Yandex
28 Nisan 2025 Pazartesi
İstanbul 10°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Her yıl 14 milyon yeni vaka görülüyor... ‘Kanserden değil, geç kalmaktan korkun’

Her yıl dünyada 14 milyon yeni kanser vakası görülüyor. Ulusal Kanser Haftası kapsamında uzmanlar, erken teşhis ve farkındalığın önemine dikkat çekiyor. Kanser tedavi edilebilir bir hastalık yeter ki geç kalmayın

Her yıl 14 milyon yeni vaka görülüyor... ‘Kanserden değil, geç kalmaktan korkun’

Kanser, dünyada en önemli halk sağlığı sorunlarından biri olmayı sürdürüyor. Ancak erken teşhis ve farkındalık çalışmalarının artmasıyla birlikte birçok kanser türü önlenebilir ya da başarıyla tedavi edilebilir hale geldi. Bu kapsamda her yıl 1-7 Nisan tarihleri arasında kutlanan "Ulusal Kanser Haftası", toplumda farkındalık yaratmak amacıyla çeşitli etkinliklerle değerlendiriliyor.

Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Nuri Karadurmuş, kanserin kontrolsüz hücre bölünmesi sonucu ortaya çıkan birçok hastalık grubunun ortak adı olduğunu belirterek, şu açıklamalarda bulundu:

Her yıl 14 milyon yeni vaka görülüyor... ‘Kanserden değil, geç kalmaktan korkun’ - Resim : 1
Nuri Karadurmuş

“Dünya genelinde her yıl yaklaşık 14 milyon kişi kansere yakalanıyor. Türkiye’de ise Sağlık Bakanlığı verilerine göre yılda yaklaşık 163.500 kişiye yeni kanser tanısı konuluyor. Kanser; yaş, cinsiyet, dil, din ya da ırk ayırmaksızın herkesi etkileyebilecek bir hastalık. Dünya istatistiklerine baktığımızda, ölüm nedenleri arasında kanser ne yazık ki ilk sıralarda yer alıyor. 2030 yılına gelindiğinde, yıllık yeni vaka sayısının 22 milyona ulaşacağı tahmin ediliyor.”

‘KANSER TEDAVİ EDİLEBİLİR BİR HASTALIK’

Prof. Dr. Karadurmuş, kanserin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti:

“Kanser tedavisinde hastalığın türü, evresi ve hastanın genel sağlık durumu göz önünde bulundurularak kişiye özel bir tedavi planı oluşturulmalıdır. Tıbbi onkoloji kanserin ilaçla tedavisi ile ilgilenen ve kanserle mücadelede, hastanın tanı anından itibaren tüm aşamalarında önemli rol üstlenen bir uzmanlık alanıdır. Tıbbi onkoloji uzmanı kanserin türüne, evresine ve hastanın genel sağlık durumuna göre kemoterapi, immunoterapi veya hedefe yönelik ilaçları kullanarak kişiye özel tedavi planını yapmaktadır. Onkolojideki gelişmeler tek başına veya kombine kullanılan tedavilerle, her geçen gün daha fazla sayıda hastanın yaşamına katkıda bulunmaya devam etmektedir.”

‘ERKEN TANI HAYAT KURTARIR’

Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği (TROD) Başkanı Prof. Dr. Banu Atalar, Ulusal Kanser Haftası kapsamında yaptığı açıklamada kanserle mücadelenin anahtar noktalarına dikkat çekti. Prof. Dr. Atalar, erken tanının bazı kanser türlerinde %90’a varan tedavi başarısı sağladığını belirterek şu uyarıda bulundu:

Her yıl 14 milyon yeni vaka görülüyor... ‘Kanserden değil, geç kalmaktan korkun’ - Resim : 2
Banu Atalar

“Erken tanı, kanserle mücadelede elimizdeki en güçlü silahlardan biridir. Bu nedenle tarama programlarına katılmak ve düzenli sağlık kontrollerini ihmal etmemek hayati öneme sahiptir.”

‘RADYOTERAPİ TEDAVİDE KRİTİK BİR ROL OYNUYOR’

Kanser tedavisinde cerrahi, sistemik tedaviler (kemoterapi, immünoterapi, hedefe yönelik tedaviler) ve radyoterapi gibi pek çok seçenek mevcut. Kanser hastalarının %60-70’i, tedavilerinin bir aşamasında radyoterapiye ihtiyaç duyuyor.

“Radyoterapi, erken evre kanserlerde tam iyileşme sağlayabilirken, ileri evrelerde hastalığın kontrol altına alınması ve yaşam kalitesinin artırılmasında kilit rol oynuyor,” diyen Prof. Dr. Atalar, teknolojik gelişmelerin tedaviye katkısını da vurgulayarak, “Günümüzde, stereotaktikradyoterapi (SRS/SBRT), yoğunluk ayarlı radyoterapi (IMRT), proton tedavisi ve FLASH radyoterapi gibi modern tekniklerle, kanserli dokulara milimetrik hassasiyetle müdahale edilebiliyor. Bu yöntemler sayesinde hem tedavi etkinliği artıyor hem de sağlıklı dokular daha iyi korunuyor.” diye belirtti.

‘BİLİMSEL VE HASTA ODAKLI YAKLAŞIMLARLA KANSERLE MÜCADELE EDİYORUZ’

Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği olarak bilimsel veriye dayalı, etik ve hasta odaklı yaklaşımlarla kanserle mücadelede etkin rol aldıklarını belirten Prof. Dr. Atalar, toplumun doğru ve güncel bilgiye erişmesinin önemini şu sözlerle dile getirdi: “Kanser konusunda doğru bilgiye ulaşmak, tedaviye zamanında ve eşit şekilde erişmek her bireyin hakkıdır. TROD olarak bu konuda üzerimize düşen tüm sorumlulukları yerine getirmeye devam ediyoruz.”

Prof. Dr. Banu Atalar, Kanser Haftası vesilesiyle şu önemli hatırlatmaları da yaptı:

  • Kanserden değil, geç kalmaktan korkun.
  • Tarama programlarına katılın, düzenli sağlık kontrollerinizi aksatmayın.
  • Sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinin: Sigara ve alkolden uzak durun, dengeli beslenin, fiziksel olarak aktif olun.
  • Her belirtiyi önemseyin ve zamanında sağlık kuruluşlarına başvurun.
Kanser
Yorumlar (1 yorum) Yorum yapmak için tıklayınız
Yükleniyor...