21 Eylül 2024 Cumartesi
İstanbul 20°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Fransa’nın Libya’da artan askeri faaliyetleri: Operasyon karargâhı Charles de Gaulle

Fransa, operasyon karargâhını Sirte şehrinin 80 km kuzeyinde bulunan Charles de Gaulle uçak gemisinde kurmuş durumda. İstihbarat uçakları ve İHA’lar düzenli olarak bilgi toplarken Fransa Çad’dan gelen paralı askerlere de danışmanlık yapıyor.

Fransa’nın Libya’da artan askeri faaliyetleri: Operasyon karargâhı Charles de Gaulle
A+ A-
AYDINLIK / LİBYA

Fransa, Birleşmiş Milletler (BM)'in resmen tanıdığı Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH)'ne karşı savaşan Hafter milislerine eğitim ve istihbarat desteği sağlamaya devam ediyor.

Aydınlık, 7 Mayıs'ta bölge kaynaklarına dayanarak Fransız ordusuyla Hafter'in Libya Ulusal Ordusu arasındaki ilişkilerin ayrıntılarını ortaya koymuştu. O dönemde 60 kadar Fransız Silahlı Kuvvetleri personeli Hafter safında eğitim ve istihbarat desteği veriyordu. Türkiye’yle Fransa arasında Doğu Akdeniz ve Libya üzerinden gerginliğin tırmanmasıyla Aydınlık, güncel durumu yerel kaynaklardan tekrar araştırdı.

KONTROL MACRON’DA

Kaynaklar, 2019 yılında Batı Libya’daki Garyan şehrinde Fransız Hava Kuvvetleri’nin tedarik ettiği “Javelin” güdümlü tanksavar füzesinin UMH güçleri tarafından ele geçirildiğini hatırlattılar. Böylece dünya basınına Fransız ordusunun Libya iç savaşına doğrudan taraf olduğu yansıyınca, Aydınlık’ın ulaştığı kaynaklar, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Fransa’nın Libya’daki faaliyetlerini doğrudan kendi kontrolüne aldığına dikkat çektiler.

PARİS’TE PANİK HAVASI

Libya’ya Türk ordusunun UMH’nin davetiyle gelmesi ve bunu takiben Hafter güçlerinin geri çekilmeye başlaması, Paris’te çok ciddi endişe yarattı. Paris, Halife Hafter üzerine alternatifsiz bir şekilde oynamıştı. Şimdi de yenilgiye uğraması, Kuzey Afrika’daki Fransız çıkarlarının hezimetine yol açıyordu. Kaynaklara göre bunun üzerine Macron, son dönemde Libya Ulusal Ordusu’na yardımı tekrar faal duruma geçirme kararı aldı.

ÇADLI PARALI ASKERLERE FRANSIZ DANIŞMAN

Şu an Fransız Silahlı Kuvvetleri, operasyon karargâhını Sirte şehrinin 80 km kuzeyinde bulunan Charles de Gaulle uçak gemisinde kurmuş durumda. Sirte, Libya iç savaşının bu safhasındaki en kritik bölge.

Operasyon karargâhı adına Fransız Hava Kuvvetleri’nin istihbarat uçakları ve İHA’ları düzenli olarak Libya yönünde bilgi toplama faaliyeti yürütüyor. Çad’dan gelen paralı askerler grubuna (700 kişilik) ise Fransız yabancı lejyonunun astsubay personelinden danışmanlar (12 askeri personel) da dâhil edildi.

İLERİ HAVA KONTROLÖR GRUBU GÖNDERİLDİ

Diğer taraftan gerektiği durumda Sirte bölgesine Fransız hava kuvvetlerinden hava desteği sağlamak için, bir grup ileri hava kontrolörü de gönderildi.

Aydınlık’ın edindiği bilgilere göre Benin havaalanında (Bingazi) görevlendirilen bir grup Fransız danışman ile Hafter’e bağlı Libya Ulusal Ordusu yüksek komutası arasındaki temaslar da önemli ölçüde yoğunlaşmış durumda. Ayrıca, belirtilen operasyonel grubun temsilcileri, Hafter’in karargâhında görev yapan Mısırlı askeri personelle de yakın işbirliği içinde çalışıyor.

