09 Ocak 2025 Perşembe
İstanbul 11°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Hakan Fidan PKK/PYD ile mücadeleyi Şam’a bıraktı, ABD-İsrail planlarını perdeledi!

Hakan Fidan, Hükümet'in Suriye'de PKK/PYD'yle mücadeleyi yeni yönetime bırakma kararını yeniden dillendirdi. Suriye'deki gelişmelerin İsrail'in işine yaradığı değerlendirmelerine karşı çıktı. HTŞ lideri Ahmed eş Şera'dan övgüyle söz etti.

Hakan Fidan PKK/PYD ile mücadeleyi Şam’a bıraktı, ABD-İsrail planlarını perdeledi!

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Suriye’de ABD’ye rağmen PKK’ya operasyon yaptıklarını söyledi, yine yapabileceklerini belirtti. Ancak Fidan’ın konuşmasına yakın saatlerde ABD Başkanı seçilen Donald Trump, operasyonu kendisinin engellediğini ima etti: “(Erdoğan’dan) Kendisinden belirli kişilere karşı harekete geçmemesini rica ettiğimde, bunu yapmadı. Kimden bahsettiğimi biliyorsunuz, Kürtlerden. Bunun ne kadar süreceğini bilmiyorum çünkü onlar doğal düşman. Birbirlerinden nefret ediyorlar. Ama Erdoğan bunu henüz yapmadı ve geçmişte de yapmadı. Başlattığında ise ona 'Lütfen yapma' dedim ve o da yapmadı.”

Terör örgütüne yönelik mücadeleyi Şam’ın yeni yönetimine havale eden Hakan Fidan, Heyet Tahrir Şam’ın PKK/PYD ile savaşacak güçte olduğunu da savundu.

HTŞ, PKK/PYD ile neyle savaşacak?

PKK/PYD’ye ABD bugüne kadar yüzlerce tır silah ve mühimmat gönderdi. Hava savunmadan tanklara ağır silahların da yer aldığı bu cephaneliğin karşısında HTŞ’nin nasıl savaşacağı merak konusu. Putin’in yeni yıl toplantısında verdiği bilgiye göre 350 silahlı militan Şam’a girdi. 35 kamyonetle kente giren HTŞ, Şam’ı yönetiyor. Öte yandan İsrail Şam düşer düşmez ağır hava saldırılarıyla Suriye yönetiminin elindeki savunma noktalarını yerle bir ederek askeri kabiliyetlerini yok etti.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, CNN Türk canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

‘ŞARA RASYONEL BİR LİDER’

Heyet Tahrir Şam Lideri Colani diye bilinen Ahmed eş Şara’dan övgüyle söz eden Fidan "Açıkçası ben gayet iyi gördüm. İdlib'de geçirdiği yılların kendisine yaramış olduğunu gördüm. Uzun yıllardır deneyimi var, benim onunla ilgili gözlemlerim var zaman zaman güncellediğim. Ve geldiğimiz noktada gerçekten hem sorumluluğunun farkında, hem Suriye'nin ve bölgenin kendisinden beklentilerinin hem de fırsatların ve kısıtlamaların farkında. Yani rasyonel ama oturaklı bir lider." değerlendirmesinde bulundu. Şara'yı siyasi açıdan yetenekli ve kabiliyetli bulduğunu ve liderlik özelliği olduğunu söyledi.

Hakan Fidan PKK/PYD ile mücadeleyi Şam’a bıraktı, ABD-İsrail planlarını perdeledi! - Resim : 2

GÖRÜŞMEDEKİ DÖRT KONU

Fidan, Şam ziyaretinden önce uluslararası toplumla yaklaşık 10-11 gün diplomasi maratonu yürüttüğünü ve bu görüşmelerle Şam'daki yeni yönetimden ne istendiğinin kararlaştırılmasının amaçlandığını dile getiren Fidan, ülkelerin hemfikir olduğu 4-5 madde ortaya çıktığını ifade etti.

Bu maddelere ilişkin Fidan, "Suriye'nin komşuları için tehdit olmaktan çıkması; hiçbir şekilde teröre yer veren, başta DEAŞ ve PKK olmak üzere, bir alan olmaması; azınlıkların can, mal ve hayat güvenliğinin sağlanması ve kötü muameleye tabi olmaması; ülkenin toprak birliğinin ve bütünlüğünün korunması konuları başta olmak üzere ve bu türden maddelerimiz vardı." dedi.

Fidan bu maddeleri Şara'ya aktardıklarını ve onun da hemfikir olduğunu ve bu maddelere itiraz etmediğini dile getirdi.

Fidan, bu konular içerisinde Türkiye için iki hususun yer aldığına işaret ederek, "Birincisi Türkiye olarak biz 3,5 milyon Suriyeli kardeşimize ev sahipliği yapıyoruz. Yani bu kardeşlerimizin durumları. İkincisi, terör örgütü PKK'nın Suriye'deki varlığının ne şekilde sona erdirileceği meselesi. Bu konuları da ayrıntısıyla ele aldık." ifadelerini kullandı.

