Hekim örgütlerinden Mehmetçiğe iftira atan TTB Başkanı'na çağrı: İstifa et!
Hekimler, TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın Türk ordusuna attığı iftiraya sessiz kalmadı. Tabip odaları, hekim sendikaları ve çok sayıda hekim örgütü Fincacı’yı istifaya çağırdı.
Hekimler, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı’yı istifaya çağırdı. Fincancı’nın kimyasal silah iftirası iftirasına hekimler sessiz kalmadı. Aile Hekimleri Federasyonu, 20 tabip odası, üç sendika ve diğer hekim örgütleri yaptıkları açıklamalarda, Fincancı’nın Türk Ordusu’nu karalamaya çalıştığını, meslek örgütünü itibarsızlaştırdığını söyledi.
‘REDDEDİYORUZ’
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı, terör örgütü PKK'nın kanalında katıldığı canlı yayında, Türk Silahlı Kuvvetlerini 'kimyasal silah' kullanmakla suçladı. Fincancı “Belli ki sinir sistemini doğrudan tutan toksik-zehirli kimyasal gazlardan biri kullanılmış.” ifadelerini kullandı. Financı gelen yoğun tepkileri yumuşatmaya çalışarak yeni bir açıklama yaptı, sözlerinin yanlış değerlendirildiğini iddia etti.
20 tabip odası ile hekim örgütleri TSK’yı hedef alan Fincancı’yı istifaya davet etti. Dernek ve tabip odaları içindeki grupların da destek verdiği açıklamada “Türk Tabipleri Birliği Başkanını istifaya davet ediyoruz! Türk milletinin canına Türk devletinin bekasına kast etmek amacıyla ülke sınırları dışındaki düşmanlarımız tarafından kurulan terör örgütüne karşı, gücünü bu asil milletin sinesinden alan kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerinin yaptığı meşru müdafayı, iftiralar atarak karalayan zihniyeti şiddetle kınıyor, Türk Tabipleri Birliği Başkanının, meslek örgütümüzü itibarsızlaştıran bu tür açıklamalarını her zaman olduğu gibi yine reddediyor ve TTB Başkanını derhal istifaya davet ediyoruz.”
Açıklamaya, Afyonkarahisar, Aksaray, Amasya, Giresun, Kahramanmaraş, Karaman, Kayseri, Kırşehir, Konya, Kütahya, Malatya, Nevşehir, Niğde, Ordu, Rize – Artvin, Sakarya, Tokat, Trabzon, Yozgat, Erzurum-Kars-Gümüşhane-Bayburt-Ardahan-Iğdır Tabip Odaları ile Tabip Sen, İzmir Hekim Güçbirliği Grubu, Milliyetçi Hekimler Derneği imza verdi.
AHEF: ÖZÜR DİLE VE KENARA ÇEKİL
Bir açıklama Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu’ndan geldi. Federasyondan yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Aile Hekimleri Demekleri Federasyonu olarak bildirmek isteriz ki; Dünyanın en kadim düzenli ordu geleneğine sahip Türk Ordusuna yönelik iddia ve ithamları üzülerek, öfkeyle takip ediyoruz. Bizleri bu vesile ile meslek örgütümüzün yıpratılmasına da alet olmamakla, milli bir meselede suskun kalmamak arasında tercih yapmak zorunda bırakan, asil ordumuza dil uzatan şahısları bir an evvel temsil ettikleri camiadan ve Türk milletinden özür dileyip bir kenara çekilmeye davet ediyoruz. Konu ile ilgili adli mercilerin gerekeni yapacağından endişemiz yoktur. Ancak bu gerekçe ile bir taraf açıklama mecburiyeti doğmuştur. Tüm kamuoyunun bilmesini isteriz ki AHEF olarak tarafımız Türkiye Cumhuriyeti’nin tarafıdır.”
HEKİM-SEN GENEL BAŞKANI DR. ADİL KURBAN: HEKİMLER TTB YÖNETİMİNİ ALACAK
Bu açıklamayı iyi niyetle karşılamak çok zor. Türk Hekimleri olarak kabul etmiyoruz. İstifa etmesi konusunda bir sosyal medya çalışması yapıldı. Biz de bu konuda müdahil olduk. Hekimler yakın bir gelecekte oradaki iktidarı ele alacaklardır.
