22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

FETÖ’nün ‘baskı’ talebi Avrupa Konseyi’nde

AİHM’nin FETÖ’cü Yalçınkaya hakkındaki kararın uygulanması için Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne çağrı yapıldı. Bakanlar Komitesi, Adalet Meydanı Vakfı isimli kuruluşun başvurusunu aldı. Metinde FETÖ’yü aklayan kararların uygulanması için Türkiye’ye baskı yapılması çağrısında bulunuldu.

FETÖ’nün ‘baskı’ talebi Avrupa Konseyi’nde

Hollanda merkezli Adalet Meydanı Vakfı, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nden Türkiye’ye FETÖ’ye sahip çıkmasını talep etti. Komite, mart ayı toplantısında Vakfın başvurusunu aldığını bildirdi.

13 Şubat’ta Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne bildiri sunan Vakıf, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) FETÖ’cü Yüksel Yalçınkaya’yla ilgili aklama talebinin uygulanmasını talep etti. Vakıf Başkanı Mustafa Özmen imzalı çağrıda, Türkiye’de FETÖ’cülere yönelik davaların baştan görülmesi ve AİHM’nin Yalçınkaya kararı doğrultusunda aklama kararlarının alınması için baskı yapılması istendi.

‘SÖZDE TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYELİĞİ’

AİHM’de FETÖ’cülerin yaptığı 8 bin başvuru olduğu belirtilen bildiride, Türkiye’nin sistemli olarak sözde insan hakkı ihlali yaptığı iddia edildi. İhlallerin devam ettiğini ileri süren Vakıf, AİHM kararının uygulanması için ulusal düzeyde önlem alınması gerektiğini belirtti.

FETÖ’den “Hizmet/Gülen hareketi” şeklinde bahsedilen bildiride, örgüte yönelik soruşturma ve kovuşturmalarda sistematik sorun olduğu iddia edilirken, AİHM kararının uygulanmasıyla ilgili gelişmeler hakkında Bakanlar Komitesi'nin bilgilendirilmeye devam edileceği de kaydedildi. Bildiride şu talepte bulunuldu:

“Ne yazık ki, Büyük Daire tarafından tespit edilen bu sistemik sorunun çözümü için bugüne kadar ne idari ne de adli makamlar tarafından herhangi bir çaba sarf edilmemiştir. Aksine, Cumhurbaşkanı ve Adalet Bakanı da dahil olmak üzere çok sayıda üst düzey yetkili, Büyük Daire'nin Yalçınkaya kararının yanlış olduğunu belirtmiş ve bu açıklamalar doğrultusunda, benzer durumdaki kişiler tarafından yapılan tüm yargılamanın yenilenmesi talepleri mahkemeler tarafından reddedilmiştir. Büyük Daire'nin bulgularının tam aksine, benzer durumdaki kişilerin yeni soruşturmaları ve mahkumiyetleri adli birimler tarafından devam ettirilmiştir. Bu anlamda, sözde terör örgütü üyeliğinden yargılanan ve hüküm giyenlerin sayısı her geçen gün artmaya devam etmektedir.

TERÖR ÖRGÜTÜ VARLIĞI KANITLANMAMIŞ

“Bu kararlardan anlaşılacağı üzere, ağır ceza mahkemeleri, Bylock uygulamasını kullandıkları iddiası da dahil olmak üzere benzer delillere dayanarak aynı suçtan mahkum olan hükümlülerin yeniden yargılama taleplerini kategorik olarak reddetmiştir. Bazı kişilerin mahkumiyet kararlarından, Büyük Daire kararında belirtildiği üzere kapatıldığı tarihe kadar yasallık karinesinden yararlanan Bank Asya'da hesaplarının bulunduğu ve maaşlarının yatırıldığı gerekçesiyle mahkum edildikleri de anlaşılmaktadır. Bazı kişilerin mahkumiyet kararlarından, kapatılmadan önce yasal olarak kurulmuş ve faaliyet göstermiş olan ve Yüksel Yalçınkaya kararında Sözleşme'nin 11. maddesi kapsamına giren bir hakkın kullanılmasıyla doğrudan ilgili olduğu açıkça vurgulanan derneklere üye oldukları gerekçesiyle mahkum edildikleri de görülmektedir. Bu mahkumiyet kararlarının hiçbirinde, duruşma mahkemeleri, Yalçınkaya davasında tanımlandığı gibi, terör örgütü üyesi olma suçunun maddi ve manevi unsurlarının varlığını kanıtlamamış veya analiz etmemiştir. Benzer şekilde, sanıkların savunma hakları da Yalçınkaya davasında tarif edilen benzer koşullarda ihlal edilmiştir. Ceza kovuşturmaları, sanığın mahkumiyetinin açıklanması için tamamlanması gereken resmi prosedürlerden başka bir şey değildi. Sanıkların hiçbir savunma argümanı duruşma mahkemeleri tarafından dikkate alınmamıştır.

