Gazeteci dört şair
Aykut Poturoğlu... Ataol Behramoğlu... İsmet Özel ve Attila İlhan, şairliği ve gazeteciliği bir arada götürmüş, dört usta kalem...
Bugün sizlere şairliği ve gazeteciliği bir arada götürmüş, dört usta kalemden söz edeceğim. Cumhuriyet dönemi böyle nitelikli şairlerimiz çok var ama yer darlığı nedeniyle diğer ustalardan zaman içerisinde söz edeceğim.
İlk şair gazetecimiz aynı zamanda yakın arkadaşım olan ve genç yaşta aramızdan ayrılan Aykut Poturoğlu.
Kendisi İzmir 'de yaşıyordu. Ben İstanbul’daydım. Sık sık mektuplaşırdık. Aynı dergilerde şiirlerimiz çıktı.
1972 de sorumluluğunu üstlendiğim Son Çağ dergisine şiirlerini göndermiş, biz de severek yayınlamıştık.
Sağlığında hiç kitap çıkarmadı. Ancak ölümünden sonra ailesi aracılığıyla “Süryani” adında bir şiir kitabı yayımlandı.
1941 doğumlu olan Poturoğlu, çok yetenekli ve toplumcu bir şairdi. Gazeteciliğe Ege Express’te başlamıştı. Milliyet’in Ege ekinde de köşesi vardı.
Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin açtığı uluslararası yarışmada “fotoğraf” dalında yılın gazetecisi oldu.
Toplumsal görüşte şiirler yazan Poturoğlu’nun dizeleri umut ve isyan doludur: Bir akşam vakti / Basmane açıklarında / Kınından sıyrılmış / Kasatura biçiminde / İçime yaslandı sevda / Ki işsizliği ve hainliği ceplerimde / Mühürlenmiş bir evrak gibi taşıyorum/
Hukuk öğrenimi gören, aynı zamanda Gazetecilik Yüksek Okulu’nu bitiren Poturoğlu, gazetecilikte birçok ödül alır. Düzyazı alanında da başarılar gösterir.
Ama her şeyden önce çok yetenekli bir şairdir.
DERGİCİLİĞİN KİLOMETRE TAŞI: HALKIN DOSTLARI
Yazdığı her şiir dillerden düşmeyen, hâlen Cumhuriyet’te köşe yazarlığı yapan Ataol Behramoğlu diğer usta bir kalemdir. Görüşüme göre şairliği daima ön plandadır.
1960’ların sonunda çıkardığı dergilerle, yazdığı şiirlerle 68 kuşağını derinden etkilemiştir. Bizim kuşak, devrimci şiiri, A. Behramoğlu, Attila İlhan, H. Hüseyin ve onlar gibi coşkulu şiirler yazan diğerleri tarafından sevdi.
1942 yılında doğan Behramoğlu, Ankara Üniversitesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. İsmet Özel’le birlikte çıkardığı Halkın Dostları dergisi dergiciliğin kilometre taşlarından biridir.
Behramoğlu “Kardeş Türküler” adını verdiği bir kitabında başta Çehov, Gorki ve Puşkin olmak üzere birçok Rus şair ve yazarını çevirileriyle bir araya getirmiştir.
Pek şiir ezberlemem ama Behramoğlu’nun şu dörtlüğü zihnime kazınmıştır. Unutamam, her fırsatta herkese okurum: Cellat uyandı yatağında bir gece / Tanrım dedi bu ne zor bilmece / Öldükçe çoğalıyor adamlar / Ben tükenmekteyim öldürdükçe
Yine 68 kuşağını çok etkileyen dergi ve kitaplara imzasını atan, baskı üzerine baskı yapan “Evet İsyan” kitabının şairi İsmet Özel.
O da 1944 doğumlu olup Ataol Behramoğlu ile birlikte çok ses getiren Halkın Dostları dergisinin kurucusu idi. Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde öğrenimini sürdürürken Fikir Kulübü’nün de asbaşkanı olmuştu. Askerliğini ise sakıncalı onbaşı olarak yapmıştı.
Radikal solcu şairler arasında yer aldı. Gazete yazarlığını da sürdüren Özel, aynı zamanda öğretmenlik de yapmaktadır.
1969 yılında dönemin ünlü Ant Dergisi, rahmetli Osman Saffet Arolat’ın başkanlığında “devrimci genç şairlerin savaşı” başlıklı bir açık oturum yapmıştı.
O oturumda Özel bütün benliğiyle pasifist şiir anlayışına karşı çıkarak kavgacı şiirden yana tavır almıştı.
Ancak 1971 yılında önemli bir değişim geçirerek sağa kayar ve tutucu İslamcı bir dünya görüşüne bağlanır.
Üniversite yıllarımda İsmet Özel’in “Evet İsyan” şiir kitabını okuyunca çok etkilenmiştim. Kitaptaki şiirler sağlam dizelerle örülmüş yalın ve ses getiren şiirlerdi. Halâ kitap, kütüphanemin ön sıralarında durur. İşte o kitaptaki güzel şiirlerden kısa bir bölüm: mahmur bir tohumdun delikanlı bağrıma / ve hatırlıyorum lokavt vardı / tomarla muştuyu omuzlayarak genç adamlar / polisin sevmediği genç adamlar sokaklarda / patronları kudurtan gazeteler satarlardı
1925 yılında Menemen’de doğan Attila İlhan diğer bir gazeteci şairimizdir. Maceralı bir öğrenim dönemi geçirmiş, Işık Lisesi’nde okuyup İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde öğrenimini sürdürmüştür. Gazetecilik, senaryo yazarlığı ve çevirmenlik yapmış şiir, roman ve senaryo alanında birçok kitap yayınlamıştır.
1946 yılında CHP’nin açtığı şiir yarışmasında Fazıl Hüsnü Dağlarca ve Cahit Sıtkı Tarancı gibi ustalar arasında ikinci olmuş, adını bu şekilde duyurmuştur.
Aşk ve sevda şairi olarak tanınmasına karşın son derece etkili ve ses getiren toplumcu şiirleri vardır. Toplumsal gerçekçi Türk şiirinin ustalarındandır. Bu yönde Emre Kongar onu çok övmüş, adına yazılar yazmıştır.
İzmir’in ünlü gazetesi Demokrat İzmir’de uzun süre başyazarlık yapmış, bir ara gazetenin genel yayın yönetmenliğini de üstlenmiştir. Onun çok sevdiğim dizelerinden etkili bir örnek vererek yazımın bu bölümünü bitirmek istiyorum: boynuna o yeşil fuları sarma çocuk / gece trenlerine binme / kaybolursun / sokaklarda mızıka çalma çocuk / vurulursun...