Görev Vakfı göreve çağrıyor!
Görev Vakfı Başkan Yardımcısı Yalçın Büyükdağlı, Ulusal Kanal’da vakfın projelerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Büyükdağlı, Asya Çağı Üniversitesi projesi ve huzurevi projeleri hakkında bilgiler verdi.
Ulusal Kanal’da Seda Anık’ın sorularını yanıtlayan Görev Vakfı Başkan Yardımcısı Yalçın Büyükdağlı vakfın projelerine ilişkin detaylı bilgiler verdi.
Büyükdağlı’nın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
ÖNCELİK YAYIN ORGANLARININ
“Vakfımızı, 2015 Ağustos'unda kurduk. Geçtiğimiz yıl kaybettiğimiz Mustafa Pamukoğlu'nun önderliğinde kurduk. Faaliyetlerimize Mayıs 2016 tarihinde başladık. 5. Genel Kurulu yapıyoruz. İlk yıllar temel atma yıllarıydı. Fakat çok fedakar bir çevremiz olduğu için bağışçılarımız hemen yardıma yetişti. İlk aşamada da sıkıntı çeken yayın organlarımıza, özellikle Aydınlık ve Ulusal Kanal'a kaynak yarattık. Bağışçılarımızın verdiği taşınmaz mallar ve nakit desteği Aydınlık'ı iyice ayağa kaldırmaya yaradı. Aradan 5 yıl falan geçti Aydınlık Gazetesi sorunlu günleri geride bıraktı.
“ULUSAL RADYO FAALİYETE GEÇTİ”
Vakıf öncelikle, bağışçıların desteği ile Aydınlık'a destek oldu. Borçlar ödendi, önemli kaynaklar aktarıldı, sıkıntılar önemli ölçüde giderildi. Büyük bir başarı kazanıldı. 15 milyon TL üzerinde taşınmaz bağışı yapıldı. Digitürk'e Ulusal Kanal bu şekilde girmiş oldu. Aynı şekilde Ulusal Radyo'ya kaynağı yarattık ve faaliyete geçti. Burada bu organların gelişmesi, güçlenmesinin sınırı yok. Çok daha önemli başarılar kazanmaya devam edeceğiz.
ASYA ÇAĞI ÜNİVERSİTESİ MÜJDESİ
Kuruluştan bu yana vakfımızın hayalinde eğitim alanına girmek; en başta üniversite açmak gibi bir fikir vardı. Ama öncelikle yayın alanındaki sıkıntıları atlatmak istedik. Şimdi zamanı geldi. Asya Çağı Üniversitesi için ilk çalışmalar başladı. Bu sadece Türkiye çapında bir üniversite olmayacak. Adı gibi yeni bir çağa girdik. O çağın kadrolarının yetiştirilmesi çok önemli. Hem ülkemizde hem dünyada ve özellikle Asya ülkeleri için çok önemli. Onun için kardeş Asya ülkeleriyle iletişime geçtik. Bizim izlediğimiz yol tamamen halk, millet seferberliği. Aydınlarımızın seferberliğidir. Üniversiteyi de kısa bir süreçte Türkiye'nin ve Asya'nın hizmetine sunacağız."
Üniversite projesinin ardından, huzurevi projesi hakkında bilgiler veren Büyükdağlı, klasik bir huzurevinden çok bir kültür yuvası olacağını söyledi.
Büyükdağlı’nın açıklamaları şu şekilde:
KLASİK BİR HUZUR EVİ DEĞİL: KÜLTÜR YUVASI
"Hem yeni kuşakların sorunlarını çözmek, hem de bir tecrübe yaşamış yaş ilerlemiş ama kafası çevik gibi olan abilerimiz ablalarımız var. Onların rahatça yaşamlarını sürdürebilecekleri, fikir çalışmalarını yapabilecekleri, üretecekleri huzurevleri çalışmamız var. Bizim değerli bağışçılarımız arsalarını bağışladılar. Klasik bir huzur evi olmayacak. Kültür yuvası olacak. Eğitim yeri de olacak aynı zamanda. Hem öğrenecek hem üretecek huzurevi sakinlerimiz. Gençlerimiz için önemli bir sorun; öğretim sürecinde başlarını sokacakları bir yer. En başta öğrenci yurdu. Ve bir gelir lazım. Bir süre sonra burs kampanyası da başlatacağız.
Büyükdağlı ayrıca vakfın hedeflerine ilişkin değerlendirmelerde bulunurken gelecek misyonuna da değindi. Büyükdağlı şunları söyledi:
Yeniçağa uygun ekonomi ve iş hayatı da Türkiye'de gelişmeye başladı. Çin artık dünyanın bir numaralı ülkesi oldu. Amerika’yı ekonomi olarak geçmiş durumda. Önü kesilemiyor. Geçen gün Aydınlık'ta okuduk Amerikalı bir uzman diyor ki: Çin bizi yüksek teknolojide en az 20 yıl sollamıştır.
Biz milli yayıncılığı, ulusal yayıncılığı geliştirme ve güçlendirmeyi bir numaralı hedefimiz olarak koyduk, öyle kurulduk. Genel Kurulumuzu 23 Ekim'de yapıyoruz. İş insanlarımızdan, aydınlarımızdan insanlar olacak, mevcut ekibimize onlarda katılacaklar. Vakıf üyelerimizde çeşitli faaliyet alanlarındaki örgütlenmeler içinde yer alacaklar. Temsilcilerimiz kurulacak. Yurtdışında da örgütlerimiz var. Yönetimimizi yenileceğiz ve büyüteceğiz."