Her gün tükettiğimiz o içecek Osmanlı'da yasaktı! Nedenini duyunca çok şaşıracaksınız...
Osmanlı’dan günümüze gelenekselleşmiş bir içecek olan kahve, zaman zaman politik bir unsur olarak görüldü. Peki, Osmanlı döneminde birçok kez tüketimi yasaklanan kahve günah olarak mı görülüyordu? Osmanlı’da kahve içmek neden yasaklandı? Tüm bu soruların cevabını haberimizde...
Osmanlı Devleti’ne kahvenin gelmesiyle ilgili birçok farklı görüş bulunsa da en yaygın ve geçerli olanı kahvenin 1516 yılında Yavuz Sultan Selim döneminde Osmanlı topraklarına getirildiği yönünde. Tarihi kaynaklara göre İstanbul’da ilk kahvehanenin açıldığı tarih ise 1554. Bu süreçte Yemen’de yaygın olarak tüketilen kahve, zaman içerisinde bir bağımlılık unsuru haline gelmiş ve şarap gibi ikram edildiği için çeşitli endişeler ortaya çıkmıştır. Çok geçmeden vücuda zarar verdiği yönünde bir gerekçeyle kahve tüketimi Yemen’de yasaklanmıştır. Osmanlı’da da benzer bir durum yaşanacak, kahvehaneler ve kahve tüketimi padişah tarafından yasaklanacaktır. İşte günümüzün en yaygın içeceklerinden olan kahvenin Osmanlı’daki serüveni…
OSMANLI’DA KAHVEHANE KÜLTÜRÜ
İstanbul’un en hareketli yerleşim yerlerinden olan Tahtakale, Osmanlı’da ilk kahvehanelerin kurulduğu yer olarak biliniyor. Önemli bir ticaret merkezi olan Tahtakale’deki dinamik yaşam, kısa sürede burada kurulan kahvehanelerin de aktifleşmesine yol açıyor.
Osmanlı’da kahvehane kültürü günümüzden oldukça farklıydı. Kahvehaneler bir nevi toplantı meclisleri vazifesi görüyordu. Toplumun her kesiminden insanlar kahvehanelerde buluşuyor, fikir alışverişi yaparak bilinçleniyordu. Zaman içerisinde kahvehaneler devlet meselelerinin tartışıldığı, eleştirel fikirlerin ortaya atıldığı mekanlar olarak Osmanlı yönetiminin de dikkatini çekmişti. Devlet erkânı bu durumla baş edebilmek için hafiyeler görevlendirerek kahvehaneleri kontrol ettiriyordu. Bu durum kahvehanelerin bir isyan merkezi olarak görülmesiyle daha da ciddi bir hal almaya başladı.
O FETVA İLE TÜRK KAHVESİ YASAKLANDI
Neticede Osmanlı’da ilk kahvehane yasağı 16. yüzyılın ortalarında Şeyhülislam Ebussuud Efendi’nin fetvasıyla gerçekleşti. Yasağın gerekçesi olarak fazla kavrulan kahvenin insan sağlığını ciddi anlamda tehdit ettiği gösterilmişti. Takip eden süreçte kahvehaneler kapatılmış, İstanbul’a kahve taşıyan gemiler batırılmıştı.
Osmanlı’da kahve yasaklarının sebebi, kahveyle birlikte ortaya çıkan kahvehane kültürü ve sosyal ortamdı. Kahvehanelerde farklı fikirler ortaya atılıyor, eleştirel düşünce ortamı hazırlanıyor ve bunların hepsi birer fincan kahvenin etrafında gerçekleşiyordu.
OSMANLI'DA TÜRK KAHVESİ NEDEN YASAKLANDI?
Osmanlı’da kahve, farklı dönemlerde ve çeşitli gerekçelerden ötürü birçok kez yasaklandı. İlk kahve yasağı ise Kanuni Sultan Süleyman devrinde gerçekleşti. Kahvehanelerde işsiz insanların toplanarak anlamsız sohbetler yaptığını düşünen Sultan Süleyman, Şeyhülislam Ebussuud Efendi’nin fetvasıyla kahve tüketimini ve kahvehane işletmelerini yasakladı.
İkinci kahve yasağı ise III. Murad’ın hükümdarlığı devrinde gerçekleşti. Ancak bu yasak kahve tüketimi ve kahvehane kültürünü ortadan kaldırmadığı gibi bunların daha da cazip hale gelmesine yol açtı. Nitekim kahve yasağını takip eden yıllarda şehrin dört bir yanında kaçak kahvehaneler açıldı ve insanlar yasal olmayan bu yerlere akın akın gitmeye devam etti. Devlet erkânının bu durumu fark etmesiyle din adamları III. Murad’ı yasakları kaldırması yönünde teşvik etti. Böylece kahvehane ve kahve yasakları 1587 yılında kaldırıldı.
Kahvehanelerin giderek sosyal yaşamın merkezi haline gelmesi ve önlenemez bir gelişim göstermesiyle çeşitli problemler ortaya çıkmaya başladı. I. Ahmed devrinin en büyük sorunlarından biri, yeniçeri askerlerinin ocaklardan ayrılmak suretiyle kahvehanelere akın etmesiydi. Başlangıçta yalnızca sosyal bir alan olarak görülen kahvehaneler, ordu düzenini dahi etkileyebilecek bir noktaya ulaşmıştı. I. Ahmed kahve ile birlikte keyif verici tüm maddeleri de yasakladı. 1606’dan 1611 yılına dek yasaklar devam etti. Bu süreçte kahve uyuşturucu bir madde olarak değerlendirildi ve kullanılmasının caiz olmadığı söylendi.
Bu yasaklar da kahve tüketimini ve kahvehane kültürünü ortadan kaldırmadı. Nitekim Evliya Çelebi seyahatnamesinde 1630 senesinde yalnızca İstanbul’da 55 kahvehanenin var olduğuna dair bilgiler mevcuttur.
Osmanlı’da en katı kahve yasağı ise Sultan IV. Murad devrinde gerçekleşti. Kahve, tütün, şarap, afyon gibi keyif verici tüm maddeler yasaklandı. İstanbul’da meydana gelen yangınlar gerekçe gösterilerek tüm kahvehaneler kapatıldı. IV. Murad’ın getirdiği yasaklara uymayanlar idam cezasına çarptırıldı. İlerleyen senelerde kahve yasakları bir miktar hafifletildi ve 1830 senesine gelindiğinde kahve artık tamamen özgürce tüketilebilen bir ürün haline geldi.