HEP-SEN Başkanı Yunus Şimşek: Sağlıkta Yönetim Reformu istiyoruz

Hemşireler ve Tüm Sağlık Profesyonelleri Sendikası (HEP-SEN) Başkanı Yunus Şimşek 12 Ağustos’ta Resmi Gazete’de yayınlanan “Ek Ödeme Yönetmeliği” hakkında rahatsızlıklarını dile getirdi. Performansa dayalı ek ödeme sisteminin sadece adının değiştiğini söyleyen Şimşek konuyla ilgili şunları kaydetti:

“Sayın Bakan ‘Performansa dayalı sistemini tamamen kaldırdık.’ diye açıklama yapıyor ama sadece isim değişti. Performans yerine teşvik geldi. Teşvik ne demek? Sen daha çok hasta, daha çok girişim yaparsan daha çok kazanırsın demek. Peki hastaneler fabrika mı? Biz kamunun ağırlıklı olduğu bir sağlık sistemini savunuyoruz. Baktığınız zaman hekimlerin de, hemşirelerin de maaşları şu an 3 parça veya 4 parça. Bu sistem doğru değil. Bütüncül bir politika yok, Yüksek Öğretim Kurumuna bağlı üniversite hastaneleri ayrı, devlet hastaneleri ayrı, aile hekimlikleri çok farklı kategoride değerlendiriliyor.”

‘ALDIĞIMIZ MAAŞLAR YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA’

Hemşirelerin sayıca fazla olmasına rağmen yönetmelikte adlarının yeterince geçmediğini söyleyen Yunus Şimşek şöyle konuştu:

“Aldığımız ücretler yoksulluk sınırı altında. En azından yoksulluk sınırına eş ya da üzerinde ve emekliliği de yansıyacak tek kalemde bir ücret sistemi istiyoruz. Paramparça edilmiş bir ücret sistemi değil.

‘HALKIN ÖNÜNE ATILIYORUZ”

“Bir talebimiz de şu, sürekli televizyon kanallarında, gazetelerde boy boy sağlık çalışanına ‘şu yapıldı, bu yapıldı’ diye halkın önüne atılıyoruz. Gerçekten böyle bir şey yok. Olsa tüm dernekler, sivil toplum kuruluşları bu kadar itiraz eder mi? Sosyal medyada 2 senedir sağlık emekçileri ana gündem maddesi. Sağlık şiddet almış başını gidiyor. Bunların temel nedeni hep yanlış politikalar. Sağlık hastaneleri işletme, hastalar müşteri, sağlık çalışanları üreten gibi. Burada bir hizmet üretilmez, sağlık temel bir hak.

‘121 KEZ TABİP, 13 KEZ TABİP DIŞI’

“Analiz ekibimiz bu yönetmeliği analiz etti. 121 kez tabip geçiyor 13 kez tabip dışı geçiyor. Bizde soruyoruz. Kamu ve özel birliklerle 400 bin hemşire olarak bu ülkenin sağlık sistemi sadece hekimlerden mi ibaret? Tabipler bizim çalışma arkadaşımız ve tabip olmadan bu sistem olmaz. Hemşire olmadan da bu sistem olmaz.”

‘SOSYAL DEVLET YAPISINA AYKIRI’

Taban ödemeleri kat sayısındaki dağılımı eleştiren HEP-SEN Başkanı “Kat sayılar arasında müthiş fark var. Burada bir iyileştirme yapılıyor bir lütuf olarak sunuluyor, amenna. Hemşireye 0,32 olarak belirliyorsunuz diğerine 4,5 diyorsunuz arada 14 kat fark var. Sosyal devlet yapısına da aykırı bu. Hekimlerimizi iyileştirin bizi de görün.” ifadelerini kullandı.

Devlet yetkililerine şikayetlerini ilettiklerini, ama bir sonuç almadıklarını söyleyen Yunus Şimşek dava sürecini başlattıklarını hatırlattı.

‘HEMŞİRELER KENDİNİ BAKANLIKTA TEMSİL ETMELİ’

Sağlık Bakanlığının meslekleri birbirine düşüren politikalar uyguladığını savunan Şimşek, şöyle devam etti:

“Sağlıkta yönetim reformu istiyoruz. HEP-SEN’in çıkış noktası da budur. Her mesleğin kendini ifade edebildiği, bir sandalye bulabildiği, kendi söz hakkını kullanabildiği bir reform. Yönetim reformunun açılımı da şudur; Sağlık Bakanlığı tek bir meslek düşüncesinden çıkıp, daha adil, çağdaş, katılımcı bir yönetim anlayışını benimsemeli. Hemşirelerin bakanlıkta temsil edildiği bir birimin kurulmasını istiyoruz. Yönetim reformunun ikinci kademesinde de liyakat gelmeli. Bu çok önemli. Hastanelerde yöneticilerin, başhekimlerin, tüm müdürlerin nasıl seçildiği belli değil. Sağlıkta yönetim reformu gelirse bu ek ödemeler de adaletli olur. İşin içinden gelen kişiler tarafından temsil olursa bu kat sayılar da bu şekilde olmaz.”

‘ŞEHİR HASTANELERİNDE VIP KATLAR VAR’

Sendika Başkanı Şimşek, şehir hastanelerinde anlayış sorunu olduğuna işaret ederek şunları kaydetti
“Geçen gün sendika olarak Ankara Şehir Hastanesine gittik. Orada VIP (Çok Önemli Kişi) katlar var. İç servis diye geçer bu VIP katlar. Burada seçilen sağlık personelleri bile fiziki özelliklerine göre seçiliyor. Şehir hastanelerinde para kazanmaya yönelik bir uygulama. Kamu da bunlar olmaz. Ortada bir anlayış sorunu var.”