Fransa’nın Libya’da artan askeri faaliyetleri: Operasyon karargâhı Charles de Gaulle - Resim: 1

Aydınlık, 8 Mayıs’ta Fransa’nın Libya’da uluslararası hukuka aykırı bir şekilde Hafter tarafına verdiği desteğin ve Fransız Ordusu’yla Libya Ulusal Ordusu arasındaki ilişkilerin ayrıntılarını ortaya koymuştu.

SAĞLIK ÇALIŞANLARI HAFTER'İN HEDEFİNDE

Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'e bağlı milislerle mücadele eden Libya ordusu bünyesindeki sağlık çalışanları, milislerin saldırıları karşısında uluslarası toplumun sessizliğinden şikayet ediyor.

Ülkede yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakasına henüz rastlanmamışken Birleşmiş Milletler (BM), dünya genelindeki salgını göz önüne alarak 22 Mart'ta taraflara ateşkes önerisi yaptı. Libya hükümeti, öneriyi kabul etti, Hafter tarafı da çağrıyı kabul ettiğini duyurdu ancak dakikalar içinde Trablus'a roketli saldırı düzenledi.

Libya'da ilk Kovid-19 vakasının 23 Mart'ta tespit edilmesinden bir gün sonra Hafter milisleri, Trablus'ta koronavirüs hastalarının tedavi gördüğü El-Hadra Hastanesi'nin yoğun bakım ünitesinin de aralarında yer aldığı Trablus'un yerleşim bölgelerine son dönemdeki en yoğun saldırılarından birini gerçekleştirdi.

Libya Sağlık Bakanlığı yetkililerinin paylaştığı rakamlara göre, Nisan 2019-Haziran 2020 döneminde Hafter milislerinin başkente yönelik saldırıları sonucu 24 sağlık çalışanı hayatını kaybetti, 45'i yaralandı.

BM'nin paylaştığı rakamlara göre, Libya'da (Hafter milislerinin başkente yönelik saldırısının başladığı) Nisan 2019'dan bugüne kadar 23 sağlık merkezi bombalandı. BM'nin açıklamasında, sağlık merkezlerine yönelik 9 saldırının dünyanın salgınla boğuştuğu 2020 yılında yapıldığına dikkat çekildi.

ATEŞ HATTINDAKİ SAĞLIKÇILAR

Hafter bir yandan başkenti ele geçirme girişiminde bulunurken bir yandan da Sirte vilayeti ekseninde Ebu Gıreyn bölgesinde ilerlemeye çalıştı. Ebu Gıreyn bölgesinde görev yapan sahra hastanesindeki sağlık çalışanları da bu süreçte hayat kurtarmak için kendi canlarını defalarca riske attı.

Bir dönem yoğun çatışmalara sahne olan Ebu Gıreyn bölgesindeki sahra hastanesinde görev yapan sağlık çalışanları yaşadıkları süreci anlattı.

Henüz tıp fakültesi öğrencisi olan İsmail Beşir (22), okuluna üçüncü sınıfta ara verdiğini ve Ebu Gıreyn bölgesinde gönüllü olarak çalışmaya başladığını söyledi. Beşir, “Sağlık ekiplerinin hayati tehlikesi cephe hatlarında savaşçılardan farklı olmuyor. Birkaç kere araçlarımız hava ve kara saldırısıyla hedef alındı. Bizler de aynı şekilde görevimizi yapmaya çalışıyoruz. Çok arkadaşımızı da bu uğurda kaybettik” dedi.

Gönüllü Hemşire Adil Ebu Şufa da karşılaştıkları en büyük zorluğun ambulansların, sağlık ekiplerinin hedef alınması olduğunu belirtti. Savaş ortasında ve cephe hattında görev yapan bir sağlık çalışanı olarak çok acı olaylara tanık olduğunu paylaşan Ebu Şufa, yaklaşık bir ay önce yaşadığı ancak ömür boyu unutamayacağını söylediği anısını şöyle anlattı: “Bizim hatıralarımızın hepsi üzücü, hiçbirini unutmuyorum. Ama bir keresinde savaş uçağının hedef aldığı bir noktaya gittik. Orada birinin ceset parçaları vardı. Etraftaki bir kişiye 'Bu kimdir?' diye sorduğumuzda, bize o şahsın kim olduğunu söyledi. Ancak sonradan öğrendik ki cesedin kimliğini sorduğumuz kişi meğer ölen kişinin babasıymış. Bu, bugüne kadar beni en çok etkileyen olaydır.”

Son Dakika Haberleri