Yandex
01 Nisan 2025 Salı
İstanbul 11°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

İmamoğlu'ndan ABD'ye imdat çağrısı: 'Bana sahip çıkın'

Ekrem İmamoğlu, New York Times'te yayımlanan yazısına 'Cumhurbaşkanı'nın en büyük rakibiyim' başlığını attı. Dünya liderlerine sitem eden İmamoğlu, 'Hükümetlerin sessizliği sağır edici. Washington sadece endişelerini dile getirdi. Birkaç istisna dışında Avrupa liderleri güçlü tepki vermedi' dedi.

İmamoğlu'ndan ABD ve Avrupa sitem: Sessizliği kulakları sağır ediyor
A+ A-
HABER MERKEZİ

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve Dilek İmamoğlu'nun Türkiye'yi Batı'ya şikayetlerinin ardından, Ekrem İmamoğlu da ABD merkezli New York Times'a yazdı.

ABD'den şimdiye kadar İmamoğlu için 'endişeliyiz' açıklaması geldi. Daha fazlasını isteyen İmamoğlu sazısında ABD ve Avrupa'ya sitem ederek, "Dünyadaki merkezî hükümetler? Onların sessizliği kulakları sağır ediyor. Washington yalnızca 'son tutuklamalar ve protestolar' konusundaki endişelerini dile getirdi. Avrupa liderleri ise, birkaç istisna dışında güçlü bir tepki göstermedi." ifadelerini kullandı.

Batı'ya çağrıda da bulunan İmamoğlu, "Kontrolsüz diktatörler çağı, demokrasiye inananların da en az muhalifleri kadar sesli, güçlü ve acımasız olmalarını gerektiriyor." dedi.

İmamoğlu'nun, "Ben Türkiye'nin Cumhurbaşkanının en büyük rakibiyim, tutuklandım" başlıklı yazısının öne çıkan bölümleri şöyle:

"Yıllardır Sayın Erdoğan’ın rejimi, demokratik denetim mekanizmalarını adım adım ortadan kaldırıyor. Medyayı susturuyor, seçilmiş belediye başkanlarının yerine kayyum atıyor, yasama organını etkisizleştiriyor, yargıyı kontrol altına alıyor ve seçimleri manipüle ediyor. Son aylarda protestocuların ve gazetecilerin kitlesel biçimde tutuklanması, şu net mesajı verdi: Kimse güvende değil. Oylar geçersiz kılınabilir, özgürlükler bir anda ellerinizden alınabilir. Erdoğan yönetimindeki cumhuriyet, bir korku cumhuriyetine dönüşmüş durumda.

'OTORİTERLİĞE KAYIŞTA YENİ BİR EVRE'

"Bu, sadece demokrasinin yavaş yavaş aşınması değil, cumhuriyetimizin kurumsal temellerinin kasıtlı olarak sökülmesidir. Gözaltına alınmam, Türkiye’nin keyfi otoriterliğe kayışında yeni bir evreyi işaret etti. Uzun bir demokratik geleneğe sahip olan bir ülke, şimdi geri dönüşü olmayan bir noktaya yaklaşma riskiyle karşı karşıya.

"Baskı yalnızca bana yönelmedi. Gizli tanık ifadelerinden ibaret bir iddianameye dayanan kapsamlı bir operasyonla, polis aralarında üst düzey belediye yöneticileri ve iş insanlarının da bulunduğu yaklaşık 100 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltılardan önce, iktidar yanlısı medyada dezenformasyon ve karalama kampanyaları yürütüldü.

ABD VE AVRUPA'YA SİTEM

"Baskıya rağmen dayanışma örnekleri sürüyor. Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanındaki sosyal demokrat liderler ve belediye başkanları — Amsterdam’dan Zagreb’e — tutuklanmamın ardından cesaretle ve ilkesel bir duruşla desteklerini gösterdi. Sivil toplum da geri adım atmadı. Ama dünyadaki merkezî hükümetler? Onların sessizliği kulakları sağır ediyor. Washington yalnızca 'son tutuklamalar ve protestolar' konusundaki endişelerini dile getirdi. Avrupa liderleri ise, birkaç istisna dışında güçlü bir tepki göstermedi.

"Bugün Türkiye’de ve dünyanın pek çok yerinde yaşananlar gösteriyor ki; demokrasi, hukuk devleti ve temel özgürlükler sessizlik içinde hayatta kalamaz, 'gerçekçilik' kisvesi altında yürütülen diplomatik hesaplara kurban edilemez.

'SESLİ, GÜÇLÜ VE ACIMASIZ OLMALILAR'

"İnkâr edilemez şekilde son gelişmeler, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı, komşumuz Suriye’de Esad rejiminin devrilmesi ve Gazze’deki yıkım, Türkiye’nin stratejik önemini artırdı. Özellikle Avrupa güvenliğine katkı sağlayabilecek kritik kapasitesi göz önünde bulundurulduğunda bu önem daha da belirgin hale geliyor. Ancak, jeopolitik hesaplar bizi değerlerin, özellikle de insan hakları ihlallerinin aşınmasına karşı kör etmemeli. Aksi halde, küresel kurallara dayalı düzeni parça parça sökenleri meşrulaştırmış oluruz.

"Türkiye’de demokrasinin ayakta kalması sadece bu ülkenin halkı için değil, dünya çapında demokrasinin geleceği için de hayati öneme sahiptir. Denetimsiz güç sahiplerinin dönemi, demokrasiden yana olanların da en az muhalifleri kadar sesli, güçlü ve acımasız olmalarını gerektiriyor. olmalarını gerektiriyor. Demokrasinin kaderi, kurumlar çökerken sessiz kalmayı reddeden öğrencilerin, işçilerin, vatandaşların, sendikaların ve seçilmiş temsilcilerin cesaretine bağlıdır. Adalet ve demokrasi için mücadele eden Türkiye’deki ve dünyanın dört bir yanındaki insanlara inancım tam."

Ekrem İmamoğlu New York ABD Avrupa
Yorumlar (19 yorum) Yorum yapmak için tıklayınız
Yükleniyor...