Hakan Fidan PKK/PYD ile mücadeleyi Şam’a bıraktı, ABD-İsrail planlarını perdeledi! - Resim : 3
Fidan-Şera

SEÇİM SURİYELİLER DÖNDÜKTEN SONRA

Şara'nın anayasa ve seçime ilişkin 4-5 yıl süre vermesine dair Fidan, bu süreyi Şara'nın söz gelimi kullandığını ve kendisiyle görüşmesinde anayasa ve seçimler meselesinin de gündeme geldiğini söyledi.

Fidan, anayasa için referandum ya da Temsilciler Meclisi'nin onayı gerektiğini ve bunun için de seçim yapılmasının şart olduğunu kaydederek, "Seçim olması için 10 milyondan fazla insanın tekrar dönmesi gerekiyor. Yurt dışında doğmuş son 11 yıl içerisinde sayısı belli olmayan vatandaş var, ölmüş vatandaş var. Yani bunların gelip, kayıtlarını tekrar kontrol altına alıp, kimliğini kaybetmişlere tekrar kimliğini verip, bir sistem oturtulması gerekiyor. Yani bu ne kadar zamanı bulur? Buna hemen başlamak gerekiyor. Bu yerine oturduğu zaman tabii o halk üzerinden bir seçime girilmesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

DEVLETİN ADI: SURİYE ARAP CUMHURİYETİ

Şara'nın "seçimden kaçma" gibi bir durumu olmadığını ve bu süreci kendisinin ona anlattığını aktaran Fidan, devletinin adının da mevcut ismi olan "Suriye Arap Cumhuriyeti" olacağını ifade etti.

ABD-İsrail planlarını perdeledi!

Fidan, Suriye'deki gelişmelerde ABD ve İsrail'in rolüne yönelik açıklamalara, "maksatlı propaganda eğilimi" olduğunu öne sürerek "kendini özne olarak hissetmemenin" söz konusu iddialara yol açtığını belirtti.

Suriye'nin yıllardır "en az 10 dinamik aktörün" fiilen içinde bulunduğu bir saha olduğuna işaret eden Fidan, "Günün sonunda, 'kimin emeği kazandı, kimin faaliyeti kazandı, kim hedeflerine ulaştı' sorusunu belki sormak gerekebilir." diye konuştu.

Fidan, Suriye'de Esad yönetiminin devrilmesinden en çok fayda sağlayanın İsrail olduğuna ilişkin değerlendirmelere de karşı çıktı. İran ve Hizbullah'ın İsrail-Suriye sınırından çekilmesinden dolayı böyle gözüktüğünü ancak "İran veya İranlı milislerin Suriye'deyken İsrail'e karşı askeri bir harekatta bulunmadığını" söyledi.

Suriye toprağının Lübnan'da Hizbullah'ı desteklemek için bir geçiş noktası olarak kullanıldığını dile getiren Fidan, Beşar Esad’ın hiçbir zaman İsrail ile derdi olmadığını iddia etti. Yeteneği bulunmadığı için de derdi olamayacağını; daha çok Lübnan üzerinden bu faaliyetleri hayata geçirmeye çalıştıklarını ifade etti.

‘ESAD ASKERLERİ RİSK’

Fidan, Şara ve ekibinin, Suriye Milli Ordusu'nun ve güneydeki unsurların yeni yönetime destek vermesinin ve askeri güvenliğin sağlanmasının önemli bir başlangıç olduğunu vurgulayarak, "Bunun tabii ordu etrafında birleştirilmesi gerekiyor. Geriye iki tane risk alanı kalıyor. Birincisi eski rejim mensuplarının herhangi bir şekilde örgütlenmeye giderek, gerek toplu şekilde gerek hücrelerle örgütlenerek rejimle, yeni yönetimle bir çatışma içerisine girmeleri." dedi.

Fidan sosyal medyada yer alan Alevilere ve Şiilere karşı hareketler yapılacağına dair iddiaların doğru olmadığını savundu.

‘PKK/YPG KONUSUNDA VAKİT VERMEK LAZIM’

PKK/YPG sorununu Suriye'deki yeni yönetimin sahiplenmesi, kendi ülkesinin milli ve bölgesel bütünlüğünü sağlama adına gerekli adımları atması gerektiğini anlatan Fidan, "(Bu adımları) Atacak, yani görüşmeler devam ediyor. Bu yönde birtakım adımların atılmasını bekliyoruz. Buna bir zaman vermek lazım, bir müddet." dedi.

‘BU İNSANLAR SAVAŞARAK GELDİ’

Fidan, Suriye'deki yeni yönetimin terör örgütü PKK/YPG'ye bir proje önermesi ve onların da kabul etmemesi ihtimaline ilişkin, "Kabul etmezse, ki zamana oynadıkları ortada, bunu da görüyoruz. Bu insanlar (yeni yönetim) buraya savaşarak geldiler. Şam'daki yönetim, öyle herhangi bir hafife alınacak yönetim değil. Savaştan korkanların olduğu bir yönetim değil. Savaşarak ele geçirdiler." dedi.

