Yandex
29 Nisan 2025 Salı
İstanbul 12°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

HÜDA PAR küstah açıklamalarına devam ediyor: Bu kez de 6284'ü hedef aldı

Son dönemde yaptığı küstah çıkışlarla tepkilerin odağı haline gelen HÜDA PAR, bu kez de 6284 sayılı aileyi koruma ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanunu hedef aldı.

HÜDA PAR küstah açıklamalarına devam ediyor: HÜDA PAR Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir, bu kez de 6284'ü hedef aldı

Diyarbakır'da düzenlediği bölücü çalıştay ile tepkilerin odağı haline gelen HÜDA PAR, küstah açıklamalarına devam ediyor. AK Parti listelerinden Meclis'e giren HÜDA PAR Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir, partisinin Mersin Milletvekili Faruk Dinç’in TBMM’de yaptığı “Kemalizm zehirdir, biz bu zehri yutmayacağız" konuşmasına sahip çıkarken, 6284'ü de hedef aldı.

Dinç, 6284 sayılı aileyi koruma ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanun için şunları söyledi: "Kadın ancak aile içerisinde korunur, muhafaza edilir. Onuru, kişiliği ancak aile bütünlüğü içinde korunur. Biz aileyi düşünmeden sadece kadını korumayı ve ailenin dağılmasını hesaba katmazsak meydana gelen sorunlarla yüzleşeceğiz."

BÖLÜCÜ ÇALIŞTAYA SAHİP ÇIKTI

TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Demir'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"15-16 Şubat tarihlerinde Diyarbakır'da bir çalıştay yaptık, 'Kürt meselesine insani çözüm' adı altında. O çalıştayı yaptığımız andan itibaren konu tartışılmaya başladı. İlk günden beri bu meselenin çözümü noktasında çözüm anlayışını seküler ve Kemalist bir çerçeve içerisine hapsetmeye çalışanlar bu tarzda bir çözüm anlayışı geliştirmeye ve dayatmaya çalışan insanların insani ve İslami anlamda bir anlayışın ortaya çıkmasına tahammül etmedikleri ortaya çıktı. Biz buna tahammül etmelerini de zaten beklemiyorduk. Bu nedenle şiddetle bu meseleyi tartışıp hakaretler ve düşmanca yaklaşımlar içerisine girerek bu çalıştayı mahkum etmeye çalıştılar."

HÜDA PAR küstah açıklamalarına devam ediyor: Bu kez de 6284'ü hedef aldı - Resim : 1
HÜDA PAR Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir,

6284’Ü HEDEF ALDI

"Kadına yönelik şiddetin ailenin dışında engellenmesi ve kadının korunmasının ailenin dışında yapılmaya çalışılması mümkün değildir. Kadın ancak aile içerisinde korunur, muhafaza edilir. Onuru, kişiliği ancak aile bütünlüğü içinde korunur. Biz aileyi düşünmeden sadece kadını korumayı ve ailenin dağılmasını hesaba katmazsak meydana gelen sorunlarla yüzleşeceğiz. Aileyi kadının şiddet gördüğü bir mekan olarak lanse edilmesini de kınıyoruz. Aile kadının korunduğu bir yerdir"

"Bu kanun muğlak ve çerçevesi belli olmayan şiddet tanımından da vazgeçmemiz gerekiyor. Şeffaf bir tanım ortaya konuşmalıdır. Toplumda var olan şiddeti yalnızca kadın üzerinden ele almak toplumdaki diğer kesimleri de görmezden gelmektir. Anneliğin toplumda anlaşılmadığını her geçen gün görüyoruz. Kadına yönelik şiddetin artmasının bir sebebi de elbette ki toplumdaki bu hassasiyetin zayıflmasıdır"

'KEMALİZM ZEHİRDİR' SÖZLERİNE DESTEK

"HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç'in Genel Kurul'da kullandığı ifadelere siz de katılıyor musunuz, sizin de görüşünüz bu yönde mi" sorusuna yanıt veren Demir şunları söyledi:

"Evet, ben de katılıyorum. Önümüzde 100 yıllık bir pratik var. Osmanlı döneminde ve öncesinde etnik aidiyetlerin ön plana çıkmadığı bir anlayış hakimdi ve bu coğrafyada kardeşlik hukuku içerisinde çok güzel günler yaşandı. Özellikle Cumhuriyetten sonra İttihat ve Terakkici yapıların topluma dayattığı bazı uygulamalar ve stratejiler söz konusu olmuştur. Kemalizmden kastımız da şudur; sopa olarak Kemalizmin ya da laikliğin, seküler yaşam tarzının bu topluma zorla dayatılmasıdır. Bu uygulamalar söz konusu olduğu günden beri bu memleket huzur görmedi, kardeşlik görmedi, sorunlarımız çözülmedi. Halkı bağrına basması gereken devlet baskıcı ve halka eziyet çektiren zorla bazı fikirlere mahkum eden bir yöntem uygulayarak bu günlere geldi. Bizim meseleye yaklaşım tarzımız şu; biz artık Türkiye'nin normalleşmesini istiyoruz, etnik kavramların gündemden çıkmasını istiyoruz.