TTB ile ilgili seçim prosedürü çok basamaklı gibi görünüyor. Delege seçimlerine müdahil olunamıyor. Delegelerin ayrı bir zamanda seçimleri var ve ayrı zamanlarda tekrarlanıyor. Daha demokratik bir seçim taslağının hazırlanması gerekiyor. TTB, meslek örgütü olması hasebiyle çok önemli görevleri var. Ama bu görevler yerine getirilemediği için mesleğimizde yozlaşma da meydan geldi. Maalesef bütün olmamamıza da neden oldu. Bunun zararı tüm sağlık sistemine. TTB siyasete alet edilemez ve siyasi bir karakterin bu noktada olmaması gerekiyor. TTB’nin tıbbın tarafı olması gerekiyor.
HEKİM BİRLİĞİ GENEL BAŞKANI HATİCE ÇERÇİ BALCI: ÜYE OLALIM MESLEK ONURUMUZU KORUYALIM
Biz hekimler vatanını ve milletini seven insanlarız. Şebnem Korur Fincancı’nın hekimliğe ve bütün hekimlere mal olacak açıklamasından çok rahatsızız. Bu sözler bizi derinden yaraladı. Bu tavırları onaylamadığımız için hekim sendikasını kurma ihtiyacı duyduk. Ön yargıları kırmaya çalışırken böyle bir açıklama yaralayıcı oldu.
Bu duruşları nedeniyle 22 yıldır TTB’ye üye olmadım. Meslektaşlarımızın üye olarak hekim mesleğinin onurunu korur ve savunur hale gelmesi için elimizden geleni yapacağız. Bütün hekimler üye olmalı ki bir daha böyle açıklamalarla vurulmayalım. Bu açıklamanın tüm hekimlere mal edilmesi bizi üzüyor.
CUMHURİYETÇİ HEKİMLER İKİNCİ BAŞKANI DR. HİKMET ÇEVİK: ABD PLANLARI TARİHİ ÇÖPLÜĞÜNE GİDECEK
Şebnem Korur Fincancı, Türkiye Cumhuriyeti Ordusunun kimyasal silah kullandığı düşündürecek ifadeler kullanarak TSK üzerine leke düşmesini sağlıyor hem de ABD ve Batı’ya davet çıkarmış oluyor. Çıplak yalana ortak olan TTB Başkanını kınıyorum. Türkiye’nin Bağdat ve Şam’la anlaşarak ABD’nin 2. İsrail kurma hevesini tarihin çöplüğüne göndermesini hiçbir yalan, güç engelleyemeyecek. Yalana ortak olan Şebnem Korur Fincancı istifa etmelidir.
TABİP SEN GENEL BAŞKANI AV. AHMET ERÇEK: ‘MESLEK ÖRGÜTÜMÜZÜ BU ZİHNİYETTEN KURTARALIM’
Türk Tabipleri Birliği bir meslek örgütüdür. 6023 Sayılı Türk Tabipler Birliği Kanunu’yla kurulmuş bir kamu kurumudur. Ancak bizim meslek örgütümüz bir süredir asli vazifesini bir tarafa bırakıp ideolojik bir saplantı içine girmiştir. Ve bu en fazla zararı da hekime vermektedir. Elinde bir delil olmadan böyle bir açıklama yapmak bir tabipler odası başkanının haddi midir? Bu kadar kendi ordusuna, memleketine düşmanca bir tavır içerisine girilir mi? Şiddetle kınıyoruz. Ordumuza, devletimize, milletimize bu tür bir iftirayı kabul etmiyoruz. Şebnem Korur Fincancı TTB’yi devletine milletine vurmak için bir araç olarak kullanıyor. Dünyanın en şerefli ordusuna bu iftirayı atan birisinin böyle bir koltukta oturmaması için istifaya davet ediyoruz. Oraya vatanıyla, milletiyle sorunu olmayan bir hekimin geçmesi gerektiğini düşünüyoruz. 30 bin kişinin üye olduğu İstanbul Tabip Odası’nda 4 bin kişi oy kullanıyor. Herkesi odasına sahip çıkmaya çağırıyorum. Son TTB seçimlerinde biz yüzde 30 oy alan bir ekibin genel sekreter adayıydım. Temsil edilmiyoruz. Bir sonraki seçimde meslektaşlarımız gelsin ve oylarını kullansınlar. Bu hekimlerin bağlı olduğu odayı da bu zihniyetten kurtaralım. Baroda olduğu gibi tüm hekimlerin daha cüzi aidatlarla zorunlu üyeliği tüm hekimlerin temsil edilmesini sağlar.
