Hablemitoğlu cinayetinde yeni soru: Suiksattan önce haberi mi geldi?
Necip Hablemitoğlu suikastına ilişkin davada eski Mülkiye Başmüfettişi Uçarcı tanık sıfatıyla dinlendi. Uçarcı, cinayetin olduğu saatlerde Hablemitoğlu’nu aradığını ancak bu sırada televizyondan altyazı şeklinde suikast haberinin geçtiğini belirtti.
Olcay Kabaktepe
Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastına ilişkin, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile Enver Altaylı’nın da aralarında bulunduğu 10 sanığın yargılandığı davaya devam etti. Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuksuz sanıklar Aydın Köstem, Levent Göktaş, Ahmet Tarkan Mumcuoğlu, Fikret Emek ve Mehmet Narin ile taraf avukatları katıldı. Başka suçtan tutuklu sanık Enver Altaylı ise tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS sistemiyle duruşmaya bağlandı. Duruşmada bazı isimler tanık olarak dinlendi.
'HABLEMİTOĞLU BİZİM İÇİN MİLLİ BİR KAHRAMANDIR'
Emekli Albay Bülent Kutsal ifadesinde, 1997 yılında girdiği Özel Kuvvetler Komutanlığında askerlik hayatının geçtiğini belirterek şunları söyledi:
"Ben o dönem Özel Kuvvetler Komutanlığı MAK tim komutanı yardımcısıydım. Nuri Gökhan Bozkır ile husumetimiz vardı. Kendisi yalancı birisi olmasından, üçkağıt işlerine girmesinden dolayı husumetimiz vardır. Necip Hablemitoğlu bizim için milli bir kahramandır. Yazıları, konuşmaları bizim için her zaman bir aydınlanma vesilesi olmuştur. Özel Kuvvetlerde herkes Necip Hablemitoğlu hakkında olumlu konuşurdu. Nuri Gökhan Bozkır'ın, suikasti Özel Kuvvetlerde bir yapının işlemiş olabileceği şeklindeki ifadelerini biliyorum. Bu ifadelerin kendisi tarafından uydurulduğunu düşünüyorum."
ALMAN VAKIFLARINA İLİŞKİN GÖRÜŞME
Duruşmada daha sonra eski Mülkiye Başmüfettişi Refik Ali Uçarcı tanık sıfatıyla dinlendi. Uçarcı şu ifadeleri kullandı:
"Necip Hablemitoğlu, ben mülkiye müfettişiyken beni aradı. Alman Vakıflarına ilişkin araştırma yaptığını, bu konuda benimle görüşmek istediğini söyledi. Abdullah Çiftçi vardı o zaman vakıf müfettişi. Hablemitoğlu ile Çiftçi'yi bir araya getirdim. Daha sonra da ben oradan ayrıldım. Başka bir zaman Necip Bey telefon açıp ailecek görüşüp görüşemeyeceğimizi sordu. Ben de olumlu cevap verince bana sabit bir numara verdi. Daha sonra bu numarayı aradığımda üniversite sekreteri telefona çıktı. Bu telefonun Şengül Hanıma ait olduğunu söyledi kendisinin de derste olduğunu bildirdi. Bu görüşme Necip Hablemitoğlu öldürülmeden iki gün önce oldu. Eski ifademde bu görüşme tarihini yanlış söylemiş olabilirim."
CİNAYET SAATİNDE YAPILAN ARAMA
Cinayetin olduğu gün Necip Hablemitoğlu’nu aradığını ifade eden Uçarcı şöyle devam etti:
"Bu sırada eşim kimi aradığımı sordu. Necip Hablemitoğlu’nu aradığımı söyledim. Eşim de 'Televizyonda haberlerde Necip Hablemitoğlu’nun öldürüldüğü söylendi' dedi. Evlerimiz yakın olduğu için balkondan baktığım zaman kuşbakışı görülüyordu. Ancak herhangi kimseyi görmedim orada. Daha sonra evinin önüne gitmek için aşağı indim. Bu sırada kendisini aradığımı düşününce önce emniyeti arayıp bu hususta, kendisini neden aradığıma ilişkin bilgi verdim. Daha sonra ne olduysa biz şüpheli olduk. Ergün Poyraz diye birisi bu konuda yazdığı yazılarda azmettirici değerlendirmesi yaptı hakkımızda."
‘ŞENGÜL HABLEMİTOĞLU’NUN DA BENZER İFADESİ VAR’
Mahkeme başkanının, "Cinayet haberi televizyondan altyazı geçti ancak ev civarında kimse yok muydu? Bu durum tuhaf değil mi?" sorusuna karşılık Uçarcı, "Ever eminim. Necip Hablemitoğlu’nu aradığım saatler, öldürüldüğü saate denk geliyor." dedi.
Bunun üzerine Hablemitoğlu ailesinin avukatı Ersan Barkın da, "Şengül Hablemitoğlu’nun da benzer ifadeleri var. Kapıcının, aracın önünde yatan birisi olduğunu söylemesi üzerine Şengül Hanım aşağıya bakıp tekrar eve döndüğünde, televizyonlardan olayı görenlerin evi aradığını belirtiyor. Bu durum Necip Hablemitoğlu’nun öldürüleceğinin önceden basına servis edildiği ya da kim olduğunu bilmediğimiz kişiler tarafından olayın emniyetten önce hemen basına servis edilmiş olabileceği şüphelerini akıllara getiriyor" şeklinde konuştu.
'YARGILAMA ÇIKMAZ İÇİNDE'
Tanık beyanının ardından söz alan Hablemitoğlu ailesinin avukatı Ersan Barkın, şöyle konuştu:
"Yargılamanın bu aşamadan sonra ciddi bir çıkmaz içinde olduğunu düşünüyorum. Her siyasi yargılama bir süre sonra bu hale geliyor. Bu suikastı bilen, duyan kim varsa gelip görevini yapmak zorunda. Bunu bir devlet vazifesi olarak görüyorum. Daha önce ifade vermiş tanıkları dinliyoruz. Ancak ifadeler arasında çelişkiler var. Önceki ifadeler reddediliyor. Bugünkü haliyle bu yargılamada ciddi sıkıntılar var." Bunun üzerine mahkeme başkanı da, "Biz önümüze gelen dosyadaki iddiaları araştırıyoruz. İddianamede belirtilen hususlara ilişkin tanık çağırıyoruz. 21 yıl geçmiş aradan. Elimizden geleni yapıyoruz." ifadelerini kullandı.
