22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Hollanda çocuklara da ötanazi hakkı verdi

Dünyada ötanazi hakkını ilk tanıyan Hollanda çocuklara da bu hakkı verdi. İyileşme umudu olmayan 1-12 yaş arası çocuklara ötanazi hakkı tanıyan yasal düzenleme yürürlüğe girdi. Ebeveynlere “çocuğunun daha fazla acı çekmesini önlemek için hayatını sonlandırma” hakkı tanındı

Hollanda çocuklara da ötanazi hakkı verdi

Hollanda yetişkinlerde uyguladığı ötanazi hakkını genişletti. İyileşme umudu olmayan 1-12 yaş arası çocuklara ötanazi hakkı tanıyan yasal düzenleme hayata geçti. Ailelere, “çocuğunun daha fazla acı çekmesini önlemek için hayatını sonlandırma” hakkı tanındı.

Hükümetin, dayanılamaz acı çeken ve iyileşme umudu olmayan 12 yaşından küçük çocuk hastalara ötanazi hakkı tanımaya ilişkin yeni düzenlemesi, 1 Şubat 2024 itibariyle yürürlüğe girdi. Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan düzenleme, 1 yaşına kadar olan çocukları kapsamıyor. Düzenlemeden, yılda 12 yaşından küçük yaklaşık beş çocuk yararlanabilecek. Ötanazi hakkı, sürekli epileptik atak geçiren ve öngörülebilir bir gelecekte ölmesi beklenen çocukları kapsayacak.

Hollanda’da ebeveynler, 12-15 yaş arası ölümcül hastalığı bulunan çocukları için ötenazi talep edebilirken, 16 ve 17 yaşındaki gençler için ebeveyn iznine ihtiyaç duyulmuyor.

Düzenlemeye göre, çocuğun ne istediğini belirtemeyeceği var sayılan durumlarda hem anne hem de babasının ötanazi konusunda aynı fikirde olması gerekecek. Çocuğun doktoru da, ötanazi konusunda karar vermek için en az bir bağımsız hekime danışmak zorunda olacak.

Çocuk hekimlerinin çağrılarını dinleyen hükümet, geçtiğimiz yıl 12 yaşın altındaki çocuklara ötanazi hakkı verilmesi konusunda yetkili otoritelerden görüş istedi. Uzmanlar, yaşamın son evresindeki bakım ve tedavinin yetersiz kaldığı, 1-12 yaş arası çocuklara ölüm hakkı verilmesini önerdi. Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan düzenleme Meclis’teki partilerin çoğunluğu tarafından destek gördü.

‘UZUN YILLAR BU PROGRAMA ÇALIŞILDI’

Çocuk Palyatif Bakım Bilgi Merkezi internet sitesinden yeni düzenlemeler hakkında bilgi verdi. Yapığlan açıklama şu ifadeler yer aldı: “Pediatrik palyatif bakımda acının önlenmesi/hafifletilmesi çok önemlidir. Neyse ki, iyi bir bakım ve destekle çoğu durumda yaşamı kısaltan veya yaşamı tehdit eden rahatsızlıkları olan çocuklara iyi bir yaşam kalitesi sunmak mümkündür. Ancak nadir durumlarda çocuğun acısı o kadar dayanılmaz hale gelebilir ki, palyatif bakım seçenekleri acıyı hafifletmeye yetmeyebilir. Bu durumlarda yaşamın sonu kararlarıyla ilgili sorular ortaya çıkabilir. Üzerinde birçok paydaşın uzun yıllardır titizlikle çalıştığı program, yaşamın son evresinde çocuğa kaliteli ölüm olanağı sunabilmek amacıyla hazırlandı. Bu düzenlemeyle onurlu bir ölümün mümkün kılınmasının bu grup için son derece önemli olduğuna inanıyoruz.”

ÖTANAZİNİN UYGULANDIĞI ÜLKELER

Hollanda, 2002 yılında 12 yaşından büyüklere ötanazi hakkı tanıyan dünyadaki ilk ülke oldu. Ancak 12 yaşından küçüklere ölüm hakkı ilk kez Belçika'da hayata geçirildi.

Belçika, 2014 yılında, iyileşme umudu olmayan ve büyük acı çeken 12 yaşından küçük çocuklara ötanazi hakkını yasal hale getirdi.

Dünyada ötenazinin yasal olduğu ülkeler Belçika, Hollanda, Lüksemburg, Kanada, Kolombiya, Avustralya ve Yeni Zelanda'nın, İspanya, Küba.

Ötanazi nedir?

Hollanda çocuklara da ötanazi hakkı verdi - Resim : 1

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdem Özkara, ötanazi konusunda çalışmalar yürüten isimlerden birisi. Özkara, “Ötanazide Temel Kavramlar ve Güncel Tartışmalar” başlıklı kitabında A’dan Z’ye ötanaziyi değerlendiriyor. Kitapta ötanazi şu şekilde ifade ediliyor: “Ötanazi; iyileşmeyeceği ve dayanılmaz acıları ölümüne kadar süreceği tıbben benimsenmiş olan, durumu kendisi ve yakınlarınca bilinen, zihinsel yeterliliğe sahip bir kişinin, kendi bilinci ve özgür iradesi ile vermiş olduğu karar üzerine kendisini tedavi eden hekim aracılığıyla acısız bir biçimde hayatının sonlandırılması olarak tanımlanabilir.”

