İlk kadın halk ozanı ustalarının yolunda
Müziğiyle UNESCO Yaratıcı Şehirleri Ağı’na giren ilk kent olan Kırşehir’de, Abdal kültürüyle yetişen Ayşe Tekin, Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan aldığı ‘kadın halk ozanı’ unvanı ile Muharrem, Ertaş, Neşet Ertaş ve Çekiç Alilerin yolunda müzik hayatını sürdürüyor.
UNESCO’nun müzik dalında Yaratıcı Şehirleri Ağına aldığı Türkiye’nin ilk kenti olan Kırşehir’de, çocukluğundan beri içinde olduğu, aldığı “kadın halk ozanı” unvanı ile sanat hayatını sürdürüyor. Çocukken yaşadığı merkez Çukurçayır Mahallesi’nde bozlak ustaları Neşet Ertaş ve babası Muharrem Ertaş ile Abdal kültüründen gelen diğer ustaların müzik ziyafetlerini dinleyerek büyüyen, ilerleyen yıllarda saz çalan eşinden bu enstrümanı öğrenerek yazdığı 50’ye yakın şiirine beste yaptı.
ONLARI DİNLEMEK İÇİN HER ŞEYİ FEDA EDİYORDUM
Dost meclislerinde ve etkinliklerde bozlak ustalarının eserlerini ve kendi bestelerini seslendiren 65 yaşındaki emekli öğretmen Tekin, bir arkadaşının tavsiyesi ile halk ozanı unvanı almak için Kültür ve Turizm Bakanlığına başvurdu. Yapılan mülakatta sazıyla Neşet Ertaş’ın “Zorumuş Meğer” türküsünü seslendiren Tekin, başarılı icraatı ile Kırşehir’in “ilk” kadın halk ozanı olmaya hak kazandı.
Tekin, Abdal kültüründen gelen sanatçılarla aynı mahallede yaşadığını, çocukluğundan itibaren onlardan etkilendiğini söyledi.
Kırşehir’deki düğünlerde Muharrem Ertaş’ı çok dinlediğini aktaran Tekin şöyle konuştu: “Bir zamanlar Muharrem Ertaş bizim köyümüz olan Yağmurlu’da kaldığı için düğünleri hep onlar çalıp söylerdi. Çocukluğumda teyzemin kocası Almanya’dan gelirdi, Muharrem Ertaş’ı getirir, sabaha kadar muhabbet ederler, saz çaldırıp söyletirlerdi. Ellerinde sazlarıyla evimizin önünden geçer giderlerdi. O kültürle yetiştiğim için müziğe bu kadar ilgi duydum. Muharrem Ertaş, Neşet Ertaş, Çekiç Ali gibi ustaları görmeseydim, iç içe yaşamasaydık belki de ben saz çalıp türkü söylememiş olacaktım. Onların bana katkıları çok oldu. Ustalar çalarken dinlemek çok hoşuma gidiyordu. Onları dinlemek için her şeyi feda ediyordum.”
SERVETİ BESTELERİ VE SAZI
Arkadaşının haber vermesiyle halk ozanı unvanı için girişimde bulunduğunu anlatan Tekin, “Mülakata gelirken sazını da getir dediler. Neşet Ertaş’ın ‘Zorumuş Meğer’ türküsünü çalıp söyledim. 2019 yılının son gününde ozanlığım kabul edildi. Göklere uçtum, sevincimden üç gün havada mı gezdim, nerede gezdim anlatamam. Herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Neşet Ertaş’’ın sanatına hayran olduğunu vurgulayan Tekin, “İnsanlar onu sonsuza kadar unutmayacak. Benim iki tane çok önemli değerim var; servetim dediğim bestelerimin olduğu defterim, tesellim dediğim sazım. Bu ikisi olmadan asla yaşayamam” ifadelerini kullandı.
Kırşehir Belediye Başkan Yardımcısı Nuri Araz da UNESCO tarafından müzik dalında Yaratıcı Şehirler Ağına alınan Türkiye’deki tek il olan Kırşehir’den bir kadın sanatçının “kadın halk ozanı” olarak ilan edilmesinin kendilerini mutlu ettiğini belirterek, belediye olarak destek vereceklerini kaydetti.