02 Kasım 2024 Cumartesi
İstanbul 12°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Hedef: Kuşak Yol ve TürkAkım

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, grup konuşmasında Türkiye'nin baş düşmanına işaret etti. Doğu Akdeniz ve Ege'de ABD'nin Yunanistan üzerinden yaptığı hazırlıklara dikkat çeken Bahçeli hedefin Türkiye, Çin ve Rusya olduğunu vurguladı

Hedef: Kuşak Yol ve TürkAkım
A+ A-
AYDINLIK / ANKARA

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli NATO içinde Türkiye’ye siper kazıldığını, Türkiye’ye gözdağı verilmek istendiğini bildirdi. Bahçeli, ABD’nin Yunanistan’a yığınak yapmaktaki amacının Kuşak-Yol’u ve Rus enerji hattını kesmek, Türkiye’yi kuşatma altında tutmak olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu’nu bulanık suda balık avlamakla eleştiren Bahçeli, tutuklu Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması baskılarını da eleştirdi. “Kavala Soroscu, Demirtaş terörist” dedi. Bahçeli, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da sipariş bir senaryo olduğunu vurguladı.

Devlet Bahçeli partisinin Meclis Grup toplantısında konuştu. Bahçeli konuşmasında şu mesajları verdi:

DÜNYADA SANCILAR

“Yeni bir dünya paradigmasının kurulma sancıları, yeniden tasarımı yapılmış bir uluslararası denge arayışları kutuplaşmış ülkeleri, anlaşmazlıkla mühürlenmiş coğrafyaları da beraberinde getirmektedir. Bir yanda Japonya askeri yoğunluk içindeyken, diğer yanda Çin ile Tayvan savaşın eşiğindedir. Hint-Pasifik bölgesi her türlü gelişmeye açıktır. İran-Azerbaycan arasındaki ihtilaflar ise güncelliğini korumaktadır. 14 Ekim 2021 tarihinde Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta düzenlenen bir gösteri esnasında, kimliği belirsiz şahıslar tarafından göstericilerin üzerine ateş açılması ve sonucunda can kayıplarının yaşanması ülkeyi tekrar dehşet sarmalına çekme riski taşımaktadır. Liman faciasından sonra Lübnan’ın bir kez daha kanlı provokasyona sahne olması etnik ve mezhep temelli tansiyon yükselişine yol açarak bölgesel gelişmeleri de menfi düzeyde etkileyecektir.

EMPERYALİST SENARYO

“Ne üzücüdür ki, Afganistan’da her hafta bir cami bombalanmaktadır. ABD’nin Afganistan’dan çekilmesinin hitamında camilere düzenlenen saldırıların seriye bağlanması vandal bir planlamanın saat gibi işlediğini göstermektedir. Şiileri hedef alan bombalı suikastların asıl gayesi bize göre, Afganistan’ı bir iç çatışmaya, bir iç kargaşaya, etnik ve mezhep gerilimiyle beslenen bir kaos girdabına sürüklemektir. Karşımızdaki bu kanlı manzara bildik ve tanıdık bir emperyalist senaryodur. Afganistan’ın bu oyuna düşmemesi samimi dileğimizdir.

YUNANİSTAN’IN TAVRI

“Yunanistan Ege ve Doğu Akdeniz’de ittifaklar kurarak Türkiye’ye karşı cephe oluşturmaktadır. Ocak ayında, Fransa ile anlaşma imzalayarak 18 savaş uçağı satın almış, ardından bu sayıyı 24’e çıkarmıştır. Yunanistan, Ege ve Akdeniz’deki askeri güç dengesini aklınca bozmanın, lehine çevirmenin amacındadır. 19’uncu yüzyıla hakim olan askeri ittifak ve kamplaşmalar, anlaşıldığı kadarıyla yeniden tezahür etmektedir.

