‘Filistinliler kendi kaderlerini tayin etsin’

Rusya Dışişleri Bakanlığı, HAMAS Siyasi Büro Üyesi Musa Ebu Merzuk’un da yer aldığı heyetin Moskova’yı ziyaret ettiğini bildirdi. Rus yetkililerin Merzuk’la görüşmeler gerçekleştirdiği bilgisine yer verilen açıklamada, Gazze Şeridi'ndeki yabancı rehinelerin derhal serbest bırakılması konusunda temaslarda bulunulduğu, Rus ve diğer yabancı vatandaşların Filistin topraklarından tahliyesinin sağlanmasına ilişkin konuların ele alındığı kaydedildi.

PESKOV: ‘İNSANİ FELAKET’

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, ziyarete ilişkin yaptığı açıklamada, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in HAMAS heyetiyle görüşme planlamadığını belirterek, görüşmelerin Rusya Dışişleri Bakanlığı çerçevesinde yapıldığını söyledi. Gazze Şeridi'nde insani felaket yaşandığını ve bölgeye insani yardım sunulması gerektiğini belirten Peskov, “İnsani yardım kamyonlarının Refah Sınır Kapısı'ndan geçmesine izin verilmiyor, sadece 20 kamyon alındı ve bu çok az. İnsanları tahliye etmiyorlar ve bu yüzden durum felaket. Kara harekâtı başladığında ne hale geleceğini tahmin etmek zor ancak durum daha da kötüleşebilir” dedi.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova da düzenlediği basın toplantısında HAMAS heyeti ile birlikte İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Ali Bakıri ile Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Galuzin'in de görüştüğünü açıkladı. Rus sözcü, HAMAS heyetinin Moskova'yı ziyaretine ilişkin ayrıntıları paylaşmadı.

İSRAİL KINADI

İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lior Haiat, “HAMAS’IN DEAŞ'tan daha kötü bir terör örgütü olduğunu” iddia ederek, HAMAS liderliğinin Bin 400 İsraillinin ölümü, 220 kadar İsraillinin esir alınmasından sorumlu olduğunu savundu. İsrail'in HAMAS’ın “üst düzey yetkililerinin” Moskova'ya davet edilmesini kınadığını aktaran Haiat, bunun “terörü desteklemek ve HAMAS teröristlerinin katliamlarını desteklemek anlamına geldiğini” iddia etti. İsrail, Rus hükümetinden HAMAS heyetini “derhal sınır dışı etmesini” istedi.

ABDULLAHİYAN’DAN REFERANDUM ÇAĞRISI

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan da Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun Filistin'deki durum ile ilgili olağanüstü toplantısında konuştu. Filistin'deki sorunun yaklaşık 80 yıldır devam ettiğini ve mevcut durumun boyutlarının Filistinli direnişçilerle çatışma boyutuna indirgenmesinin “büyük bir yalan” olduğunu söyleyen Abdullahiyan, şöyle devam etti:

“Uluslararası hukuk ilkeleri ve BM'nin yüzlerce kararına göre, Filistin topraklarının tamamı işgal altındaki topraklardır. Buna göre de Siyonist rejim (İsrail) Filistin topraklarında saldırgan ve işgalci kabul edilmektedir.” Sorunun çözümü için Filistinlilerin kendi kaderini tayin hakkının hayata geçirilmesi ve başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulması gerektiğini ifade eden Abdullahiyan, Filistin'de Hristiyan, Yahudi ve Müslümanların katılacağı bir referandumla Filistinlilerin kendi kaderini tayin edebileceğini vurguladı. İsrail'in temelinin “saldırganlığa, işgale, suça, yalana ve aldatmaya dayandığını” söyleyen Abdullahiyan, şu ifadeleri kullandı:

“Bu rejim bugüne kadar bölgede 20'den fazla savaş başlatmış, istisnasız tüm komşularını işgal etmiş ve bölge dışındaki birçok ülkeye saldırmıştır. Hala Filistin'in yanı sıra bazı Arap ülkelerinin topraklarını da işgal etmektedir.”

İRAN, KATAR, TÜRKİYE BİRLİKTE

İran'ın Filistin-İsrail çatışmalarının yayılmasını istemediğini vurgulayan Abdullahiyan, şöyle konuştu: “Şu anda Filistin'deki soykırımı yöneten Amerikalı devlet adamlarına açıkça söylüyorum ki bölgede savaşın yayılmasını istemiyoruz ancak Gazze'deki soykırım devam ederse ateşi durduramayacağız ve onlar (ABD) da bu ateşten kurtulamayacak. Savaşın genişlememesini isteyen Gazze'deki saldırılarını durdurması için İsrail'e baskı yapmalıdır.”

İsrail’in tutukladığı 6 bin Filistinlinin serbest bırakılması karşılığında, HAMAS’ın, rehin alınan İsrailli sivilleri serbest bırakmaya hazır olduklarını Tahran'a ilettiğini aktaran İranlı Bakan, “İran, Katar ve Türkiye ile birlikte bölgede barış ve istikrarın sağlanması için üzerine düşen rolü oynamaya hazır.” dedi.