‘DIŞARINDA GELENLER GİTMELİ’

Suriye'deki yeni yönetimin YPG'yle savaşacak kudretinin fazlasıyla olduğunu öne süren Fidan Türkiye'nin bu konudaki olası rolüne ilişkin, "Bizim onlara (PKK/YPG'ye) verdiğimiz ültimatom ortada. Amerikalılar üzerinden de verdik, basın üzerinden de.” ifadelerini kullandı.

PKK/PYD’ye diğer ülkelerden gelenlerin Suriye’den çıkmasını, kalanların da silahını bırakarak yeni sisteme dahil olmalarını isteyen Fidan, "Bu kansız, problemsiz bir geçiş.” dedi.

‘GEREĞİ ASKERİ HAREKAT’

PKK/YPG'nin ültimatoma göre hareket etmemesi durumunda gereği yapılacağını vurgulayan Fidan, "(Gereği) Askeri harekattır. Şam onlarla konuşuyor. Bir defa söyledi, bir daha söyleyecek, bir daha söyleyecek." dedi.

Fidan, şu ifadeleri kullandı: "Sen terör faaliyeti içerisindesin. Bunu kendin de kabul ediyorsun. Toplamışsın dünyanın her tarafından adamları, başkasının toprağını işgal etmişsin, petrolün üstüne çökmüşsün. Başkasına hapishane hizmetleri sunarak para alıyorsun başkasından. Böyle bir uluslararası düzen kurmuşsun.

“Amerika orada çeşitli bahaneler için vardı. Şu anda özellikle oradaki varlığını (ABD Başkanı Joe) Biden yönetimi döneminde devam ettirirken geliştirdikleri mazeretlerin yüzde 85'i gitmiş durumda. İran ve Rus varlığını bahane ediyorlardı. Şimdi DEAŞ'la ilgili bir konu var. DEAŞ'la mücadele meselesini gündeme getiriyorlar."

‘ABD’YE HAPİSHANE HİZMETİ’

Fidan, DEAŞ'la mücadele konusunda "PKK'nın ABD'ye hapishane hizmeti verdiğini" dile getirerek, DEAŞ'le mücadele sürecinde yakalanan yabancılardan Avrupalıların ülkelerine kabul edilmediğini ve bu nedenle onların "gardiyanlığını" PKK'nın yaptığını kaydetti.

DEAŞ'lıların kontrolünü Suriye'deki yeni hükümetin yüklenmeye hazır olduğunu aktaran Fidan, DEAŞ'e karşı Türkiye dahil birçok ülke ve aktörün savaştığını ve sadece bunu bahane göstererek PKK/YPG'nin "korunmasının" yanlış olduğunu vurguladı.

Hakan Fidan PKK/PYD ile mücadeleyi Şam’a bıraktı, ABD-İsrail planlarını perdeledi! - Resim : 9
Fidan, Şara'yla Şam manzarasında çay içmişti.

‘DEAŞ HAPİSHANELERİNİ KONTROL EDEBİLİRİZ’

Fidan, bu konuda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir talimat verdiğini aktararak, "Eğer başkaları yapamayacaksa (DEAŞ'lıların kontrolü) bu işi, ben kendi askerimle bunları kontrol altında tutarım. Yani Türkiye olarak biz buna da hazırız. Bunda bir sıkıntı yok." ifadelerini kullandı.

‘ÇEKİLMEYİ TRUMP İSTEDİ ABD SİSTEMİ OLANAK SAĞLAMADI’

Hakan Fidan PKK/PYD ile mücadeleyi Şam’a bıraktı, ABD-İsrail planlarını perdeledi! - Resim : 10

20 Ocak'ta ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın göreve başlayacak olmasına ilişkin Fidan, Trump'ın ilk döneminde Suriye'den ABD askerlerini çekme talimatı verdiğini ancak ABD sisteminin buna olanak sağlamadığını hatırlattı.

Geçmişte ABD'ye rağmen PKK/YPG'ye askeri operasyon yapıldığını anımsatan Fidan, "Afrin'de yaptık, Rasulayn'de yaptık, Tel Abyad'da yaptık. Ondan sonra MİT'teyken herhalde 150-200 tane belki de çok daha fazla nokta operasyonu yaptık. Halen devam ediyor arkadaşlar, yapıyorlar." diye konuştu.

Fidan, milli güvenlik, halkın güvenliği ve devletin muhafazasının bunu gerektirdiğini vurgulayarak, "Başka bir şey yapma şansımız yok. Tabii ki yapacağız. Bizim görevimiz bu. Tarihi mesuliyetimiz." ifadelerini kullandı.

Hakan Fidan Suriye