HÜDA PAR küstah açıklamalarına devam ediyor: Bu kez de 6284'ü hedef aldı - Resim : 3
HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç

"Bu son çalıştayımız da bu husususun ön plana çıktığı bir yer olmuştur. Burada sorunlarımıza İslami perspektiften bir yaklaşım ortaya konuldu. Kemalist anlayışı topluma dayatan odakların saldırısına maruz kaldık. Bu durum ve Türkiye'deki geçen 100 yıllık süreç ortaya koymuştur ki Kemalizm illeti bu memleketten çıkartılmadığı müddetçe ya da toplum bundan kurtarılmadığı müddetçe bizim birlik ve beraberliği muhafaza etmemiz imkansızdır. Ne zaman biz bunu yaptık, eskisi gibi Müslümanca kardeş olduk o zaman biz bütün bu sorunlarımızın üstesinden geleceğiz."

NE OLMUŞTU?

HÜDA PAR, Diyarbakır'da "Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı" düzenlemişti. Çalıştayın ardından yayınlanan bildirgede, anadilde eğitimin önünün açılması, Kürtçenin anayasal güvence altına alınması, anayasanın değiştirilmesi ve "herkesin Türk olduğu" tanımından vazgeçilmesi gibi talepler yer aldı. Ayrıca, "Kürt meselesinin kaynağını oluşturan Kemalist zihniyetin ürünü olan darbe anayasasının değiştirilmesi" gerektiği vurgulandı.

Öte yandan, HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, önceki gün Meclis’te yaptığı konuşmada “Kürt meselesinin sebebi Kemalizm'dir. Çözümü de İslam’dadır” ifadelerini kullandı. Dinç, TBMM'de işte şu sözleri sarf etti:

"Kürt meselesinin sebebi Kemalizmdir. Çözümü de İslam'dadır. Siz bize çözümün zehri olan Kemalizm'i öneriyorsunuz. Bize bu zehri yutturmaya çalışıyorsunuz. Kemalizm zehirdir. Biz bu zehri yutmayacağız. İlacımız olan Aziz İslam'la kardeş olacağız ve hep birlikte Türküyle, Kürdüyle, Arap'ıyla, Zazasıyla kardeşçe bu ülkede yaşayacağız."

6284 SAYILI KANUN NEDİR?

6284 sayılı kanunun amacı; şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

6284 SAYILI KANUN NE ZAMAN KABUL EDİLDİ?

Türkiye'de aile içi şiddetin önlenmesine yönelik ilk kanun 4320 sayılı Ailenin Korunması Hakkındaki Kanun'dur. Ancak kanundaki bazı yetersizlikler sebebiyle, ilgili sivil toplum kuruluşlarının çabasıyla, 6284 sayılı kanun 8 Mart 2012 tarihinde oy birliğiyle TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilmiş ve 20 Mart 2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

6284 SAYILI KANUNUN ÖNEMİ NEDİR?

6284 sayılı kanunun evli olmayan bireyleri de koruması önemlidir. 4284 sayılı kanunun evli olmayan bireyleri kapsayıp kapsamadığı tartışmalı bir konudur, bu tartışmalar Yargıtay kararlarına konu olmuştur.

Şiddet uygulayan kişi tanımının genişletilmesi açısından önemlidir. 6284 sayılı kanun, bu kanunda şiddet olarak tanımlanan tutum ve davranışları uygulayan veya uygulama tehlikesi bulunan kişileri şiddet uygulayan kişiler olarak tanımlar.

HÜDA PAR küstah açıklamalarına devam ediyor: Bu kez de 6284'ü hedef aldı - Resim : 4

Şiddetin tanımının yapılması ve fiziksel şiddetten farklı şiddet türlerinin dahil edilmesi açısından önemlidir. 4320 sayılı kanunda şiddetin tanımı beli değildir. 6284 sayılı kanunda şiddet, “Kişiye, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar veren, fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranış” olarak tanımlanmıştır.

Önleyici ve koruyucu tedbirlerin dahil edilmesi ve zorlama hapsinin getirilmesi açısından önemlidir. Bu yasa ile delil ve belge aranmadan gerekli önlemlerin derhal alınabilmesi mümkün olmuş, mülki amir ve hakim tarafından koruyucu tedbirlerin verilebilmesi sağlanmıştır. Tedbir kararına aykırılık durumları için zorlama hapsi getirilmiştir.

Şiddetle mücadelede kurumsal yaklaşım talep etmesi açısından önemlidir. Şiddet önleme ve izleme merkezlerinin (ŞÖNİM) kurulması ve uygulamaların takibi hedeflenmiştir.

HÜDA PAR Diyarbakır AK Parti TBMM Gaziantep