ABD YUNANİSTAN ANLAŞMASI

“ABD ile Yunanistan dışişleri bakanları 6 Kasım 2021 tarihinde bitecek olan 'İkili Savunma İşbirliği Anlaşması'nı beş yıl daha uzatan imzaları atmışlardır. Bu anlaşma kapsamında, Trakya’dan Girit’e kadar bazı kara, hava ve deniz üsleri ABD’nin askeri faaliyetlerine açılacaktır. Şu anda Dedeağaç’ta Kara Üssü, Larissa’da Hava Üssü, Araksos Hava Üssü, Siroz Hava Üssü, Girit’te Suda Hava Üssü ve Deniz Üssü ABD’nin kullanımındadır. Açık açık söylüyorum, NATO içinde Türkiye’ye karşı siper kazılmaktadır, Ege ve Doğu Akdeniz’e mayın döşenmektedir. Türkiye’ye gözdağı verilmektedir, Türkiye tehdit edilmektedir. Pasifik’te ters düşen ABD ile Fransa, şu işe bakınız ki, Ege ve Akdeniz’de Yunanistan’ın arkasından ülkemize silah göstermektedir.

“ABD Dışişleri Bakanı, Yunanistan’ı 'bölgede istikrarın direği' olarak tanımlamıştır. Ya bir akıl tutulması ya da bir nevroz nöbeti bu bakanı muhtemelen ele geçirmiştir… Hiç kimse bize hikaye anlatmasın, ABD’nin de, Yunanistan’ın da, diğer muhasım güçlerin de teşebbüs ve taşeronlarını biliyor, görüyor, alayına birden hodri meydan diyoruz. Fransa-Yunanistan, ABD-Yunanistan savunma ve askeri iş birliği anlaşmalarına baktığımızda, Atina yönetiminin bu anlaşmalara dayanarak Türkiye’ye karşı hava ve deniz sahası üzerinden Ege ve Akdeniz’de daha da düşmanlıkla bezenmiş politikalar izleyeceği anlaşılacaktır.

ABD'NİN JEOPOLİTİK KUMARI

“Bunların yanında, ABD, Çin’in Kuşak-Yol ile Rusya’nın enerji akım projelerini engelleyecek ara istasyonlardan birisi olarak Yunanistan’ı belirlemiş, bu ülkeye askeri yığınak yapmış, Türkiye’yi de kuşatma altında tutmayı amaçlamıştır. Bu jeopolitik bir kumardır. Yunanistan sanal tehditleri bahane ederek, ileri karakol işleviyle dış politikasını askerileştirmenin ve agresif bir hale getirmenin peşindedir. Güney sınırlarımız boyunca tesis edilen mütecaviz hamleler, aynısıyla Ege ve Akdeniz’i de tesiri altına almıştır. ABD dostluk ve müttefiklikle bağdaşmayan her ilişki ağının içindedir.

'SURİYE’NİN KUZEYİ ARTIK TEMİZLENMELİ'

“Yunanistan’ı kışkırtan bu ülke, eş zamanlı olarak PKK/YPG/PYD’yi de silahlandırıp Türkiye’yi hedef göstermektedir. Irak’ın kuzeyiyle Suriye’nin kuzeyi artık mutlak surette temizlenmeli, terör saldırıları son bulmalıdır. 22 Ekim 2019 tarihinde Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında imzalanan mutabakat muhtırasına göre, Münbiç ve Tel Rıfat’taki bütün YPG’li teröristler bu alanları silahlarıyla birlikte terk edeceklerdi.

Teröristler, Türkiye-Suriye sınırından itibaren 30 km’nin dışına çıkacaklar, bu işlem 150 saat içinde tamamlanmış olacaktı. Ne çıkan olmuş, ne de çıkmaya niyetlenen görülmüştür.

