HASAN BÖĞÜN/ SADAT, TSK’dan atılmış Gladyo’dur-(TAMAMI)
Aydınlık’ın SADAT yayınından çıkan kimi sonuçları kayda geçirebiliriz:
1. SADAT, Gladyo’dur.
Gladyo (ya da kontrgerilla veya süperNATO), ABD’nin NATO’ya üye devletlerin içinde inşa ettiği gizli iktidar aygıtıdır. Bu aygıtı, Belçika Mons’taki NATO karargahında bulunan, kendilerine ayrılmış bölümlere NATO’nun sivil personelinin bile girmesi yasak olan Clandestine Planning Committee (CPC-Gizli Planlama Komitesi) ve Allied Clandestine Committee (ACC-Gizli Müttefik Komitesi) aracılığıyla Pentagon yönetir.
Sovyetler Birliği’ne karşı kurulan Gladyo, Sovyetler Birliği dağıldığı için Avrupa’da işlev düşüşüne uğramış, ama asla tamamen yok edilmemiştir. ABD, Atlantik ittifakı içindeki müttefiklerini Suriye’ye saldırı hizasına sokarken hâlâ bu gizli örgütten yararlanmaktadır. Avrupa’da ABD’ye en çok sorun çıkaran Almanya Başbakanı Angela Merkel, kendi partisinin içinden bile eleştirilerin hedefi oluyor.
Gladyo Türkiye’de Seferberlik Tetkik Kurulu içinde yuvalandırıldı. Türkiye’ye ABD Askeri Yardımı Ortak Kurulu (JUSMAT) ile aynı binayı paylaşan Seferberlik Tetkik Kurulu’nun adı daha sonra Özel Harp Dairesi’ne dönüştü. Emekli Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu’nun Genelkurmay Başkanlığı döneminde, Özel Harp Dairesi’nin ABD askeri yardım kuruluşu JUSMAT ile bağı koparıldı ve adı Özel Kuvvetler Komutanlığı olarak değiştirildi.
Özel Harp Dairesi’nde Gladyo’nun tasfiyesine daha önce, emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı’nın Genelkurmay Başkanlığı sırasında başlanmıştı zaten. SADAT’ın yöneticilerinden emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi ve emekli Tuğgeneral Korkmaz Tağma, Özel Harp Dairesi’nde görev yapmış, ABD’nin özel harp eğitiminden geçmiş ve Karadayı döneminde tasfiyeye uğramış isimler. SADAT’ın başka yöneticilerinin de ABD ile bağları saptanmış bulunuyor.
TSK içine yuvalandırılmış olan Gladyo örgütlenmesi, SADAT’ı oluşturanlardan ibaret değil elbette. 12 Eylül’ün “bizim oğlanları” başta olmak üzere başkaları da var. Ancak, tıpkı Eşbaşkanlığın Büyük Ortadoğu Projesinin (BOP) memuruyetine gönüllü olması gibi, SADAT da ABD’nin İslami görünümlü yeni Gladyo örgütünün uzantısı olmaya gönüllüdür. Bu yönde bağlantıları vardır, örgütlüdür. Kendisinin ilan ettiğine göre, SADAT’ın en iddialı olduğu alan gayri nizami harp. Hem gerilla harekâtı, hem kontrgerilla harekâtı eğitimi veriyor.
2. SADAT’ın görev alanını Gladyo belirledi.
ABD’nin yeni Gladyo’sunun hedefi Çin’dir ve çalışma alanı Çin’e kadarki Avrasya coğrafyasıdır. Bu bölgede ağırlıklı olarak Müslüman ülkeler bulunuyor.
SADAT da çalışma alanı olarak bütün Müslüman coğrafyasını gösteriyor. SADAT, amacını kendi sitesinde, “kanlı bir değişim sürecinin başladığı” ve “istikrarı kurmanın çok uzun süreceği” İslam ülkelerine “bu süreçte yardımcı olmak” biçiminde açıklıyor. Gladyo’nun çalışma alanı ve görev tanımı...
SADAT’ın Suriye’de yaptıkları, ABD’nin Suriye politikasının uygulanmasıdır. Kendi açıklamalarına göre, gizlice Suriye’ye sokulan paralı çetelerin eğitiminde önemli rol oynuyor. Bugüne kadar 2 bin 800 terörist eğitmiş. 300-400 kişilik diğer grupları eğitimeyi sürdürüyor.
3. SADAT, TSK’ya düşmandır.
SADAT’ın liderleri, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne düşmanlıklarını gizlemiyorlar. SADAT’ın açıklamalarında, “ordunun yüzde 90’ının istedikleri gibi olmadığı” ifade ediliyor. Emekli Tuğgeneral Tanrıverdi’nin, bir röportajda söylediği sözler, SADAT’çıların Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy vb davalardaki konumunu açıklıyor:
ÅgSiyasî istikrar varken ve kanun yapma yetkisi elinde varken, darbelere dayanak olan mevzuatın mutlaka değiştirilmesi lâzım. Bunlar Türkiye’nin geleceği için önemli. (...) Cumhurbaşkanın bürokrasi üstündeki etkisi çok önemlidir. Artık cumhurbaşkanlarını halk seçeceği için, darbeci bir cumhurbaşkanı olamaz. Anayasa Mahkemesi’nin, HSYK’nın yapısının değiştiği, yüksek öğrenimdeki değişim göz önünde bulundurulduğunda darbeci zihniyetin diğer kurumlar üzerindeki etkisi ve organize etme gücü kırılmıştır. Bunun dışında yaşanan dâvâ süreçleri psikolojik olarak darbecileri zayıflatmıştır. Fakat asker içindeki ideolojik kadrolaşma henüz kırılmadı. Türkiye’de yaşanacak siyasî istikrarsızlık ordu içindeki bu kadronun macera arayışına neden olabilir.” (Yeni Asya, 30 Nisan 2012)
Bu konuda yazmayı sürdüreceğiz.