FETÖ'den beraat etmişti: Başsavcılık itiraz etti

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Eski ÖSYM Başkanı Ali Demir'in FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi olmak suçunda beraat etmesine itiraz etti.

Demir, Ankara 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla, 'zincirleme şekilde görevi kötüye kullanma' suçundan ise 3,5 yıla kadar hapis cezası talebiyle tutuksuz yargılandı. Mahkeme heyeti Demir'in 'FETÖ üyeliği' suçundan beraatına karar verirken, 'zincirleme şekilde görevi kötüye kullanma' suçundan takdiri indirim ile 1 yıl 15 gün hapis cezası verdi ve hükmün açıklanmasını geri bıraktı.

VERİLEN KARARIN KANUNA AYKIRI OLDUĞU BELİRTİLDİ

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 'FETÖ üyeliği' suçundan verilen beraat kararına itiraz etti. Başsavcılığın Bölge Adliye Mahkemesi'ne sunduğu istinaf dilekçesinde Ankara 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nin beraat kararının kanuna aykırı olduğu belirtildi.

Dilekçede, Demir'in FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile irtibatlı ve iltisaklı olduğuna dair bilgi içeren ihbar tutanağı, kolluk araştırma tutanağı, yine örgütle irtibatına ilişkin tespit içeren araştırma tutanakları, bilirkişi raporları, ÖSYM Bilgi Güvenliği ve Yönetimi Daire Başkanlığı’nda bilişim personeli olarak görev yapan tanıkların ve FETÖ/PDY’nin ÖSYM başkanlığındaki yapılanmasına dair birbirleri ile tutarlı beyanları ve müşteki dilekçelerinde yer alan kuvvetli şüpheler ve deliller olduğuna dikkat çekildi.

TAM 121 KEZ FETÖ'NÜN ÜST DÜZEY KADROSU İLE GÖRÜŞTÜ

Dilekçede ayrıca Demir'in, FETÖ/PDY terör örgütünün tepe yönetimine yönelik Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmanın şüphelilerinden olan Ali Bayram ile 2006-2014 yılları arasında 90 kez, Cemil Koca ile 2008 yılında 3 kez, Suat Yıldırım ile 2012-2013 yılları arasında 2 kez, Süleyman Tiftik ile 2006 yılında 1 kez, Şerif Ali Tekalan ile 2010-2013 yılları arasında 25 kez, toplamda 121 görüşme kaydı olduğu belirtildi. Dilekçede, "Sanığın müspet suçtan cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken verilen beraat kararı kanuna aykırı" denilerek, kararın bozulması talep edildi.