‘ENDİŞE VERİCİ’

“Büyük Daire'nin Yüksel Yalçınkaya v. Türkiye (no. 15669/20) kararının ardından, Hükümet henüz bir eylem planı veya eylem raporu sunmamıştır. Bununla birlikte, Cumhurbaşkanı da dâhil olmak üzere üst düzey yetkililer tarafından kararın açıklanmasının ardından uygulanması endişe vericidir ve düzgün, etkili ve hızlı bir şekilde uygulanmasını olumsuz yönde etkileme potansiyeline sahiptir. Özellikle benzer davalarla ilgili olarak.

‘TÜRK MAKAMLARI KARARI UYGULAMIYOR’

“Stichting Justice Square, Yüksel Yalçınkaya ile benzer koşullar altında aynı suçtan hüküm giymiş kişilerin ceza yargılamalarının yeniden başlatılması taleplerinin mahkemeler tarafından kategorik olarak reddedilmeye devam ettiğini ve bu nedenle Yüksel Yalçınkaya'nın davasına benzer şekilde kesinleşmiş kararlarla kapatılan davalarda tespit edilen eksikliklerin giderilmesi için Türk makamları tarafından genel önlemler alınmadığını belirtmek ister, ve bu nedenle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi önünde bekleyenler de dahil olmak üzere benzer davalarla ilgili olarak hiçbir restitutio in integrum (eski halin iadesi) tedbiri alınmamıştır.

‘DAVAYI GÜNDEMDE TUTUN’

“Bu nedenlerle, Stichting Justice Square, Bakanlar Kurulu'nu: Yüksel Yalçınkaya v. Türkiye (no. 15669/20) kararını mümkün olan en erken toplantısının gündemine almaya; Türkiye'yi eylem planını zamanında sunmaya, geliştirilmiş prosedür ve tartışmalı toplantılar kapsamında incelemeye ve bu davanın takibini her insan hakları toplantısının gündeminde tutmaya davet eder.”

FETÖ’NÜN AVUKATINDAN TEŞEKKÜR

Yurtdışında FETÖ’cülerin avukatlığını yapan Gökhan Güneş, Adalet Meydanı Vakfı’na sosyal medya üzerinden teşekkür ederek şunları belirtti:

“Teşekkürler Justice Square! Adalet Meydanı tarafından Yalçınkaya kararının uygulanmasına ilişkin yapılan ikinci bildirim Bakanlar Komitesine ulaşmış. Kararın uygulanması adına bu bildirimler ve konunun takibi çok önemli. Bu ve benzeri değerli çalışmaları için Adalet Meydanı’na teşekkür eder; daha önce yaptığımız çağrı yineleyerek, sizleri böylesi önemli çalışmalara imza atan Vakfın hesaplarını takibe davet ediyorum. Haydi dostlar, ilk hedef 10 bin takipçiye ulaşmak.”

AİHM’NİN YALÇINKAYA KARARI

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 26 Eylül 2023’te FETÖ hükümlüsü Yüksel Yalçınkaya’nın başvurusunu karara bağlamış, Türkiye’deki yerel mahkemenin kabul ettiği FETÖ delillerini reddetmişti. Yüksek Mahkeme, Bylock kullanmanın, Banka Asya’ya para yatırmanın ve FETÖ kuruluşlarına üye olmanın terör örgütü üyeliğine delil olamayacağını ileri sürmüştü.Türkiye’nin tazminata mahkum edildiği kararın, çok sayıda FETÖ’cünün başvurusu için de emsal nitelikte olacağı yorumu yapılmıştı.

FETÖ AİHM Türkiye