19 Kasım 2024 Salı
İstanbul 14°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Görevden almaların perde arkası

Küresel enflasyonist sürece yüksek enflasyon ve yüksek faizle yakalanan Türkiye, reel sektörünü desteklemek için faizde piyasa beklentilerinin tersi adımlar attı. Haber akışı yoluyla Merkez Bankası'na düzen vermeye kalkan spekülatörler Külliye'den istediklerini alamayınca kur üzerinde baskıyı artırd

Görevden almaların perde arkası
A+ A-
RECEP ERÇİN

Merkez Bankası Başkanlığı'na yönelik dedikoduları sonlandıran karar önceki gece alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nu dün Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Görüşme sonrası aynı gece yayınlanan Resmi Gazete'de Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK, Kurul) üyelerinin üçünün görevden alındığı, iki koltuğa atama yapıldığı, bir koltuğun ise boş kaldığı görüldü. Edinilen bilgiye göre boş kalan başkan yardımcılığı koltuğuna yakın zamanda bir atama yapılacak.

DOLAR 9.18 TL'Yİ AŞTI

Karar sonrası gece yarısı dolar kurundaki hareket ise dikkat çekti. Gün içinde 9.05-9.08 TL civarında seyreden kur kararın ardından gece yarısı 9.18 TL'nin üzerine çıktı. Para Politikası Kurulu üyelerindeki değişiklik sonrası Türkiye'nin kredi risk primi CDS'leri 453 baz puanı gördü. CDS'ler mart ayındaki Merkez Başkan değişikliği sonrasında 482 baz puana çıkmıştı. Son üç yıl içinde Türkiye üç Merkez Bankası Başkanı değiştirdi. Her başkan değişiminde kurda sıçrama oldu. Bu kez ise yabancı haber ajansları eliyle servis edilen haberlerin aksine başkan değil para politikası kurulu üyeleri değişti. Piyasaların gece yarısı verdiği bu sert tepkinin nedenlerinden bir tanesi iktisadi diğeri ise spekülasyon kaynaklı.

FAİZ İNECEK BEKLENTİSİ

Ekonomik neden de aslında bir bakıma spekülatif. Aynı gece Amerikan Merkez Bankası FED tutanakları yayınlandı. Orada enflasyonun kalıcı olacağına dair yorumlar yer aldı. Dünyada enflasyon beklentilerinin yükseldiği ortamda, enflasyonu yukarı taşıyan etkenlerin "arızi" yani gelip geçici olduğunu sunumlarında vurgulayan bir Merkez Bankası Başkanı'nın görevde kalacak olması piyasa açısından TL'nin olumsuz yönde fiyatlanmasını getirdi. Ancak arızi söylemi tek başına Başkan Kavcıoğlu'nun görüşü değil. Son iki para politikası kurulu metninde gördüğünüz bir ifade. Dolayısıyla görevden alınan üç kurul üyesinin de görüşü diyebiliriz. Bu anlamda piyasanın aslında önümüzdeki toplantılarda gündeme gelecek olası faiz indirim kararlarını fiyatladığı da düşünülebilir. Dünyada benzer ölçekteki gelişen ekonomilerin faiz artırdığı ortamda Türkiye'nin faiz indirimini gündeminde tutması fon akışları tarafında olumsuz bir görünüme neden oluyor.

YENİ YAKLAŞIMA UYGUN

Ancak diğer yandan Türk reel sektörü aylardır devam eden yüksek faiz süreci nedeniyle sıkışmış durumda. Bu anlamda Merkez Bankası'nın üretimi desteklemek anlamında Külliye'nin de direktifleri doğrultusunda faiz indirim adımlarına başladığı aşikar. Cari dengenin ağustosta fazla vermesiyle birlikte sonraki aylarda da bu durumun devam etmesi ekonomik anlamda TL'yi destekleyecek bir gelişme olmasına karşın piyasaların son derece spekülatif bir şekilde fiyatlama yaptığı görülüyor. Prof. Dr. Ümit Akçay, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, ekonomi yönetiminin yeni yaklaşımını şöyle özetledi: “Yeni yaklaşım', enflasyondaki düşüşün cari açıktaki azalmaya ve kredi genişlemesinin faiz dışı yöntemlerle kontrol edilmesine dayanıyor. Dahası bu görüş sadece MB'nin değil, belli ki Hazine de benzer düşünüyor. Dolayısıyla konu 'Cumhurbaşkanı istedi, o yüzden oldu' ya da 'bu bir politika hatası' gibi açıklamalardaki basitlikte değil. Para politikası tercihleri iktidarın dayandığı sosyal blok tarafından şekillendiriliyor.” Nitekim ihracatçılar da her ne kadar kurda öngörülebilirlikten söz etseler de birçok sektör için TL'nin kademeli değersizleşmesi rekabet anlamında ihracatçıya destek sağlıyor. Diğer yandan hükümetin TL'de daha fazla değer kaybına ne kadar tahammül edebileceği de bir soru olarak karşımızda duruyor.

HABERLERİN AMACI NEYDİ?

