine göre eskisi gibi yapılacaktır.