HÜDA PAR örneğiyle özerklik savunması yaptı

HDP'nin çağrıları sonucunda Kobani bahanesiyle 6-8 Ekim 2014'te düzenlenen eylemlere ilişkin, aralarında PKK'nın sözde üst düzey yöneticilerinin yanı sıra eski HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın da bulunduğu 108 sanığın yargılanmasına devam edildi. Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde görülen duruşmada Demirtaş esas hakkındaki mütalaaya karşı son savunmasına devam etti.

ETNİK TEMELLİ YÖNETİM

Demirtaş, "2010'lu yıllarda Kürtler, Türkiye Cumhuriyeti devletinde sivil örgütlenmelere gitti. Ayrı bir devlet değil. Devlet kurmayacak, federasyon olmayacak, peki ne olacak? Özerklik isteyenler oldu. HÜDA PAR 'özerklik tartışılabilir' dedi Meclis'te. Benim temsil ettiğim parti, bütün Türkiye genelinde yönetim modelinin değişmesini savundu. Türkiye'nin her yerinde farklı siyasi kimlikler yaşıyor. Bu coğrafyada yaşayan tek kimlik Kürtler değil. Anadolu’da, Kürdistan'da çok farklı inançtan kimlikler var." dedi.

YEREL YÖNETİMLERE YETKİ DEVRİ

Demokratik Toplum Kongresi’nin bir dönem AK Parti, CHP temsilcilerini de içine aldığını savunan Demirtaş, "Yerel yönetimlere yetki devredilirse demokratikleşme olur.” diye konuştu. Türkiye'yi kötüleyen Demirtaş şu değerlendirmelerde bulundu: "Norveç ya da bir Kuzey Avrupa ülkesi demokrasi deneyimini bir kültüre dönüştürdü. Devlet mimarisini de sivil toplumu da aynı anda demokrasiyle buluşturdular. Stockholm'de, Oslo'da bir insan sabah uyandığında demokratik bir toplumda uyanır. Norveçli sabah uyandığında bisiklet sürer gibi demokrattır. Bizim coğrafyamızda en demokratik olanımız bile baskıcı bir kültürle uyanır."