HDP'li ortaklık için İstanbul formülü

Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener, Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş... Millet İttifakı'ndan son aylarda gelen erken seçim çağrılarının, 'sonbaharda seçim' söylemlerinin ardından aynı cephede, bugünün gündemi cumhurbaşkanı adayının kim olacağı... Televizyonlarda, basın açıklamalarında, köşe yazılarında herkes bir yorumda bulunuyor. Kimi zaman CHP ve İyi Parti temsilcilerinden uyumlu sesler yükseliyor, kimi zaman kriz kulis dışına taşıyor. Milliyetçi, muhafazakar oylar için ittifakta önemli yer tutan İyi Parti'yi HDP ile yan yana göstermeyecek formül arayışları sürüyor. Gelişmeler, Rand Corporation raporunu hatırlayanlar için günlük atışmalardan öte bir anlam taşımıyor. ABD'nin Türkiye'de 'muhalefet'i HDP ile birleştirerek iktidara taşıma hedefi ortadan kalkmış değil. Bu nedenle partilerin liderleri ve yöneticileri ne kadar tartışırsa tartışsın, ittifakın cumhurbaşkanı adayı genel merkezlerde belirlenmeyecek.

VAAT TARTIŞMASI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hemen her konuşmasında seçimde kesin iktidara geleceklerini söyleyerek vaatler savuruyor. Özellikle gençlere hitap ediyor, 'Dayanın, bekleyin, Gençlerin Demokrat Amcası geliyor' diyor. CHP ve İyi Parti'nin Cumhur İttifakı karşısındaki zoraki birlikteliği sonucu yaşanan krizlerin bir benzeri bunun üzerine patlak verdi. İçeride yaşanan tartışmaları İyi Partili Cihan Paçacı sesli olarak dile getirdi ve “Madem birlikte bir hükümet kuracağız, bunları bize sordunuz mu?” dedi. Karşılıklı atışmalar sürerken, Kılıçdaroğlu ve Akşener'in bir görüşme yaptığı duyuruldu. İyi Parti'ye yakınlığıyla bilinen Ahmet Takan köşesinde Akşener'in de Kılıçdaroğlu'nun söylemlerinden rahatsız olduğunu, iki ismin yan yana geldiğini, 'krizi aştığını' yazdı. Takan köşesinde görüşmede Cumhur İttifakı'nın 'Millet İttifakı'nda çatlak var' söylemine karşı 'yan yanayız' vurgusunun özellikle medyaya duyurulması konusunda karar alındığını da aktardı.

HDP: ORTAK ADAYA HAZIRIZ

Ortaya cumhurbaşkanı adayı için isimler atılırken HDP'nin konumu da konuşuluyor. HDP'nin Eş Genel Başkanı Mithat Sancar geçen günlerde “Meclis seçimleri için ittifak arayışında değiliz. Herhangi bir ittifaka girmek gibi bir talebimiz yok ama Cumhurbaşkanlığı seçimi farklı. HDP ortak aday çıkarma fikrine açıktır” açıklaması yaptı. Millet İttifakı'nda ise doğrudan HDP'yi dahil eden bir ifade kullanılmıyor. Aksine, İyi Parti tarafı özellikle HDP'yle mesafeli gözükme çabasında. Ancak bu sırada İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'den ilginç bir çıkış geldi. Halk TV yazarı Fikret Bila, yazısında, Akşener ile yaptığı görüşmeyi aktardı. Akşener, Millet İttifakı'nda her hangi bir sorun olmadığını ısrarla söyleyerek cumhurbaşkanlığı seçimi için gündemdeki modeli şöyle aktardı: “Millet İttifakı olarak yerel seçimlerde İstanbul’u, Ankara’yı nasıl kazandıysak, aynı modelle cumhurbaşkanlığı seçimini de kazanacağız. Sık sık söylüyorum Millet İttifakı’nın adayı Türkiye’nin 13. cumhurbaşkanı olacak.”

Akşener'in işaret ettiği yerel seçimlerde HDP bazı illerde aday çıkarmamıştı. Millet İttifakı'nın 'gizli ortağı' HDP seçimden sonra da “Bizim sayemizde kazandınız” hatırlatması yapmayı ihmal etmedi.

DAVUTOĞLU, BABACAN

Ak Parti'yi eritmek için kurulan DEVA ve Gelecek partileri de ittifakla yakınlaşıyor. Birkaç gün önce Kılıçdaroğlu yaptığı bir açıklamada 'ortak söylem geliştirdikleri' söyledi: “Bir ortak söylemimiz var: ‘Güçlendirilmiş parlamenter sistem.' DEVA ve Gelecek partilerinin genel başkanları da güçlendirilmiş parlamenter sistemden bahsediyorlar. Söylem birliğimiz var burada. Ama şu çalışmayı yapıyoruz: ‘Güçlendirilmiş parlamenter sistem ne?’ Bunu çalışıyoruz. Burada her partinin bir genel başkan yardımcısı görevli. Ön çalışmalar yapıldı. Birinci taslak metinler ortaya da çıktı. Bunu 1-1,5 sayfayı aşmayan bir metne dönüştürüp ‘partilerin ortak hedefi’ diye kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz. DEVA ve Gelecek partileri ittifak içinde yer alır mı kendi tercihleridir. Ama şu anda gördüğümüz belli konularda ortak söylem geliştiriyoruz.”

Güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışması, Cumhur İttifakı dışında örgütlenme ve HDP ile iş birliğini meşrulaşmak için bir araç olarak kullanılıyor.

Ak Parti-MHP yani Cumhur İttifakı cephesinde ise 'Adayımız Erdoğan' kararlılığı var. Saadet Partisi'nin eski Genel Başkanı Mustafa Kamalak ise Erdoğan'ın mevcut sistemde üçüncü kez aday olamaycağını söylüyor. Kamalak “Eğer gerçekten seçimler 2023'te, vaktinde yapılacak olursa Tayyip Bey anayasaya göre aday olamaz. Meclis erken seçime karar verirse o zaman Sayın Cumhurbaşkanı üçüncü defa aday olabilir. Başka yolu yok” ifadelerini kullandı.

RAND RAPORU

Tüm bu tartışmaların ötesinde, Atlantik'in istediği Türkiye manzarasını anlamak için Aydınlık'ın gündeme getirdiği, “Türkiye'nin Milliyetçi Rotası” adlı RAND Corporation raporunu hatırlamak gerekiyor. Atlantik çizgisinden çıkan iktidarı değiştirmenin yollarını arayan rapor, yerel seçimde CHP-HDP ittifakını açığa vuruyor: “HDP'nin de aralarında bulunduğu muhalefet partilerinin desteğini alan CHP adayları, 2019 yılında Türkiye'nin en büyük on kentinden altısında belediye başkanı seçildi.”

RAND’a göre en şanslı aday Ekrem İmamoğlu, “Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul Belediye Başkanı olarak kapsayıcı politikaları ve kararlı zaferi, 2023 genel seçimlerinde onu Erdoğan'ın en zorlu rakibi olarak öne çıkardı.” deniliyor.