'Putin' soruşturmasını gazeteci Aydın Cingöz ile konuştuk: Futbola siyaseti karıştıran bizzat UEFA

Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi 2’nci Eleme Turu’nda sahasında Dinamo Kiev’e elendi ancak uzatmalara giden maçtan daha çok sarı-lacivertli tribünlerin karşılaşma sırasında yaptığı ‘Vladimir Putin’ tezahüratı konuşuldu. Kiev’li futbolcu Buyalskyi’nin 57’nci dakikada attığı golden sonra takım arkadaşlarıyla birlikte abartılı biçimde sevinmesi ve Fenerbahçe taraftarlarına dönüp el hareketleri yapması sonucunda taraftarlar yaklaşık 30 saniye boyunca Rusya Devlet Başkanı Putin’in ismini haykırdı.

Dün UEFA’dan yayımlanan açıklamada, Fenerbahçe taraftarlarının Kiev maçı davranışları hakkında soruşturma başlatıldığı duyurusu yapıldı. UEFA’nın takındığı tavrı, gazeteci Aydın Cingöz ile konuştuk.

‘TEPKİNİN NEDENİ KIEVLİLERİN KIŞKIRTMASI’

• Rusya-Ukrayna savaşı halen dünya gündeminin üst sıralarında. Fenerbahçe taraftarının üç gün önceki Putin tezahüratı ise Kiev maçından çok konuşuldu. Bu tezahürat basında sıkça dile getirildiği üzere ‘kabul edilemez’ midir sizce de?

‘Kabul edilemez’ diye bir şey yok. Bir defa, Türkiye bu savaşta bir taraf değil. Türk siyaseti açısından bakacak olursak, Türk devleti her iki ülkeyle de iletişim halinde ve Rusya ile de görüşmelere devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya ile ilişkilerimizi sürdürüyor. Öte yandan, Fenerbahçe, bundan 3-4 ay önce Shakhtar Donetsk ile bir hazırlık maçı yaptı, gelirini de Ukrayna’daki savaş mağdurlarına bağışladı. Maçtaki tepkinin ana nedeni çok açık: Kievli futbolcunun golü attıktan sonra Fenerbahçe tribünlerini kışkırtması. Taraftarlar da ‘Putin’ diye bağırarak bu provokasyona karşılık verdi.

Bu tezahürata ‘kabul edilemez’ olarak bakabilmek için Putin ile ilgili bir nihai kararın olması gerek. Putin savaş suçlusu mu ilan edildi ya da buna benzer bir şey mi oldu? Hayır. Putin’in tek bir sıfatı var, Rusya Devleti’nin başkanı. Ayrıca, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy lehine bağırılsa kimsenin sesi çıkmayacaktı.

‘KARARLARI BATI GÜDÜMÜNDE’

• Maçtan saatler sonra UEFA bir soruşturma açtığını açıkladı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

UEFA’nın soruşturma açmasını bekliyordum. Açarlar ama haklı oldukları için değil elbette. UEFA, Batı’nın ve ABD’nin politikası neyse o şekilde tavır alan bir organizasyon. Tüzük ve yasaları gereğince akıl almaz bir özgürlükleri var. O yasalar da egemen güçlerin hakimiyetinde. Şöyle bakalım: Türkiye, Zeytin Dalı Harekatı’nı yaptıktan sonra milli futbolcularımız Fransa maçı başta olmak üzere Avrupa Şampiyonası grup eleme maçlarında attığımız gollerin ardından asker selamı verdi, Mehmetçiğe armağan etti. UEFA ardından Türkiye hakkında disiplin soruşturması açmıştı.

UEFA, “Futbola siyaset karıştırılamaz.” diyemez. Eğer futbola siyaset karıştırmaktan uzak kalmak isteselerdi, Rus takımlarına yönelik ambargoyu kabul etmezlerdi. Ancak siyaseti karıştıran UEFA’nın ta kendisi. UEFA’nın seni cezalandırmaya kalkması, senin onlar gibi Batı güdümlü davranmadığın için. Bunun altını çizmek lazım.

Bence en önemli örnek şu: Terör deyince aklımıza gelen ilk ülkelerden, devletlerden biri İsrail ve Ortadoğu’da yer alıyorlar. Mısır, Suriye, Irak, Lübnan gibi Ortadoğu ülkelerinin milli takımları ve futbol kulüpleri UEFA organizasyonlarında mücadele edebiliyor mu? Edemiyor. Peki İsrail’in bu organizasyonlara dahil edilmesini nasıl yorumlayacağız? UEFA, Batı merkezli ve kararları da Batı’nın istekleri doğrultusunda. Bu yüzden, UEFA’nın, Fenerlilerin tezahüratına sessiz kalmasını beklemiyordum.

‘UEFA’NIN ŞİKE KUMPASI TAVRINI BİLİYORUZ’

• UEFA diğer spor organizasyonlarındaki Rusya karşıtı hamlelerde olduğu gibi olayı ‘abartarak’ Fenerbahçe’ye ciddi bir ceza verebilir mi?

İşin hukuki boyutunu daha geniş bir çerçevede ele almak gerekiyor ama UEFA Fenerbahçe’yi cezalandırma noktasına gidecektir. Fenerbahçe ne yapar, işi CAS’a götürür ama Fenerbahçe lehine bir karar çıkacağını sanmıyorum. Çünkü orada hukuk işlemiyor. Tabii burada Fenerbahçe şu yanlışı yaptı, olayla ilgili bir açıklama yaparak tezahüratı “kabul edilemez” bulduğunu söyledi. Fenerbahçe bu açıklamayı İngilizce ve Fransızca olarak UEFA’ya da göndererek, “Bana bir ceza verirseniz ben bunu kabul ederim.” hasassiyetiyle meseleye bakıyor ama bence bu yanlış.

Bu meselede bireysel görüşlerin dışında, devlet politikalarıyla bu olaydaki politikanın uyumlu olması gerektiğini düşünüyorum ama Fenerbahçe bunu tercih etmedi. UEFA’nın şike kumpası dönemindeki tavrını da en iyi bilen Fenerbahçe. Uydurma fezlekelerle Fenerbahçe’yi 3 yıl men etti UEFA. Fenerbahçe bunu oturup düşünmeli. Tabii bugün başkanlık görevinde Aziz Yıldırım olsa nasıl davranırdı, UEFA’ya karşı duruşu böyle mi olurdu, onu da irdelemek gerek.