Ötanazi temelde iki şekilde uygulanıyor. Aktif ötanazi: Hekimin derin bir sedasyonu(sakinleştirmeyi) takiben ani ölüm yapacak nitelikteki ölümcül dozdaki ilacı uygulayarak hastasının hayatını sonlandırmasıdır. Pasif ötanazi: Hekimin hastanın bir süre daha yaşamasını sağlayacak yaşamı destekleyici tedaviyi sunmayarak veya bu tedaviyi sona erdirerek ölümü hızlandırması olarak tanımlanabilir.

YILLARCA BİLİM ADAMLARI TARTIŞTI

Prof. Dr. Özkara kitabında Hollanda’daki uygulamaya da yer veriyor ve şunları ifade ediyor: “Hollanda ötanazi ile ilgili uygulamalar ve yasal düzenlemeler açısından dünya üzerindeki en uç örnek olarak bilinmektedir. Ancak bu aşamaya gelmeden önce konu yıllarca Hollanda halkı ve bilim adamlarınca tartışılmıştır.

2000 yılı Kasım ayında yapılan referandumda Hollanda halkı %80’in üzerinde kabul oyuyla ötanaziye yeşil ışık yakmış ve 2001 Nisan ayında aktif ötanazi tasarısı Hollanda Parlamentosundan geçerek yasallaşmıştır. 2001 yılında kabul edilen bu yasaya göre: 1-Hasta dayanılmaz ve sürekli acılar içinde olmalı. 2-Hasta ölüm isteğini açıkça dile getirmeli, ikinci bir hekimin de görüşü alınmalı. 3-Hastanın hayatına uygun tıbbi yöntemle(acısız) son verilmeli.

‘Hak’ mı ‘Cinayet’ mi?

Hollanda çocuklara da ötanazi hakkı verdi - Resim : 2

Ötanazi, dünyada tartışılan konulardan birisi. Hatta bu tartışma antik çağ dönemlerine kadar uzanmakta. Hukukçu Muhammed Sulu yayınladığı makalede yaklaşımları şu şekilde özetliyor: “Ötanazi, kavramsal olarak tıp ve hukuk bilim dallarını birlikte ilgilendiren bir konudur. Bununla birlikte ötanazinin felsefî, vicdanî ve dinî yönleri olması hasebiyle birden fazla disiplinin birlikte incelenmesi, ötanazi hususunda “doğru”ya ulaşma adına önemli bir adım olacaktır. Konuya tıp bilimi açısından bakıldığında; ölüm tıbbî yollardan sağlanmaktadır ve kullanılan vasıtalalar açısından ötanazi, Güven’in ifadesi ile “teknik ölüm”dür. Hukuk bilimi ise, insanın hayat hakkının yanında “ölme hakkı”nın da bulunup bulunmadığı noktasında ötanazi konusu ile ilgilenmektedir. Konuya felsefî ve vicdanî açıdan bakanlar ise, hayatın niteliği ve kişinin kendi hayatı üzerinde tasarrufta bulunma hakkının olup olmadığı hususları ile ilgilenmektedir. Ötanazi kavramını dinî eksende tartışanlar ise, hayatın ve bedenin, Allah-Tanrı tarafından insana verilen bir “emanet” olduğu ve bu bakımdan hayatın kutsallığı/dokunulmazlığı bağlamında ötanazi kavramına olumsuz bir şekilde bakmaktadır.”

Fransa da ötanazi getirmeye hazırlanıyor

Fransa da ötanazi uygulamasını getirmek için yasal hazırlık çalışmaları yürütülüyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron geçtiğimiz ay aktif ötanaziye izin veren bir yasa tasarısı hazırladıklarını açıkladı. La Croix ve Libération gazetelerine konuşan Macron tasarının nisanda bakanlar kuruluna sunulacağını ve mayısta parlamentoda görüşüleceğini söyledi. Macron yasayı bireyin özerkliğiyle ulusun dayanışmasını uzlaştıran bir kardeşlik yasası olarak niteledi.

Macron’a göre hazırlanan yasa tasarısı uyarınca Fransa’da iyileşmesi mümkün olmayan hastalıklardan muzdarip yetişkinler, hastalıklarının son evresinde ölmek için yardım talebinde bulunabilecek. Hastanın yargıda bulunabilir durumda, yani reşit olması ve Alzheimer gibi bir psikiyatrik hastalığa sahip olmaması gerekiyor. Bu koşulları sağlaması durumunda hastanın talebinin bir tıbbi ekip tarafından değerlendirmeye alınacağı belirtiliyor. En az iki hekimin olacağı ekipte ayrıca psikologlar da yer alacak.

Hollanda