Finansal kuşatma
Merkez Bankası'nın kritik faiz kararı öncesi FATF'ın Türkiye'yi 'gri listeye' aldığı haberi sızdırıldı. Oysa Türkiye, üyesi olduğu yapının tavsiyeleri doğrultusunda sekiz ayrı reformu hayata geçirdi. Netleşmeyen kararlara ilişkin haber akışları Türk piyasalarına yönelik spekülasyonu artırıyor
Türkiye Atlantik cephesinden gelen birçok tehditle karşı karşıya. Bir yandan ABD'de sündürülen Halkbank davası ve S-400'ler nedeniyle Demokles'in Kılıcı gibi tutulan CAATSA yaptırımları diğer yanda Yunanistan'ın Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin haklarını hiçe sayarak Avrupa Birliği nezdinde yaptığı girişimlerle bu hafta gündeme gelen olası yaptırım görüşmeleri... Bunun yanında dün Financial Times’a sızdırılan Malî Eylem Görev Gücü (FATF) kararı. Türkiye'nin de üyesi olduğu FATF'ın Genel Kurul kararı öncesi sızdırılan ve doğruluğu teyit edilmeyen habere göre, kuruluşun Türkiye'yi “gri listeye” alabileceği bildirildi.
TÜRKİYE ÜZERİNE DÜŞENİ YAPTI
FATF dünya çapında kara para ile mücadele için oluşturulan bir yapı. Bu yapı ülkelerin kara para ile mücadelede hangi regülasyonları yaptığını bir bakıma denetliyor ve bunun sonucunda ülkeleri sınıflandırıyor. Gri listede yer almak demek bu kuruluşun izleme alanına girmek demek ve kara para ile mücadelede atılan adımların yeterince kuvvetli olmaması anlamına geliyor. Ancak Türkiye son dönemde bu yolda önemli regülasyonları hayata geçirdi. Türkiye'nin 7262 sayılı Kanun çerçevesinde kaydettiği gelişmeler Haziran 2021 FATF Genel Kurulu öncesinde kabul edildi ve Türkiye düşük not aldığı 4 tavsiyeden (Terörizmin Finansmanı ve Kitle İmha Silahları alanında hedeflenen finansal yaptırımlar, iç kontrol ve iştirakler ile yaptırımlar konulu tavsiyelerden) not artışı sağladı. Kovid-19 salgını sürecindeki tam kapanma tedbirlerine rağmen, Türkiye FATF standartlarına uyum için kayda değer bir gelişme kaydetti ve mevzuat açısından üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdi.
8+1 DÜZENLEME YAPILDI
Bu kapsamda Türkiye şu sekiz adımı attı: “1-Malvarlığı dondurma kararlarını 24 saatten kısa bir sürede çıkarabildi, iç dondurma mekanizmasını tesis edildi. 2- Yükümlü gruplarına risk bazlı denetim uygulandı ve yükümlülüklere uyum rehberleri hazırlandı. 3- Tüzel kişiler için risk analizi çalışmasını tamamladı. 4- Gerçek faydalanıcılık sicili kuruldu. 5- MASAK yeniden yapılandırıldı. 6- Kara para aklama ve terörizmin finansmanı suçları için ihtisas mahkemeleri kuruldu. 7- UYAP’taki adli istatistik modülü daha etkin hale getirildi. 8- Suç gelirlerinin aklanması ve terörizmin finansmanında etkinliğin artırılmasına ilişkin Ulusal Strateji Belgesi konulu Cumhurbaşkanlığı Genelgesini yürürlüğe alındı.” Yapılan bu çalışmalar neticesinde Türkiye'nin FATF raporunda tespit edilen tüm eksikliklere temas eden gelişmeler kaydedildi. Öte yandan geçen günlerde döviz bürolarında kimlik beyanının alanını genişleten uygulamanın da kayıt dışı ve karapara ile mücadele alanlarına girdiğini hatırlatalım. FATF bünyesinde kararların uzlaşı ile alındığını da not düşelim. Bu anlamda bugün yapılacak oylama öncesi sızdırılan haberin neye hizmet ettiğini anlamak zor değil.
KARAR ÖNCESİ DOLAR YÜKSELDİ
Yine bugün yapılacak Merkez Bankası Para Politikası Kurulu toplantısından çıkacak faiz kararı piyasaların seyri anlamında önem taşıyor. Ünlü & Co'nun günlük piyasa bültenine göre, Uluslararası dolar endeksi son beş işlem gününde 94.5 seviyesinden 93.5 seviyesine kadar geriledi. Gelişmekte olan para birimleri de eylül ayı içerisinde değer kayıplarının bir kısmını geri aldılar. Ay başından bu yana sadece 6 gelişen para birimi dolar karşısında değer kaybetti. En fazla değer kaybeden para birimi yüzde 4.46 ile Türk lirası oldu. Salı günü dolar/TL yedi gün sonra geriledi. PPK toplantısında piyasa faiz indirimi beklentisi 50 baz olmasına karşılık TCMB yönetiminde yapılan son değişiklikler sonrasında 100 baz puanlık bir indirimin kurda fiyatlandığı ifade ediliyor. Dün ise dolar kuru 9.35 TL'ye kadar yükselirken, piyasada işlem gören iki yıllık tahvilin faizinin yüzde 18.54 olması dikkat çekti. Bu oran Merkez Bankası'nın politika faizinin yaklaşık bir puan üzerinde. Dolar öğleden sonra ise düşüşe geçti.
KREDİBİLİTE KAYBI ETKİSİ
Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) Başekonomisti Robin Brooks ise Twitter'da yayınladığı tabloda Türkiye'nin yüksek politika faizi sayesinde dalgalı sıcak para girişleriyle TL'yi çok güçlü tuttuğunu, dolayısıyla faiz indirimlerine karşı olmadıklarını söyledi. Brooks, Türkiye'nin önündeki zorluğun ise uzun vadeli tahvil faizlerini yükseltmeden bunu yapmak olduğunu not etti. Kendisinin de belirttiği üzere Türkiye bunu başaramadı. Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp de bu konuda daha önce yaptıkları çalışmayı hatırlatarak, Twitter'dan “Politika faizini düşürmesini takiben piyasa faizleri artıyor. Bu öngörülemez bir sonuç değil, zaman içindeki kredibilite kaybının doğal bir sonucu” mesajını paylaştı.