İki yolcu da tartışırken kalp krizi geçirdi

Olay, 2 Eylül'de, Bursa Şehirlerarası Otobüs Terminali'nde meydana geldi. Kazım İnanç, memleketinden gelecek yolcu otobüsünü beklemek için, yanına yük taşıma arabası alıp perona gitti. İnanç otobüsü beklerken yanına yaklaşan Bayram Turgut, eşyalarını yükleyeceği gerekçesiyle yük taşıma arabasını kendisinden istedi. Taraflar arasından tartışma çıktı.

Tartışma sonrası birbirinin üstüne yürüyüp yumruk atan İnanç ve Turgut'u çevredekiler ayırdı. Perondan ayrılan İnanç ile Turgut, kalp krizi geçirdi. Eşinin gözleri önünde yere yığılan Turgut'a çevredekiler müdahale etti. Kalp masajı yapılan Turgut, ihbarla olay yerine sevk edilen ambulansla kaldırıldığı Bursa Şehir Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Kalp krizi geçiren Kazım İnanç da hastaneye kaldırılıp tedaviye alındı.

'HASTAYIM, MAKTULÜ DARBEDECEK DURUMDA DEĞİLİM'

Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Tedavisinin tamamlanmasının ardından gözaltına alınan Kazım İnanç, işlemleri sonrası adliyeye sevk edildi. 'Taksirle ölüme neden olma' suçlamasıyla çıkarıldığı Sulh Ceza Hakimliği'nde kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmeyen İnanç, "Ben darbetmedim. O bana saldırdı. Benim elimdeki arabayı almak istedi. Ben de 'Eşya alacağım' dedim. 'Bana versen ne olur?' gibi şeyler söyledi. Bana küfretti. Bana neden küfrettiğini sorduğumda saldırdı. Ben yere düştüm. Benim çeşitli hastalıklarım var. Maktulü darbedecek durumda değilim. Sadece o bana vurdu. Ben kesinlikle kendisine vurmadım. Benim elim ona değmedi, ben ona vurmak istedim ancak vuramadım. Bu olaydan sonra sigara içti. Etrafı gezindi. Üzerinden 20 dakika geçti. Sonra yere düştü. Oradan biri maktulün sara hastası olduğunu söylüyordu. Ben kesinlikle maktule zarar vermedim. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Tutuksuz yargılanmak üzere salıverilmemi talep ediyorum" dedi.

İnanç'ın avukatları da Bayram Turgut'un ölü muayene raporunda darp ve cebire rastlanmadığını, müvekkillerinin ağır hasta ve doktor kontrollerinin olduğunu, yaşlı olduğunu, olayı gerçekleştirmeye gücünün olmadığını, kendisinin de olaydan sonra kalp krizi geçirdiğini belirterek, adli kontrol hükümlerinin uygulanmasını talep etti. Adli kontrol hükümlerini uygulayan Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, Kazım İnanç'ı haftada 2 gün polis merkezine giderek imza atmak şartıyla, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı.

'HUKUK FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNE ANLATILACAK ENTERESAN BİR OLAY'

Kazım İnanç'ın avukatı Ercan Kılıç, olayla ilgili açıklamasında, "Olay, çok müstesna bir olay. Ne yazık ki hukuk fakültesi öğrencilerine pratik olay olarak anlatılabilecek denli, enteresan bir olay. Hakkında adli kontrol kararı aldığımız müvekkilimizin de bu olaydan dolayı derin üzüntü içerisinde olduğunu ifade etmek istiyorum" dedi.