İZMİR HEKİM GÜÇ BİRLİĞİ BAŞKANI DR. SUAT KAPTANER: TTB’YE ZORUNLU ÜYELİK GELMELİ
Şebnem Korur Fincancı’yı uzun yıllardır tanıyoruz. Hem grubu hem de hekim topluluğunu uyarmaya çalıştık. Kendi ideolojik görevini yapıyor. Tutumunun hekim haklarıyla sağlık ortamıyla uzaktan yakından alakası yok. Açıklaması Türkiye Cumhuriyeti karşıtı bir açıklamadır. PKK iddialarını dile getirerek çok büyük suç işlemiştir. Bu haliyle Türk hekimlerini temsil edemez. Bizler Kuvayı Milliye ve Tıbbiyeli Hikmetler geleneğinin üyeleriyiz. İstifa edene kadar bu çağrıyı, mücadeleyi yapacağız. Hekimlerin örgütlü olduğu bütün federasyon, sendikalar, meslek örgütleri büyük bir tepki içinde, istifaya davet ediyorlar. Emperyalizmin PKK, PYD ve IŞİD gibi terör örgütleriyle mücadele eden Türk Ordusuna karşı PKK iddialarını gündeme getirmek kabul edilemez. Fincancı terör destekçisidir. Hekimlerimizi temsil edemez. Bu açıklamayı yapan Fincancı’ya karşı sessiz kalan oda yöneticilerini uyarıyoruz. TTB Merkez Konseyi Fincancı’ya sahip çıkan bir açıklama yaptı. Korkakça bir açıklama. Vicdanları kanatan bir açıklamayı bir hekim yapamaz. Fincancı derhal soruşturulmalıdır. Bir hekim görüntüye bakarak karar verebilir mi? Bir hekim emperyalist işbirlikçisi bir kanala açıklama yapar mı?
Bütün hekimlere meslek örgütüne zorunlu üyelik getirirseniz o zaman Türkiye’deki hekimlerin yüzde 95’i böyle açıklamaları onaylamaz ve odasına sahip çıkar. Aksi durumda örgütlü azınlık, örgütsüz çok büyük hekim çoğunluğunun başına bu şekilde bela olur. Hekimler istifa ederek, üye olmayarak, seçimlere katılmayarak tepki gösteriyor. Ama sonuç bu…
BAKAN AKAR'DAN SERT TEPKİ
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) kimyasal silah kullandığı" iddiasının büyük bir iftira olduğunu, bununla ilgili suç duyurusunda bulunduklarını belirterek, "Terör örgütünün çöküşünün gölgelenmesi, ona yardım, destek sağlanması için yapılmış olan bu eylemi şiddetle kınıyoruz." dedi.
Akar, Edirne’de gazetecilerle bir araya geldi. Terörle mücadelenin artan bir şiddet ve tempoda taarruzi ruhla kararlılıkla devam ettiğini aktaran Akar, “Biz başta Irak ve Suriye olmak üzere tüm komşularımızın sınırlarına, egemenlik haklarına saygılıyız. Mehmetçik, sivillere, masum insanlara, tarihi, dini, kültürel yapılara, çevreye zarar gelmemesi için diğer hiçbir ülke ordusunun göstermediği duyarlılığa sahip. Hem planlama hem icra safhasında bu duyarlılığı gösteriyoruz” diye konuştu.
“TSK’nın kimyasal silah kullandığı” iddiasını tepki gösteren Akar, aslı olmayan bu tür iddiaları iftira olarak nitelendirerek şunları söyledi: “Bazı fitne fesat odakları Mehmetçiğin moralini bozmak için ellerinden gelen gayreti gösteriyor. TSK’nın envanterinde kimyasal silah yok. Bizim uluslararası hukuka saygımız, bunun da ötesinde inançlarımız, insani, manevi değerlerimiz var. Bizim kültürümüzde işkence, eza, cefa yok. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. Hukuki süreç başladı. Bunu yapanlar, hesabını yargı önünde verecekler. Bu Türkiye’ye, Türk Silahlı Kuvvetlerine atılan büyük bir iftiradır, bühtandır. Böyle bir şey asla ve kat’a söz konusu değildir. Bu iftiralar teröristler biraz daha zaman, zemin kazansın diye ortaya atılmaktadır ”