Gelelim Para Politikası Kurulu'ndaki değişimin spekülatif kısmına. Başkan Kavcıoğlu, Naci Ağbal'ın yerine atandıktan sonra bu görev için özgeçmişinin yeterli olmadığı yorumları gündeme geldi. Mayıs ayı gibi Kavcıoğlu'nun ilerleyen dönemde Cumhurbaşkanı'nın istediği faiz indirimlerini yaptıktan sonra görevden alınacağı ve yerine kurul üyeleri arasında CV'si daha kabarık bir ismin atanacağı dedikodusu ekonomi kulislerinde dolaşıma sokuldu. Bu isim ise önceki gece görevden alınan Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Semih Tümen idi. Yaz aylarında bu dedikodular geri çekilse de eylül ayı Para Politikası Kurulu toplantısı öncesinde Erdoğan'ın Kavcıoğlu'ndan memnun olmadığı, İngilizcesini beğenmediği yönünde T24'te bir yazı kaleme alındı. Bu haber yetmedi faiz kararı sonrası Reuters kim olduğu belli olmayan kaynaklarına dayanarak, Şahap Kavcıoğlu'na güveninin yitirildiğini, Erdoğan'ın başkanı değiştirebileceği iddiasını ortaya attı. Bu haber daha sonra İletişim Başkanlığı'nca kesin bir dille yalanlandı. Öğrendiğimize göre Reuters, haberi yazmadan evvel İletişim Başkanlığı'nı arayarak görüş talep etti. Ancak Başkanlık bu bilgilerin doğru olmadığını böyle bir haberin yalan olacağını belirterek, bu minvaldeki bir habere açıklama ile malzeme olmamak için görüş bildirmeyi reddetti. Ancak Reuters, buna karşın haberi yayınlamakta sakınca görmedi.

ABD İKAMETLİ ÜYE DE GİTTİ

Burada “Reuters'i kim, neden yanılttı?” sorusu gündeme geliyor. Çünkü aynı günlerde Merkez Bankası'ndaki kaynaklarımıza danıştığımızda Cumhurbaşkanı'nın mevcut başkandan memnun olduğu ve beğendiği bürokratlar arasında yer aldığını öğrenmiş, sizlere aktarmıştık. Reuters'i yanıltan kaynaklar belli ki Kavcıoğlu'nun atandığı günden bu yana Merkez Bankası Başkanlığı için yetersiz bulanlar ve yerine yukarıda aktardığımız başkan yardımcısının atanmasını isteyenler. Esasen kurlarda iniş çıkışa neden olan bu haberlerin birilerinin koltuk yarışından ve birilerinin de kendi istedikleri ismi koltuğa oturtmak istemesinden kaynaklandığı da görülüyor. Nihayetinde görev değişimi sonrası yine Reuters'e bilgi veren kaynaklara göre, “Piyasanın iktisadi gerekçelerle açıklamakta zorlandığı faiz indirim kararına eylül ayında da itiraz eden Küçük, ABD'de yaşayan ve sadece PPK kararları için Türkiye'ye gelen ve birçok karara katılmayan Yavaş ve başkan olmak istediği basında yer alan Tümen TCMB'den gönderilmiş oldu.” Buradan bakınca kamuoyunda “faiz indirimine itiraz eden liyakatlı üyeler görevden alındı” algısı oluşturulmaya çalışıldığı açıkça görülüyor. Oysa görevden alınan üyelerden Abdullah Yavaş, 2008'den beri üye ve piyasanın eleştireceği birçok kararda imzası var. Yavaş'ın adı geçen ay Dünya Gazetesi Yazarı Alaattin Aktaş'ın kaleme aldığı yazıyla kamuoyunda duyuldu. Yazıya göre Yavaş, yıllardır ABD'de ikamet ediyor ve sadece Kurul toplantılarına katılmak için Türkiye'ye geliyor. Yazıda ayrıca Yavaş bu göreve atanırken referans olan isimlerden birinin İbrahim Turhan olduğu bilgisi yer aldı. Şimdilerde Davutoğlu'nun ekonomi kurmayları arasında yer alan Turhan, ekonomi yönetimine yönelik sert eleştiriler yapıyor.

6 ÜYEDEN 5'İ SON İKİ YILDA DEĞİŞTİ

Görevden alınan Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Semih Tümen ise bu yılın mayıs ayında yani Kavcıoğlu döneminde başkan yardımcısı yapıldı. Gerek AK Parti ekonomi çevrelerinden gerekse parti dışı çevrelerden edindiğimiz bilgilere göre Tümen, alanında oldukça yetkin bir isim. Ancak çıkan dedikodular yüzünden banka yönetiminde huzursuzluk olmaması için görevden alındığı anlaşılıyor. Diğer Başkan Yardımcısı Dr. Uğur Namık Küçük'ün ise söz konusu göreve Berat Albayrak'ın Hazine ve Maliye Bakanı olarak atanmasının hemen ardından getirildiğini not edelim.

Piyasalarda gece yarısı oluşan aşırı fiyatlamaların, haber akışı yoluyla Merkez Bankası yönetimine ayar çekmek isteyen kesimlerin bu tutumuna karşılık Külliye'nin tam aksi yönde tasarrufta bulunmasına bir tepki olduğu görülüyor. Öte yandan boş kalan başkan yardımcılığı koltuğunun yanı sıra atama yapılan iki koltukta yer alan yeni üyelerden Taha Çakmak, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ve Ziraat Bankası gibi kurumlarda üst düzey görevlerde bulunmuş bir isim. Diğer yeni üye Yusuf Tuna da, yine BDDK ve TMSF bünyesinde görev yapmış ayrıca akademisyen kimliği olan biri olarak öne çıkıyor. Para Politikası Kurulu'nda Başkan dahil 6 üye bulunuyor. Bu üyelerden Kavcıoğlu, Tuna, Çakmak ve Mustafa Duman bu yıl bu görevlere atandılar. Elif Haykır Hobikoğlu göreve 2020 yılında getirildi. Başkan Yardımcısı Emrah Şener ise 2016'dan beri bu görevde. Haliyle Kurul'un 6'da 5'i son iki yıl içinde değişti.

TCMB Merkez Bankası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dolar kuru