'KAVALA SOROSÇU DEMİRTAŞ TERÖRİST'

MHP Lideri Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaorğlu'na tepkisini de dile getirdi:

“Kılıçdaroğlu’nun en iyi bildiği şey bulanık suda balık avlama merakıdır. Kılıçdaroğlu geçen haftaki grup toplantısında millet adına adalet istediğini açıklamış. Masum insanların hapishanelerde kin ve intikam duygularıyla tutulmasına karşı çıkmış. Keşke konuşması bunlarla sınırlı kalsaydı. Fren ve dikiş tutmayan Kılıçdaroğlu en sonunda karanlık niyetini hain isimleri peşpeşe sıralayarak ifşa etmiştir. Kılıçdaroğlu utanmadan, sıkılmadan sormuş; Osman Kavala neden hapiste? Selahattin Demirtaş neden hapiste? Her soru kendi içinde bir cevap barındırır, ama akıl dağılması yaşayan bu şahıs için bunun bir önemi yoktur. Osman Kavala, Sorosçu’dur. Selahattin Demirtaş, teröristtir. Teröristin yeri de hukukun üstün olduğu tüm demokratik ülkelerde demir parmaklıkların arkasıdır. Bir teröristin niye hapiste olduğunu sormak teröristin müdafaasıdır. Kılıçdaroğlu terörist Demirtaş’ın CHP’nin başına çökmüş gölgesidir. Sana bu aklı kimler veriyor? Kimler seni kukla gibi oynatıyor? Kimin nam ve hesabına konuşuyorsun? CHP’ye oy veren tertemiz vicdanlı kardeşlerim, bu rezilliği nasıl hazmedecekler? Atatürk sevdalısı kardeşlerim istiklal düşmanlarına nasıl göz yumacaklar? Diğer yandan İP’e oy veren kardeşlerim, HDP’yle, teröristlerle ittifakı nasıl içlerine sindirecekler?”

BÜROKRATLARA TEHDİT

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bürokratlara yönelik tehdidine tepki gösteren Bahçeli şöyle konuştu: “Kılıçdaroğlu amcalığa, ağabeyliğe soyunmuş, bu defa da bürokrasiye ayar vermeye kalkışmış. Süre doldu, üstelik bir gün de geçti. Sayın Kılıçdaroğlu, ne oldu, heyben doldu mu? Attığın taş yerini buldu mu? Başın göğe erdi mi? Senin hukuka bakışın bu mudur? O tarihe kadar yapan yaptı, kapan kaptı, 18 Ekim’den sonra sorumlusunuz demek mi istiyorsun? Kılıçdaroğlu’nun bürokrasiyi tehdit mesajı vesayetçi bir söylemdir. Bürokraside hata yapan çıkacaktır, bunlar tespit edilip ayıklanır. Ancak şerefli Türk bürokratını tehdit etmek müstevli üslubudur. FETÖ stratejileri CHP’yi kavramış, İP’i kasnağa çevirmiştir. Türkiye’ye gelmesini bekledikleri Fetullah Gülen’e fazla umut bağlamasınlar, çünkü teröristbaşı Gülen’in geldiği gün öldüğü gün olacaktır.”

'İMAMOĞLU SİPARİŞ SENARYO'

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yurt gezilerine dikkat çeken Bahçeli “İkazla söylemek isterim ki, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bürokratlara değil, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’na kafa yormalı, onu fazla serbest bırakmaktan sakınmalıdır. Sadece boş zamanlarında belediye binasına ve İstanbul’a uğrayan bu şahsın gezmediği, gitmediği yer neredeyse kalmamıştır. Gözümüzden kaçtığı sanılmasın, sipariş bir senaryo devrededir. Görev sahası İstanbul’la sınırlı olan bu belediye başkanının il il, ilçe ilçe gezmekteki amacı nedir? Hatta Yunanistan ziyaretine niye ihtiyaç duymuştur? Neyin hazırlığı içindedir? Kimlerin dolduruşuna gelmiştir? Başbakanlık hülyaları eşliğinde eve dönme kulvarına giren İP Başkanı, Fatih benzetmesiyle taltif ettiği şahsı nereye, hangi girdaba çekmeyi planlamıştır? CHP ve İP oyun içinde oyundur.” dedi.

Devlet Bahçeli kılıçdaroğlu MHP Demirtaş Kavala